Vali Toprak, Aile Temel Taş Ve Okuldur

Vali Mustafa Toprak, Malatya İl Müftülüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığı Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanlığının düzenlediği 'Aile Okulu' temalı Eğitim Seminerinin açılışına katıldı.   Saygı duruşu ve İstiklal Marşının söylenmesinin ardından İl Mü

Vali Mustafa Toprak, Malatya İl Müftülüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığı Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanlığının düzenlediği “Aile Okulu” temalı Eğitim Seminerinin açılışına katıldı.   Saygı duruşu ve İstiklal Marşının söylenmesinin ardından İl Müftü Yardımcısı Emin Yılmaz’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim Tilaveti sonrası seminerin açılış programına geçildi.   İki gün sürecek ve katılan din görevlilerine, "Kur'an ve sünnet perspektifinde ailede dini değerler", "Eşler arası iletişim", "Ailede çatışma ve çözüm yolları" ve "Aile ve internet", “Çocukluk döneminde din, değer ve mahremiyet” ve “ Ergenlik döneminde gençlerle iletişim” konularında uzmanların eğitim vereceği “Aile Okulu” temalı seminerin açılış konuşmasını İl Müftüsü Ümit Çimen yaptı.   İl Müftüsü Çimen, insanın ilk ve en hayırlı okulunun aile olduğunu, İnsanoğlunun diğer varlıklar gibi sadece beslenmek ve korunmak için aile kurmadığını, onun içinde ailenin bir kültür ve medeniyet ocağı olduğunu ve özellikle Müslümanlar açısından ailenin yeryüzünü cennete dönüştüren, bireylerin gösterdikleri fedakârlıklarla, cennetin kapısını aralayan bir kuruluş olduğunu belirtti.   Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır da sosyal medya araçlarının çocukları ve aileleri olumsuz etkilediğini belirterek, ailelerin bu konuda duyarlı olması gerektiğini ifade etti.   Vali Toprak yaptığı konuşmada “ Düzenlenen ‘Aile Okulu’ temalı Eğitim Seminerinin ilimize ve camialarımıza hayırlı ve uğurlu olmasını ve güzel sonuçlar doğurmasını temenni ediyorum.  Programın oluşmasında vesile olan ve imkân sağlayan Diyanet İşleri Başkanlığımıza, Aile ve Dini Rehberlik Başkanlığımıza, İl Müftülüğümüze, her zaman katkı sağlayan Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve tüm katkı sağlayanlara da şükranlarımı sunuyorum.   Hepimiz bir aile içerisinde bulunduğumuza göre, aile içerisinde yetiştiğimize göre hepimizde bu ifade edilen konuyu yaşıyoruz. Olumlulukları ve olumsuzluklarıyla birlikte toplum içerisinde hep birlikte, yanımızda, yöremizde bu konular cereyan ediyor. Baktığımızda, içinde bulunduğumuz çağda hızlı bir iletişim var, hızlı bir etkileşim var, hızlı bir gelişim var yani küreselleşme, globalleşme denen bir değişim yaşanıyor. Her şey iletiliyor herhangi bir alanla ve her bir şeyle birlikte etkileniyor ve sonuçta bir değişim meydana geliyor. Dolayısıyla bizim en güçlü noktamız olan Türk aile sistemini bu değişimlerin, dönüşümlerin, etkileşimlerin ve iletişimlerin olumsuzluklarından korumamız gerekiyor   Bu anlamda hepimize de çok görev düşüyor, din görevlerimizin de, bu noktada çalışan arkadaşlarımızın da aileleri ile birlikte, aslında bizlerde hepimiz bu noktada toplumun gözü önündeyiz, rol model oluşturuyoruz. Toplumun, davranışlarını bizden örnek alındığını bilerek ona göre hareket etmemiz gerekiyor ki toplumu bu gibi değişimlerde, dönüşümlerde ve etkileşimlerde olabilecek olumsuzluklardan koruyabilelim.   Şüphesiz ki bu değişimler, dönüşümler ve etkileşimler olumsuzluklarının yanı sıra olumlu sonuçlar da doğurabiliyor, bu olumlu sonuçları da yaşamaktan memnun oluruz ama her bir değişim, dönüşüm ve etkileşimler olumlu noktalarını karşımıza çıkarırken olumsuzlukları da beraberinde getiriyor. O zaman bizim de olumsuzlukları ortadan kaldırmamız gerekiyor.   