Poğaca Kokulu Polisler

Merhaba bu gazetede yayınlanacak olan ilk yazım ..Çok güzel şeylerle başlamak isterdim. Neşe dolu umut dolu cümleler yazmak isterdim fakat hepinizin de bildiği gibi ülkemiz ve müslüman alemi çok zor bir dönemden geçiyor ve dolayısıyla kelimeler tutuklu ka

Merhaba bu gazetede yayınlanacak olan ilk yazım ..Çok güzel şeylerle başlamak isterdim. Neşe dolu umut dolu cümleler yazmak isterdim fakat hepinizin de bildiği gibi ülkemiz ve müslüman alemi çok zor bir dönemden geçiyor ve dolayısıyla kelimeler tutuklu kalıyor ,kalem ağlamaklı oluyor .. İnsanlar acı dolu ,yorgun ,üzüntülü ... Son yaşanan terör saldırısı hepimizi sarsmış durumda.. Bende bugünkü ilk yazımı vatan uğuruna şehid olmuş tüm mehmetçik ve polislerimize itafen yazmak istedim ... Ben polis değilim .Polisliğin zorluğunu bilmem. Bir polis ne yer ne içer nasıl yaşar görevini yaparken ne tür zorluklarla çalışır bilmiyorum. Fakat ben bir acil hemşiresiyim . Yıllarca acil de nöbet tuttum ve hep dediğim bir laf vardır "Bu saatte bir biz bir polisler ayakta".. Uyku yok .Görev var..Görevim gereği birçok polis kardeşimle çalıştım .Acilin adli tarafı birçok polis kardeşimle birlikte çalışmayı beraberinde getiriyor . Dışardan bize lanse edilen kötü polis örneği vardı yıllarca .. Polis döver , polis söver polis işkence eder.. Fakat bu kardeşlerimle birlikte çalıştığım dönemlerde bunun hiçte böyle olmadığını gördüm.. Gayet insancıl ,insaflı ve çok sabırlılar... Adlı rapora suçlu getirdiklerinde yedikleri küfrü hakareti anlatamam . Küfrü edenler de sözde adam vuran bıçaklayan gaspeden sözde suçlular .. "Tamam kardeşim ,sakin ol kardeşim " deyip çıtlarını bile çıkarmıyordu polis kardeşlerim .. Bazen kafamdan şunların ağzını burnunu kırmak gerek diye sinirlenirdim .. Neden polis bunlara bu kadar sabır gösteriyordu ki!..Hem suçlusun hem güçlü ..! Kafamdaki kötü polis imaji yıllar içinde yok olup gitti ..Evet iyi çocuklardı bu polisler .. Hangi gece nöbetçi olsak onlardan da bir nöbetçi ekip mutlaka vardı . Ve o nöbetçi olan ekip daha gün ağarmadan fırından çıkan ilk ve buram buram kokan sıcak poğaçalardan alır acilin polis noktasına gelirlerdi .. Sonra bizide çağırırlar "Bacım gelin sizde acıkmışsınızdır ".. Burda ağlamaklı oluyorum.. Çünkü bu adamlar sizinde nöbet tuttuğunuzu ailenizden sıcak yuvanızdan uzak olup görevinizin başında oldugunuzu anlıyorlardı ve herşeyi geçtim aldığı poğaçayı senle paylaşıyor ...Ben böyle bir adama nasıl düşmanlık ederim ?.. Ben kendi açımdan tanıdığım bütün polislerden insanlık gördüm.. Yardım istesen hemen yardımına koşar vatan desen gidip ölür adam.. Senin başına birşey gelmesin diye sabaha kadar aç susuz nöbet bekler .. Şimdi vatanı bekleyen senin başına birşey gelmesin diye ayazda sıcak yuvasından yavrusundan ayrı kendi haklarından ödün verip halkın huzuru için çalışan bu insanlara nasıl kötü dersin ?.. Ve neden bu iyi adamlara kötülük yaparsın ?.. Neden bu adamları öldürürsün ?.. Geçtiğimiz günlerde(sayıya vurmak istemem asla) birçok polis kardeşimizi kaybettik .. Sarsıldık ..Bu adamların ne suçu var ? Bıraksalar da birbirimizi yesek!... Siz sanıyorsunuz ki siz kazandınız ... Hayır asla öyle değil ...! Siz kendinize kötülük ettiniz !!... Vatan uğruna görev başında ölenler şehittir.. Şehitlik nedir bilirmisiniz ? .. O peygamberlikten sonraki en yüce makamdır ... Rabbim onları ne kadar çok sevmiş görüyor musun?.. Onlara şehitlik vermiş cenneti vermiş .. Biz zavallılarda kapkaranlık cehennem gibi bir dünya ...Evet ben kötü polis görmedim ... Görenler haketmiştir .. Bir kendilerini sorgulasınlar .. Polisi öldürmeyin ! Askeri öldürmeyin ! İnsanları öldürmeyin !!. Kısacası insanlığınızı öldürmeyin !... O gece sabaha kadar uyumadım ve sabahın yine o ilk saatlerinde burnuma taze poğaça kokusu geldi ... Kahroldum!... Şimdi ben bana sabahları fırından ilk çıkan poğaçaların kokusunu hatırlatan bu adamların acısını unutabilir miyim?..Nasıl unuturum .. Keşke diyorum hep sıcak taze poğaça koksalar .. Hiç ama hiç kan, barut yanmış et kokmasalar.. Hamza'nın askerleri şaha kalkmış Melekler el pençe Peygamber kucak açmış Rab girin diyor teker teker cennete... Hilal Korkmaz Uçkan

Bakmadan Geçme