Mir Murat Demir

Dünya' da Yapacağın Ev, Bırakacağın İsmindir…

Mir Murat Demir

Dünya, geldik gidiyoruz, şimdilik dünya dışında da bir ev bilmiyoruz.
Bilim merkezleri, uzay tanıma çalışmaları aralıksız devam ediyor. Biz ülke olarak bu çalışmalara müdahil değiliz, izleyiciyiz, halk olarak ise takip ediyor, açıklandığı kadar bilgilere sahip oluyoruz. Yeterli mi? yeterli olması şu şekilde kabul edilebilir. Bir yakınınız şehir ötesi, kültür ötesi bir seyahate çıkar, gezer, dolaşır, görür, duyar, yaşar.
Arkadaşınız tüm politik hesaplardan uzak, tüm samimiyeti ve açık yürekliliği ile tüm olup biteni anlatsa, aktarsa, hatta resimler, görüntü ve benzeri obje ve bulguları size getirse, sunsa dahi, ne derece anlar, olaya vakıf olursanız, öyle olur, o kadar olur.

Uluslararası ilişkiler, diyalogların mazisi ve ilişki seviyeleri, hep, her şey etkili ve etken. Uzay çalışmaları içinde olan kişilerin kişisel tutum ve değer yargıları, kazanımları dahi etkendir. Yaşarken, ömür süremiz içine neler sığdırmaya çalışıyoruz. En iyi olmaya çalışırken, saklımızda ego ve kibrimizi, kötü olma gayretinde iken dahi hoşgörü ve samimiyet hislerimizi gizemimizde yaşatmaya devam ediyoruz. Farkında olsak da, olmasak da yaşadığımız her an, hayatımızın tüm ayrıntılarına etken ve etkili. Doğrularımız ve edindiğimiz kurallarla bazılarını bilinçli olarak hayata katıyoruz, bir kısmı ise bilinçaltımıza yerleşmiş, farkında olmaksızın karar ve çalışmamızın içinde olmakta. Gayret içinde, kötü ve yanlış hallerden uzak kalmamız, sürekli kendimiz olsa dahi mücadele içinde olmamız gerek. Yaratılışımız, fıtrat ya da formatımız sürekli yenilenme, arınma ihtiyacı içinde. Hayatının çok uzun süresini doğru ve kurallı yaşamış bir insanın hayat hikâyesinden bir bölümü vurgu olması açısından yazıya ekliyorum;

<< Yaşlı bir MARANGOZUN, emeklilik zamanı gelmişti. PATRONU olan müteahhitte, artık işten ayrılmak istediğinden bahsetti. Müteahhit, bu iyi adamın ayrılmasına çok üzüldü. Ve ondan; son bir ev daha inşa ettikten sonra, işi bırakmasını rica etti. Marangoz kabul etti ve işe başladı ama çok isteksizdi. Baştan savma bir işçilik yaptı ve kalitesiz malzemeler kullandı. Evi bitirdikten sonra; eve bakmaya gelen patronu, dış kapının anahtarını marangoza uzattı ve:
- Bu ev senin, bugüne kadar bana vermiş olduğun emeklerin ve dürüst çalışmanın karşılığı..! dedi.
Marangoz şaşırmış ve utanmıştı. İçinden:
- Keşke yaptığım evin, kendi evim olduğunu bilseydim..! diye geçirdi ama nafile.>>
Unutmayalım..!
"Hayat, bir kendin yap tasarımıdır."
Bugünkü davranış ve seçimlerimiz, yarın yaşayacağımız evi kurar..! >>

Bazen bir insan, bir aile, bir şirket, dünyada olup biten her şey, ne fazlasıyla dışında tutabiliriz kendimizi, ne de tam etkili kılabiliriz düşünce ve kurallarımızı. Dünya genişliğinde bakıldığında yarın çok farklı girdilerle farklı bir yaşamın ilk gününü yaşayabileceğimiz gibi bireysel yaşantımızda da öngörülerimiz içerisinde olmayan farklı bir gelişmeye müdahil edilebiliriz.

Mir Murat Demir

Yazarın Diğer Yazıları