Ülkemizin en temel taşı olan, hepimizin anne, baba ve çocuklarımızla birlikte, büyüklerimizle birlikte oluşturduğumuz sosyal bir cemiyetin temel taşı olan Türk aile sisteminin güçlü olmasının temelin de aile yapımız yatıyor. Aile yapımızın daha da güçlü olması için, bu maneviyatın yaşanması için, çocuklarımıza ve aile bireylerimize anlatılması, yaşatılması ve sürdürülmesi geliyor   Toplumun fertlerine manevi değerlerin öğretilmesinde, bu güzelliklerin yaşatılmasında, ailenin temel taş ve okul olduğunu belirtmek istiyorum, zaten seminerin adı da Aile Okulu, dolayısıyla tüm bu değişim ve dönüşümler de, aile ve aile yapımızın güçlü tutulması adına, manevi değerlerimizin ve aile içerisinde öğretilmesi, yaşatılması ve her türlü olumsuzluktan korunması adına bu değerlerin verilmesi önem taşıyor.   Anne ve babalarımıza, aile bireylerimize bu güzelliklerin verilmesi noktasında bir danışmanlık görevi gerekiyor, örnek olunabilecek, rol model alınabilecek kişiler ailemizde var ve onlardan örnekler aldık. Biz o değerlerimizi aile ortamında annemizden, babamızdan, dedelerimizden, anneannelerimizden, babaannelerimizden öğrendik, okula gitmeden önce adeta dedelerimizin, ninelerimizin elinde acaba sevgi ve kardeşlik nedir, saygı nedir, hürmet nedir, büyüklerimize nasıl davranacağız, küçüklerimize nasıl davranacağız bunların temelini aileden aldık, onun için ailenin bize verecekleri verdikleri çok önemlidir.   Hz. Peygamberimizin torunlarıyla olan iletişimi, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'le olan iletişimi, eşleriyle olan iletişimi ve davranışları da bu şekilde cereyan ediyor.   Anne ve babanın çocuklarını iyi bir ortamda iyi bir birey olarak yetiştirmeleri gerekiyor. Çocuklarımıza kızmadan, kötü laf kullanmadan, sözlerimizin anlaşılabilir ve dinlenebilir olması şartı ile herhangi bir olumsuzlukda da karşılıklı sataşma olmadan ve ağırlığımızı olumsuzluklardan arındırarak sevgiyi, kardeşliği ve olması gereken davranış kurallarını da saygı ve sevgi ölçüsünde gösterebilmemiz gerekiyor. Tüm bunları verebilmek içinde eğitim gerekiyor, bir öğretim gerekiyor, bir donanım gerekiyor.   Bu eğitimi, öğretimi, donanımı sağlayacak Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu konuda güzel programları var. Camii din görevlilerimizin, Kur'an kursu yöneticilerimizin, Diyanet İşleri Başkanlığımızın, İl Müftülüklerimizin ve Rehberlik Araştırma merkezlerimizin bu konuda çok önemli işlevleri var.   Bunun şuurunda olarak umuyoruz ki bu verilen eğitimler güçlü toplum yapımızı, güçlü aile yapımızı, bizi birbirimize bağlayan ve tutunduran değerlerimizi, o maneviyatın yaşandığı ve çocuklarımıza verildiği, eşlerin birbirinden güç aldığı ve birbirine güç verdiği toplumuzu ve aile yapımızı şimdi ve gelecekte daha da kuvvetlendirecek, güçlendirilecektir.   Günümüzde hepimizin elinde cep telefonları, internet ve benzeri yeni medya iletişim aletleri var, artık aileler, çocuklar, herkes bir tarafa savrulmuş, herkes bir odada, birbirinden bağımsız bir şekilde yaşamaya çalışıyor.  Hiç kimse birbirini anlamıyor, dinlemiyor, bir yozlaşma var, o anlamda ailenin fertlerinin bir araya geldiği, olumsuzluklardan arındırılmış, umutların hep birlikte yaşandığı ve olumsuzlukların da yaşanmaması adına ailenin güçlü yapısının ve değerleriyle birlikte korunduğu, manevi değerlerin de bu ailenin temel taşı olarak verildiği bir ortam umuyoruz.   Tüm bu güzellikler sizlerin ortaya çıkardığınız bu güzel eğitimlerle, çalışmalarla, seminerlerle birlikte ailelerimize verilir ve hiçbir zaman istemediğimiz ortaya çıkabilecek aile içi şiddet ve çatışmalar, dışarıdan gelen olumsuzluklar da ortadan kalkmış olur.” diyerek seminerin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.  

Bakmadan Geçme