Editörün Seçtikleri

Unutmadık mı Gerçekten?

Editörün Seçtikleri

Bugün 6 Şubat. Sosyal medyada “Unutmadık” diye mesajlar yağıyor. Güzel sözler, duygusal videolar, dualar… Ama ben soruyorum: Neyi unutmadık?

Eğer gerçekten unutmadıysak, o zaman neden depremden sonra 2 bin lira olan kiralar bugün 15 20 hatta 30 bin liralara çıktı? Eğer unutmadıysak, neden hala binlerce insan konteynerde yaşamaya mahkûm? Eğer unutmadıysak, neden insanlar ev sahibi olma hayalini çöpe attı da bir kira parasına mahkûm edildi?

Hadi dürüst olalım. Unuttuk. Hem de çok çabuk unuttuk. Unutmadık diyenler, üç kuruş daha fazla kazanmak için depremi fırsata çevirenler değil mi? Unutmadık diyenler, koca şehri şantiyeye çevirip halkı evsiz bırakanlar değil mi? Unutmadık diyenler, depremde kaybettiklerimizin yasını tutarken bile fahiş fiyatlarla ev kiralayanlar, market etiketlerini her gün değiştirenler değil mi?

Unutmadık mı gerçekten? O zaman neden insanlar hala deprem korkusuyla yaşarken, müteahhitler rant peşinde koşuyor? Neden şehir planlaması hala "hangi arsa daha değerlenir" hesabıyla yapılıyor? Neden devletin desteklediği projeler bile halkın alım gücünü hiçe sayarak fiyatlandırılıyor?

Unutmadık diye paylaşım yapan bir ev sahibi, aynı gün evine 20 bin lira kira isterse o paylaşıma ne anlam yükleyeceğiz? Unutmadık diye yazan bir esnaf, depremzedenin karşısına %300 zamlı fiyatla çıkarsa ne diyeceğiz?

Unutmadık diyerek vicdanımızı rahatlatamayız. Gerçek unutmak, işte tam da böyle olur. Acıyı hatırlayıp hissetmek ama ona karşı hiçbir şey yapmamak.

O yüzden bugün gerçekten unutmadığımızı kanıtlamak istiyorsak, sadece mesaj atarak değil, vicdanımızla hareket ederek yapalım. Unutmadık diyorsak, fırsatçılıkla değil dayanışmayla hareket edelim. Unutmadık diyorsak, rant peşinde değil, adalet peşinde olalım. Unutmadık diyorsak, o zaman unutmadığımızı yaşayarak gösterelim.

Yoksa herkesin diline pelesenk olmuş bu “Unutmadık” sözü, sadece içi boş bir teselli cümlesi olarak kalır.
Sözün özü :

"Unutmadık diyenler, aslında neyi unuttuklarını unuttular. Bugün, dünün kayıplarını hatırlayarak, kendi gerçeklerini kaybedenler var. Fahiş fiyatlar, göç eden fırsatlar ve insanların evlerini, hayatlarını paraya çevirdiği bir dönemde 'unutmadık' demek, sadece geçmişin ağır hatıralarına bir tapınma gibi. Ne zaman ki bu hatırlama, gerçek yaşamla buluşur, işte o zaman unutmadık demek bir anlam taşır. Bugün, yaşarken kaybettiğimiz değerler en büyük unutuşumuz."

Yazarın Diğer Yazıları