Türkiye'mizin Muasır Medeniyet Seviyesi Yolunda İlerlemekte Olduğuna Tanıklık Ederim

Yıl 1998 veya 99. 
Erkenek yakınlarındaki sorun nedeniyle Malatya-Adana demiryolu hattı aylardır kapalıydı. 
Arayan soran, “Bu yol ne zaman açılacak?”diyen de yoktu zaten…
O yıllar, Devlet’e, demiryollarından el çektirildiği yıllardı.
Biz, o tarihlerde ‘Malatya Yorum’u yayınlıyorduk. 
Gazete olarak Vali Atilla Vural’ın makamına gittik. 
Vali Bey, böyleyken böyle, ‘Bu yol ne zaman açılacak?’ dedik.
Vali Bey, sabit telefonun hoparlörünü açarak DDY Genel Müdürünü aradı, yolu sordu.
Genel müdür, bu yolla ilgili bir programlarının olmadığını söyledi.
…
Atatürk, 13 Şubat 1931’te Malatya’ya gelişiyle Fevzipaşa-Malatya demiryolu hattının açılışını yapmıştı.

Ama milli hedefi olmayan, dışarıya göbekten bağlı hükümetler bu hattın bakımını dahi yapamıyordu!

İşte bu demiryolunu Ak Parti Hükümeti baştan sona her aksamıyla yeniledi, adeta yeniden yaptı.
Ve ben, bu demiryolu kıyısında akmakta olan Sultansuyu çayında yıllarca oltayla balığa gidip gelirken, bu yolun yeniden yapımını, hep gıptayla, hep hayranlıkla izledim.
İzlerken, Hasan İzzettin Dinamo'nun, Kutsal İsyan adlı kitabında, ağustos sıcağında, kan ter içinde, bilek gücüyle demiryolu yapımında çalışan vatandaşlarımızı izlerken, “Olmaz! Her kuşak kendi demiryolunu yapsın!” dediği aklıma geldi.
…

Gerçekten de, Atatürk’ün bu yolla Mersin’den Malatya’ya gelişinde söylediği gibi, “Türkiye Hükümetinin tespit ettiği projeler dahilinde belirli zamanlar içinde vatanın bütün bölgeleri çelik raylarla birbirine bağlanacaktır. Bütün vatan bir demir kitle haline gelecektir. Demiryolları memleketin tüfenkten toptan daha önemli bir koruma silahıdır. “
Muasır medeniyet seviyesinin üzerine doğru ilerlemekte olduğuna tanıklık ettiğim Türkiye’miz, elbette ki, bu hedefine sağlam altyapı üzerinden yükselecektir.
Türkiye lafla zincirlerinden kurtulamaz... (Fot.SSarıoğlu-Malatya Adana Demiryolu. 02.12.18)

Selahattin Sarıoğlu