M. Said Yalçın

Haydar Karaduman Ağabeyime..!

M. Said Yalçın

Nerede başlasam, nasıl yazsam diye düşündüm durdum. Çünkü yazacağım isim sıradan bir isim değildi. Malatya’nın bir değeri, Malatya’nın Haydar babası merhum Haydar Karaduman ve sonrası için bir şeyler yazacaktım.  Malatya basın camiası Haydar Karaduman’ı vefatından sonra iyiden iyiye arar oldu. 
           Yazımın girişinde de belirttiğim gibi Merhum Haydar Karaduman, Malatya için önemli bir değer, herkesin saygı duyduğu bir isimdi. Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nde kesintisiz başkanlık yapan ve herkesi bir arada tutan isimdi. Gazetecilik tecrübesi ve insan ilişkileri o kadar sağlam temeller üzerine kuruluydu ki; her adı geçtiğinde herkes hem rahmet okur, hem de arar oldu. Medyanın o kadar sorunları vardı ki, sorunların dile getirileceği ortamlarda hep önceliğini medyanın sorumluluklarına öncelik vermiştir. Şu sözü tüm medya çalışanlarının kulağına küpe olacak bir sözdü; “Basın camiası olarak sorunlarımız var ama, sorumluluklarımız sorunlarımızın önünde gelir” Bu sözü söyleyebilmek gerçekten de onurlu bir şahsiyete, onurlu bir gazeteciye yakışırdı. O kendisine hep yakışanı yapmıştı. 
               Vefatı bizleri gerçekten derinden üzdü. Her nefis ölümü tadacak elbette. Vefatı bizleri üzdü üzmesine ama, sonrasında yaşananlar hem onun aziz hatırasını, hem de Malatya Gazeteciler Cemiyeti üyelerini incitmiştir. Nasıl mı? dersiniz. Merhum Haydar Karaduman’ın vefatından hemen sonra koltuğu daha soğumadan başkanlık için fırsat doğan Vahap Güner, alelacele yönetimi toplama, başkanı seçme telaşına düşmüştür. Bu telaş taaa beni Vahap Güner’in Kayısı Birlik’te çalıştığı günleri aklıma getirdi. Kayısı Birlik’te bir hayli tecrübe edindiğini hissettim. Fırsatları iyi değerlendiren, boşlukları dolduran bir tecrübe var gibi geldi bana. Tabi bu tecrübe ancak bu kadar aceleciliği, bu kadar boşluk doldurmayı gerektirirdi. Yerel seçim sonrası yeni seçilen belediye başkanlarına ilk meclis toplantısında arızalı gündem maddeleri meclise taşınır, tecrübesizliğinden faydalanılarak meclisten geçirilir ya, bu da öyle bir şeydi. Vahap Güner, fırsatları değerlendirdi ve ardından kaşla göz arasında başkan seçilmedi, seçtirdi. Vahap Güner’in merhum Haydar Karaduman’ın başkanlığı dönemindeki TOKİ 441 konutlarındaki konut satışları ile ilgili başvuru kayıtlarını incelesiniz, benim az önceki bahsettiğim tecrübeli kelimesinin ne kadar haklı olduğunu anlardınız. Her neyse Başkanlık koltuğuna oturan Vahap Güner, bu kez nasıl seçilirimin hesaplarını iyiden iyiye yaptı. Tüm alternatif planları tecrübelerini kullanarak, hazırladı. Malatya Gazeteciler Cemiyeti yönetimini hep hiçe saydı. Kısacası yönetimi, cemiyetten soğuttu, tiksindirdi. Kimse aday olmadı ve Vahap Güner yanına aldığı gençleri ve merhum Haydar Karaduman’ın oğlu Berktaş Karaduman’ı kendisine bir emanetmiş gibi algı oluşturarak başkan seçildi ve yerini sağlama aldı. 
             Malatya Gazeteciler Cemiyeti Genel Kurulu’nda konuşan Vahap Güner, “Cemiyetimiz de 33 yılı geride bırakıyoruz. Çok şeyler hedefledik ve çoğunu gerçekleştirdik. Bir tek Malatya Basın Merkezi hayalimiz kaldı, onu da Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın hazırladığı proje ile gerçekleşmesini umuyoruz” demişti. Evet, Malatya Basın Merkezi hayaldi, yerine okul temeli atılması ile birlikte gerçekleşmeyen bir hayal olarak, Vahap Güner’in ilk icraatı olarak karşımıza çıktı. Bu durumu öğrenince aklıma Kayısı Birlik geldi. Malatya Gazeteciler Cemiyeti’ne kiralanan arsa elinden gitti, gık diyemedi. Sen o makamda neden oturuyorsun ki; sen bu pısırıklığınla hangi gazetecinin, hangi basın kurumunun hakkını savunacaksın. Protokolde dostlar seni görsün diye mi başkan seçildin. Duyduğum bazı iddialar var ki; aman Allah’ım utandım, utandım, Vahap Güner adına ben utandım. Bir belediye başkanı ile görüşmek için ilçe ilçe gezip görüşemiyorsan ve o belediye başkanı senin şahsını geçtim, Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanını dikkate almıyorsa, bırak o koltuğu da kendini dikkate aldıracak kişiler gelsin. Malatya Gazeteciler Cemiyeti, hiçbir dönemde bu kadar önemsizleştirilmemişti.  Korkarım, Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nin de akıbeti Kayısı Birliğin akıbeti gibi olacak. Önce üyelerin cemiyete bakış açısı değişecek, sonra güven ortamı kalmayacak ve sonra kapanma ile yüz yüze kalacak gibi geliyor bana. 
          Yazının özeti nedir biliyor musunuz? Vahap Güner, merhum Haydar Karaduman’ın gölgesinin gölgesinde başkanlık yapıyor ama, bunu bile beceremiyor. Haydar Karaduman ağabeyimizin geçenlerde vefatının seneyi devriyesinde bir anma proğramı yapmış ki, hakikaten utandık. Gazeteciler Cemiyetinde yaptığı anma proğramı utanç vericiliği kadar, bizlerinde ağabeyi olması hasabiyle çağrılmayışımızı bırakın, Malatya'ya adı gönüllere kazınmış Haydar Karaduman ağabeyimize daha güzel bir ortamda, tüm stk'lar ve Malatya'nın ileri gelenleri , Milletvekilleri, Yerel Yöneticiler tüm basın arkadaşlarımızın da olacağı güzel bir ortamda anıp , dualar etseydik güzel olmazmıy dı..? Kabri başında Yasin-i Şerifler okuyup, dualar edip ansak daha güzel olmazmıy dı?.. Herşey koltuk mu yahu..!
    Şahsım adına Haydar Karaduman ağaebyimi rahmet ve şükranla anıyorum. Mekanı Cennet olsun. Peygamber efendimize komşu olsun inşallah...
 

Yazarın Diğer Yazıları