Ali Haydar Koyun

Ben Saldırıyorlar Diyorum, Onlar Kısırlaştırdık Diyor

Ali Haydar Koyun

Bundan bir kaç ay önce Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır tarafından “Sokak Hayvanları Bakım Merkezi ve Doğal Yaşam Alanı” projesinde sona yaklaşıldığına dair bir açıklama yapılmıştı…

Yapılan açıklamada “Sokak Hayvanları Bakım Merkezi ve Doğal Yaşam Alanı” projesinde son aşamaya gelindiğini ifade eden Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, “Malatya’mızda ciddi manada böyle bir yere ihtiyaç vardı. Malatya’mıza uzun yıllar hizmet edebilecek, sokak hayvanlarımızın burada bakıldığı, rehabilite edildiği, korunduğu ve serbest alanda yine bakımlarının devam ettiği güzel ve iddialı bir proje. Yerden ısıtmalı, havalandırma sistemleri ile bütün detaylar düşünülerek projeyi tamamladık. Şu anda Türkiye’de üçüncü olarak yapılan ancak alan bakımından en büyük tesis diyebiliriz. Buradaki gayemiz sokaktaki hayvanların korunması, tedavisi ve böyle güzel bir yaşam alanında onlara hizmet edebilmek. Bunun için gerekli ekiplerimiz oluşturuldu. Burası artık hayvanları nakledebilecek seviyeye getirildi. Kapalı alanlarımızda aynı anda 500 hayvana hizmet verebilecek kapasitede bir yer.” diyordu…

Açıklamanın devamında ise kediler için de özel ve bağımsız bir alan oluşturulduğunu söyleyen Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, “Malatya Büyükşehir Belediyesi olarak yapmış olduğumuz bu projeyle Malatya’mıza 100 yıl yetecek bir sahayı kazandırmış olduk. Türkiye’nin sayılı merkezlerinden biri haline dönüşüyor. Bu barınakta hayvanlarını geçici olarak bırakmak isteyenler için de bölümler oluşturuldu. Çevre düzeninin tamamlanması ve teknik personel takviyesinden sonra burayı hizmete açacağız. Şu anda son rötuşlar yapılıyor. 128 dönüm alan üzerine yapılan Sokak Hayvanları Bakım Merkezi ve Doğal Yaşam Alanı’nın Malatya’mıza hayırlı olmasını diliyorum.” diye belirtmişti…

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır tarafından yapılan bu açıklamayı okur okumaz sokak hayvanları açısından güzel bir çalışma olduğundan sevinmiştim…

Ancak sevinmemle beraber bundan birkaç yıl önce sokak köpekleriyle ilgili yaşadığım/ız sorun aklıma gelince de gülümsemeye başlamıştım…

Bundan 5-6 yıl kadar önce Malatya’nın hemen hemen tüm cadde ve sokaklarını sokak köpekleri sarmıştı… İlk önceleri tek tük görüldüğünde peki dikkat çekmiyorlardı. Ancak kısa bir sürede hızlı bir şekilde çoğalma olunca herkesin dikkatini çekmeye başlamıştı…

Hangi caddeye, hangi sokağa girecek olsanız onlarla burun buruna, yüz yüze gelirdiniz… Öyle birer tanede değil gruplar halinde sürüyle dolaşıyorlardı… Her köşede karşınıza çıktıkları yetmiyormuş gibi küçük çocukların bulunduğu okulların etrafında, çocuk oyun parklarının içerisinde de bulunuyorlardı… O kadar çoğalmışlardı ki bu durum onlarca kez basında haber olmuştu…

Evimden çıkıp derneğe gidene kadar yol boyunca onlarla karşılaşırdım… Her karşılaştığımda ise tedirginlik yaşar yanlarından çekinerek geçerdim… Yol üzerinde onları gördüğümde yavaşlar ve yoldan geçenlerin olmasına denk getirmeye çalışarak onlarla yan yana birlikte geçerdim… Açıkçası elimde olmadan korkuyordum…

Korkmama nedense yine sokak köpekleriyle ilgili yaşadığım/ız olumsuz bir kötü olay yol açmıştı…

Benim iki üç defa yaşadığım ve benim dışımda dernekten birkaç arkadaşın daha yaşadığı olay sokak köpeklerinin havlayarak üzerimize doğru saldırmasıydı… Sadece biz engellilere saldırmamışlardı ki… Bizim dışımızda da çocuk, kadın, erkek demeden birçok insana da saldırmışlar ve yaralamışlardı…

Derneğe giderken kaldırımda yatan köpekler tam yanlarından geçerken kullanmakta olduğum akülü tekerlekli sandalyemin motorundan çıkan sesten dolayı üzerime saldırdılar… O esnada etrafta bulunan insanların yardıma koşmalarıyla köpekler uzaklaştırılmıştı… Köpeklerin üzerime doğru gelmesiyle o korkuya kapılarak kumandayı gelip geçen araçların önüne doğru çevirmiştim…

Üst üste bu olayı yaşamam üzerine önce belediyenin veteriner birim yetkilisini aramış ve daha sonrada belediye başkan yardımcımızı arayarak konuyu bildirmiş ve bu konuda ne gerekiyorsa yapılmasını istemiştim… Sonuçta o korkuyla akülü tekerlekli sandalyemi araçların önüne doğru sürecek olsam kaza geçirmem kaçınılmazdı… Hayati tehlikemiz söz konusuydu...

Yaşadığımız bu olayları defalarca belediye yetkililerine yazılı ve sözlü olarak iletmeme rağmen “Yasa olarak bir şey yapmamız mümkün değil, o köpekler bakımı yapılmış, aşılanmış ve kısırlaştırılmış, kulakları küpeli” gibi sözlerle yanıt veriyor ve yapılacak bir şey olmadığını söylüyorlardı… Soruna çözüm bulma noktasında dernek olarak destek vereceğimizi bildirmeme rağmen olumlu bir gelişme olmayınca konuyu belediye başkanımıza da iletmeye karar verdim...

O dönemde Kent Konseyi’nde yürütme kurulu üyesiydim… Yürütme kurulu toplantısının yapıldığı bir gün konuyu belediye başkanımıza açtım ve olayı anlatarak, “Başkanım, bu sorunu hangi yetkilinize ilettiysem köpekler bizlere saldırıyor dediysem cevap olarak bana köpeklerin kulakları küpeliyse onların bakımlarının yapıldığı, aşılandıkları ve kısırlaştırıldıkları söyleniyor. Kusura bakmayın ama köpekler bize tecavüz ediyor demiyorum ki bana kısırlaştırdıklarını söylüyorlar. Ben saldırıyorlar diyorum onlar kısırlaştırdıklarını söylüyor.” demiştim. Bu sözlerimin üzerine Belediye Başkanımız Ahmet Çakır başta olmak üzere toplantıda bulunan herkes kahkahaya boğulmuştu… Ne dersiniz söylediğimde haksız mıyım? 

Yazarın Diğer Yazıları