DENGEYİ TUTTURMAKTAN UZAĞIZ!
Mir Murat Demir
İnsanız, aklımız var, hislerimiz, duygularımız da, görgümüze göre, görüp duyduklarımıza göre, okuyup, izleyerek, doğru ve isabetli gözlemler yaparak, iyi besleniyoruz, iyi beslenmekten kastım çokça farklı gıda türüyle ve çeşitli vitaminleri olan yiyecekleri tüketerek. Biliyoruz ki beden sağlığımız en önemlisi ve önceliğimiz olmalı. Beden sağlığımızı dengeli kılacak ve sürekliliğini sağlayacak şekilde besliyoruz kendimizi ve sevdiklerimize de aynı bakış açısıyla destek verip imkân sunuyoruz. Bu bahis konusu yazdıklarım doğru mudur, doğrudur, eksiği var, fazlası, yanlışı yok, vücut sağlığı kaybedilince yaşamakta manasını kaybediyor.
Evet, vücut sağlığımızla alakalı hemfikir olduk sanırım, sorunumuz, büyük sorunumuz, birbirlerini tamamlayıcı ve destekleyici olan ruh sağlığımız için, iyi, dinç, dingin olması ve daimi bu seviyesini koruması için ne yapıyoruz ve ne, neler yapmamız gerektiğini biliyor ve uyguluyor muyuz? İnsanoğlunun ekseriyetle sorunu ve ne yazık ki bu bağlamda düşünmekten dahi uzaktır. İnsan yapısı kuşun kanatları gibidir, seviyeli ve mutlu bir yaşam için mutlak beden sağlığı da ruh sağlığı da iyi olacak, beden ve ruh sağlığının daimi ve iyi olarak devam etmesi için dengeli destek ve katkı sunulacak, sunulmalı.
Beden sağlığımızın iyi olması ve sürekli iyi ve sağlıklı olmasının devamı için iyi gıdalarla besleyip ek gıda ve destekler alıyoruz, ekonomik durumumuza göre daha iyi, en iyisi olsun diye özen ve ihtimam gösteriyoruz, beden sağlığımız bozulmasın diye gözümüzden sakınıyoruz Anadolu tabiriyle, gösterdiğimiz özenin en hali. Beden sağlığımızın iyi olması ve iyi haliyle sürekliliği iyi de tek kanadı olmayan ya da hasta, bitkin olan kuş uçar mı? İnsan kendi beden sağlığını önemseyip öncelerken ruh sağlığı, morali, enerjisi, soyut manada beslenmesinde eksiklikler ve yetersizlikler olursa o insanın sağlıklı olduğunu söyleyebilir miyiz?
Her insan için kendisine has ailesi, çevresi, statüsü, makamı, mevkii ve uğraşları vardır, olmalıdır da. Sorunumuz burada başlıyor, ruhumuzu beslemek adına ne, neler yapıyoruz? Ruh sağlığımızın varlığı ve sürekliliği için nelere dâhil, müdahil olup nelerden uzak kalıp, ırak kalmayı doğrularımız, prensiplerimiz arasına kaydedip perçinliyoruz. İnsandır, insan gezmekten, öğrenmekten, irili ufaklı keşiflerden, yeni insanlar da yeni coğrafyalarda tanımaktan, sohbetten, insanlarla sohbet edip seviyesince tartışıp irdeleme yaparak kendisini, ruhunu geliştirip enerjisini artırmaktan zevk alır, mutlu olur. İnsan okumaktan, seyahatten, akıl oyunlarından, film, tiyatro izlemekten, müze ve ören yerlerini ziyaretten zevk alır, mutlu olur. Ruhun beslenmesi de bedenin beslenmesi gibi bahsettiğim, uygulama ve alışkanlıklarımızla doğru orantılı bir seyir içerisindedir. Doğru seçimler ve çeşitlilik ve dengeli tüketim yapıp egzersizle destek olamazsak vücudumuza ilgisiz alakasız hastalıklar baş gösterir ya da en iyimser bakış açısıyla moralsiz, bitkin, yorgun halde yaşarız. Ruhumuzda aynı şekilde beden gibi doğru ve isabetli, dengeli beslenmeye ihtiyaç duyar, yeni bilgiler, yeni insanlar, yeni coğrafyalar, yeni keşif ve kâşifler, oyunlar, sorun ve sıkıntıları çözme ya da hayatından uzaklaştırabilme kabiliyeti, kendisini yenileyip gelişmede bir önceki günden daha iyi olduğunu hissetme, yüksek enerji ve motivasyonu sahiplenmedir ruhun beslenmesi. Ne beden ne de ruh tek taraflı özeni hak etmez, bu yapı içerisinde olup ısrarcı olursak denge kaybolur, denge kaybolursa ruh beden sağlığını bozar, beden de ruh sağlığını, kuşun kanatları gibi, insan uçmak, mutlu, mesut, dingin yaşamak istiyorsa denge temel gereklilik. Çıktı almayı bilirsiniz, bir yazı, metini dijital ortamda yazıp kâğıt üzerine aktarma yazıcı marifetiyle basmak. Beden sağlığımızın çıktısını ruhumuz alır, ruh sağlığımızın çıktısını da bedenimiz alır ve yaşamda olduğumuz süre boyunca bu döngü devam eder. Beden ve ruhun karşılıklı gönderimi kendi tarafına bir kıvanç sağlayacağı gibi, enerji ve moral depolayacağı gibi karşı tarafa da pozitif aktarım ve destektir.
Mir Murat Demir