M. Said Yalçın

Adın Gibi Mahir Ol

M. Said Yalçın

                Bu yazımı aslında ‘Bölünmüş Kirli Medya’ başlıklı yazımdan sonra medyayı bu duruma getirenleri konu alan bir yazı yazacaktım. ‘Bölünmüş Kirli Medya’ başlıklı yazım o kadar etkili olmuş ki, çok sayıda telefon almanın yanında köşesinde beni eleştirenler dahi oldu.

                Önemli olan verdiğim mesajın alınmasıydı. Alındığını ve alınanların bir hayli çok olması yazımın ne kadar amacına ulaştığını görmüş oldum. Tabii yazım amacına ulaştı da kendisini olduğundan farklı gösterme gayreti içerisinde olma mücadelesi veren, kendisine ‘yerinde say’ komutu verilmişçesine sürekli yerinde sayan bir zevat var. Bu zevatın adı Mahir Temur. Adı Mahir olan ancak yazdığı yazıda hiç de Mahir olmadığını ifşa eden bu zevat, yazımı üzerine çok almış ki köşesine taşımış. Şimdi ben bu zevatın yaptıklarını, kendisinin başkalarının isimlerini vererek yazdığı gibi yazmayacağım. Herkes onur taşır ama, kimi onuruna bürünür, kimi yanında taşır, kimi evinde bırakır. Kime nerede lazım olursa orada kullanır. Biz yazılarımızda kimsenin onurunu kırmamaya özen göstereceğiz. ‘Bölünmüş Kirli Medya’ başlıklı yazımda Malatya medyasının içinde bulunduğu duruma dikkat çekmiştim. Yazıyı paylaştım. Çok ses getireceğini biliyordum. Sesin nerede geleceği konusunda da aklımda bazı isimler ve kuruluşlar geçiriyordum. Evet aklımda geçirdiklerim bazı isimler ve kuruluşlar noktasında haklı çıktım çıkmasına da, bu yazım malum zevata o kadar dokunmuş olmalı ki köşesinde beni hem şikayete kalkıyor, hem de yazımı eleştiriyor.  Malum zevat, adın gazeteci, kültürlü gazeteci vb. söylemlerle kendini önce bir yere konumlandırmanın gayreti içine girmiş. Kitap okumanın önemine dikkat çekmiş, köşe yazarlarının evinde kitaplık olması gerekiyormuş. Malum zevat, kendisini aydın gazeteci kılıfına büründürecek ya. Sanırım evine kitaplık almış, hayırlı olsun. O kitaplığa gazetecilik etik ve meslek ilkeleri ile ilgili bir kitap alıp, hediye edebilirim. Çünkü, bu alanda malum zevatın adı gibi mahirliğe ihtiyacı var. Bir katkımız olmuş olur.

              Malum zevat, yazısında benim Bayram Güder’i savunduğumu yazmış. Ben kimseyi savunmadım. Sadece Bölünmüş ve Kirlenmiş medya dolayısıyla gazetecilerin başına nelerin gelebileceğini ve bugün Bayram Güder’e yapılanın yarın başkalarına da yapılabileceğine dikkat çektim. Malum zevat, bunu da yanlış anlamış diyeceğim ama, adın gazeteci yanlış anlamaz ki…

              200 internet haber sitesinde bahsediyor ve bunların maliyeye kaydı var mı diye de soruyor. Daha düne kadar kendi şahsın adına bulunan sitenin maliye kaydı var mıydı? Maliyeye kaydı olmayan sitelere belediyelerin reklam verdiğini söylerken, sen o suçladığın belediyelerde kaç kez başka ajanslar adına fatura götürüp reklam parası aldığını da yazsaydın ya. Aydın gazetecisin ya ben belediyeden maaş alıyormuşum, ek iş olarak haber sitem varmış. Sen biraz araştırsaydın, kanun bu izni bana vermiş, ben kamu işçisiyim ve şirket de kurabilirim. Nihayetinde Battalgazi Ajans da benimdir.  Ben senin gazetecilik ve kuryelik dönemlerini de iyi bilirim. Bilirim de ben sen olmayacağım. Seni sana bırakacağım. ‘Bölünmüş ve Kirli Medya’ başlıklı yazım dert olmuş sana, sen derdine yan.

               Malum zevata, yazımın sonunda küçük bir nasihatte bulunayım. Kendini aydın, kültürlü, Netflix izlediğini söyleyerek çağdaşlık örtüsüne bürünmüş gazeteci kimliği oluşturmaya çalışma, gel sen sen ol. Göründüğün gibi ol. Ben kitap okumamış bu cehaletle sana nasihatte bulunuyorsam, sözün özü ben hayatımı anlatayım, belki kitaplaştıran olur, sende kitaplığına koyar okursun. Belki bir gün adın gibi Mahir olursun.

Yorumlar 5
Ahmet 29 Eylül 2020 19:14

Said Yalçın sen ne zamandan beri gazeteci oldun Allah’ını seversen sen kes kopyala yapıştır cısın kendine gel işine bak boşver gazeteciliği Mahir in eline su dökemesin sen içi boş haberlerine bak YAW HE HE..BURSADAN BENİ NE TANIYORSUNDA AHKAM KESİYORSUN

Liselim44 28 Eylül 2020 23:41

oturduğu büronun kirasını vermeyen Mahir boşta kalınca bilip bilmeden yazimi yaziyormuş , Malatya'nın yüz karası

handan 28 Eylül 2020 23:16

İlk yazınızıda okudum. Hakikaten Malatya'da kanayan yaraya merhem olmuşsunuz. Nitekim dikkatimi çekti o bahse konu olan sitede yorumlarda, 1 dakika aralıklarla mesaj var. yazık :) ama sizi kutluyorum her iki yazınız için..

tolga 28 Eylül 2020 22:21

Harika bir yazı.. baştan sona ...Tebrkler..

Serkan 28 Eylül 2020 21:29

Helal olsun kardeşim eline sağlık harika bir ders verdi iki defa inş anlamış ve ders almıştır iyi ki arkadaşım gardaşım sın iyiki altı yıl önce seni kültür il müd önğnde tanımışım iyiki varsın ????

Yazarın Diğer Yazıları