Sorumlu Arıyoruz..

TSYD İl Temsilciliği Neyin Kafasındasınız…   İki üzüntü yaşadık. Çifter çifter geliyor üzüntüler moral bozuklukları. Biri takımımızı 20 seneyi aşkındır izlediğim basın tribünün, Malatya tsyd İl temsilciliğinin inanılmaz ambargosuyla içeri alınmayışımız. Bir çok basın duayeni  basın sigortası olmayanlar alınmayacak mantalitesi ile karşılaştı. Diğeri ise elbetteki takımımızın mağlup oluşu… Mağlubiyet elbetteki üzüntü verici. Yağışlı havaya rağmen stadı ful dolduran taraftarlara galibiyet hediye edilmedi. Galibiyet hediye edilmediği gibi iyi futboldan ziyade futbolcuların sahada gezindiğini gördük.  Galibiyet adına bir varlık gösteremediler vesselam. Sebeb peki sizce nedir? Yönetimin futbolcuları  develeme gibi bir İstanbul, bir Malatya yaparak demorilize olmalarına sebeb oldu elbetteki. Her zaman söylerim , yöneticilik vasıf ister. Özveri  ister. Tek adamlık yönetim bir yerde patlak vereceğini her defasında söyledik durduk … ESKİŞEHİR DAHA FARKLI GALİP GELEBİLİRDİ İlk yarıda görüldü ki, orta saha ve kanatlarda etkisisiz. İkinci yarı forvet arkası olarak görev yapan İrfan Başaranı oyundan almanın mantığı nedir?. Forveti ikilersin eyvallah, ama oyundan alacağın forvet arkası olmamalıydı. Bu karşılaşmada Sedat Ağçay’ın varlığını hisseten varmıy dı sahada. Hadi onuda geçtik , Ferhat Kiraz ne yaptı sahada…İkinci yarıya oyuncu değişikliği yapacaksan, bu ya Sedat olacak dı , ya da Murat Yıldırım, ya da Ferhat Kitaz. İyi olan bir İrfan Başaran oyundan çıkmamalıydı. Ayite oyuna girdikten sonrada takıma hiçbir katkısı olmadığı gibi eksik olmamıza sebeb oldu diyebiliriz. PENALTI DOĞRU KARAR,NİTEKİM HAKEMLER Eskişehir inanın mağlup edilmeyecek bir takım değil. Göz göre göre sanırım takımımızdaki futbolcular rehavete girmiş olacak ki, rakip takıma “Buyrun 3 puan” diyerek ten hediye edildi. Hemen hemen her karşılaşma da tecrübeli hakemlerin olmasına rağmen akıl almaz hatalı düdükleri inanın saha dışında bizi nasıl çıldırttığını en az sizlerde bizler gibi hissediyorsunuz. Ve nitekim futbolcuların psikolojileri saha içinde düşünmek gerekli kanaatindeyim. Penaltı doğru bir karardı. Nihayetinde penaltının oluşu da büyük bir hata. Defansın uyuduğu an yani…Kaleci Ertaç’ın tek müdahelesi penaltı yapmak oldu ve onuda yaptı. Nihayetinde Allah’tan kırmızı gelmedi. Hakem maç içinde inanılmaz hatalar yaptı. Saç baş yoldurtacak kartlar gösterdi. Yani iyi niyeti hep rakip takımdan yana kullandı, her maç da olan bir durum yani. Eh lobi denen kavramda yok sa, takımını savunacak yönetime sahip değilsen mağlup da olursun vesselam… YÖNETİM BUNUN HATASINI FAZLA ÇEKMEZ İNŞALLAH: Futbolcu demorilize olmakta. Bir İstanbul ayağı çıkardılar ve haftalardır , iç ve dış saha maçlarımızı oynadık İstanbul’da. O zaman da demiştik, yanlış yapıyorsunuz bunun hatasını son haftalarda çekersiniz demiştik. Nihayetinde rakibimizi yenemiyoruz .Ve adamlar futbol oynamasa da 3 puanı alıp gidiyorlar. İşte yönetimin vurdumduymazlığı, kimseyi tınlamaması bu büyük sorunları da beraberinde getirmektedir. Madem bir karar aldın, bizleri de dinlemedin  o zaman maçlarını İstanbul’da oynatmaya devam edecektin… HERŞEY BİTMEDİ SAOLSUN RAKİPLER BİZDEN YANA: Geriye kalan 6 hafta var. 4 deplasman 2 iç saha maçı. 3 puanlık sistemde tepe taklak gidersin vallahi. İşi sıkı sıkıya tutmazsan, karşındaki rakiplerde sahada biber toplamayacak nihayetinde. Onlarda ya play of aşkına ya da lideri yenme aşkıyla sahada varolacaklardır. TSYD MALATYA İL TEMSİLCİLİĞİ 20 seneyi aşkındır takımımızı basın tribününde izler makalelerimi siz okurlarımızla paylaşırım. Nitekim bu sezon ne oldu anlamadık. Doğrudur basın sigortamız yok. Nitekim tüm taraftarlar bilir ki beni, iyi bir malatyaspor taraftarıyım ve yazarıyım. Takım İstanbul’a taşınmadan evvel bir gözlemcinin, il temsilciliğini beyanatlarını yazıyorum, gözlemci şahsımı mali müşavir olarak kayıtlara geçi,rmiş. Bu bağlamda Malatya il temsilciliğine dilekçe ile müracaatta bulunduk. Ve şahsıma verilen bilgide, dilekçenin genel merkeze gönderildiğiydi. Ve sorunun yaşanacağını hissettemedim taki, maç saati gelip çatana kadar. Hani sözüm ona , şahsıma verilen bilgide, “basın sigortası” olmayan basın tribününe alınmayacak şeklindeydi. Bizlerde olumlu bulduk ve eyvallah dedik. Nihayetinde  maç saati basın tribününü gördüğümüzde evlere şenlik di. Bırakın basın sigortası olanı, basınla alakalı olmayanlar basın tribününde yerlerini almışlardı. Akabinde tsyd malatya il temsilciliğinde görevli arkadaşlarım hepsi canımdır, hangisi basın sigortası dahilinde bununda bir izahı gerekli sanırım. Haydi onu da geçtik madem bu sorun mevcut, siz ki neden gerekli teşebbüsleri yapmadınız. Arkadaş lobi denen bir madde var. O maddeyi ne diye uygulamadınız devreye sokmadınız.  Nede girişimleri yapıp bu maç için sözüm ona basın emektarlarınızı tribüne almadınız.. Sorun inanın basın tribününe girmek değil, hakikaten sadece basın sigortası olanlar girecekse, bunun da hesabını vermesi gerekli tsyd malatya il temsilicliği. Tabiki bizlerde yarında tezi yok gerekli girişimlerimizi yapacağız. TARAFTARLARIMIZA SESLENİYORUM. Herşey bitmedi sadece biraz zorlanacağız ter akıtacağız emek vereceğiz. Ama şuna inanın şahsım İrfan Buz ve ekibine güvenmekte. Sizlerde güvenin. Bu ekip bu takımı süper lige çıkartacaktır . O gaddar….