Mir Murat Demir

NEDEN ANLAMIYORSUN!

Mir Murat Demir

Neden anlamıyorsun diye sana, sizlere sitem etmiyorum, aksine sen, ben, biz, hepimiz anlama gayretinde olalım yeter, istediğim budur. Yavaş yavaş da olsa aklın erdi, sorgulamaya başladın, ben kimim, ailem bunlar kimler, insanlar, doğa, bu var olanlar nasıl oldu, bu döngü nedir, nasıl bu kadar muazzam demeye başladı isen yolun doğru, en doğru sonuca ulaşman çok zor ama sorgulama yöntemin en doğrusu. Akıl baliğ devrine ulaştın ve sorgulamaya başladın. Sorgulama yapman aklını kullanmaya başlaman demektir. Sonrası mı, en az çevreden etkilenerek bir yolculuğa çıkman ve sana bahşedilen ömrü yaşaman sürecindesin. Hayatını yaşamakta ne geride kal ne de öne çık, sivril, en önemlisi sorgulamandan vazgeçme, ne idim, nasıl oldum, ne yaşayacağım, öldükten sonrası ne olacak!
Neler anlatıyorlar, neler hazır yazılı halde elime tutuşturuluyor, nasıl yaşayıp neye göre hareket ediyorlar, hepsine bak, hepsini gözden geçir. Bildiklerinin ve tespit ettiklerinin hepsini irdele, bir sonuca, bir kanaate varman, kesin ve keskin bir tespitte bulunman mümkün değil, biliyorsun ve farkında olmalısın ki, insan olarak akıl sahibi tek canlı sensin ve yine bilmelisin ki sahip olduğun aklın bir kapasitesi ve sınırı var. Evet, tüm canlılar içinde tek akıl sahibisin de, aklın sonsuz kapasitede değil, aksine çok cüzi bir algılama ve çözümleme kapasitesine sahip. Dünyadaki tüm insanların da akılları aynı, bilme ve çözümleme kapasiteleri birbirinden çok farklı değil, farklı ama çok uçuk uzaklıkta değil. Bazıları kendi yaşadıkları ile bazıları ise yaşanmış olanlarla bilgi ve deneyim sahibi oluyor, tek fark budur.
İnsanlık ne zaman başladı, cevabını veremezsin, ne tarih verirsen ver öncesi sorusunu cevaplayamazsın. Dünya var, yaşam var, dünya dışında ne var, nerede, ne kadar uzaklıkta sorusuna çokça cevaplar verilmekte, inan ya da inanma, sorun o değil, ne kadar uçuk ve ütopik cevaplar verilirse verilsin aklında tek soru belirgin hale gelir ve sorarsın, sonrası nedir dersin ve cevapsız kalır.
Bu belirsizlik içinde insan bu, debelenirken, tanım ve kesin, keskin sonuçlar bulmaya uğraşırken, farkında olmalı ki frekans var, insanın tüm duyu organlarını bir çalışma aralığı var, zira insanın 50 herz, artı eksi toleranslı olarak algılama imkânına sahip ama çok uzak değil. Bilim ve teknoloji çalışmaları ne kadar gelişmiş olsa da kilo herz, mega herz, giga herz, çok aşağısı ve çok yukarısı halen bilinmezler arasında ve aşağısı da yukarısı da sonsuza uzanıyor. İnsansın, var farkına, canlısın ve çok cüzi bir akla ve yeteneklere sahipsin. Dünya ve âlem dediğimiz ise bildiklerinin trilyon çarpı trilyon çarpı trilyon gibi bir muazzamlık ve dengeyle var. Bu tespit, bu varsayım seni insan olarak bunalıma sürüklemesin, aksine kelebek kanadı mevzu nedir bilmiyorsan da öğren, her şey birbiriyle etkileşim içinde ve bağlantılı halde var edilmiş. İnsan olarak bir ömrün var ve optimum 73-75 yıl yaşayacaksın, neler bilir neler öğrenirsin, nelere etkili olur neleri pozitif manada değiştirip yön verebilirsin hep muamma da, yaşadığın süre boyunca iyi, adil, etik bir yaşam sürebilme kendi elinde, unutma!
Mir Murat Demir
 

Yazarın Diğer Yazıları