Miralay Şah Alibey Camii'nin yıkım kararına tepki

Yeniden Refah Partisi Malatya İl Başkanı Bilal Yıldırım, ecdat mirası Miralay Şah Alibey Camii'nin yıkım kararına tepki göstererek konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yıldırım;

24 Ocak'ta meydana gelen Elazığ depreminden en çok etkilenen yapılar hiç şüphesiz ki zamanla yorgun düşen tarihi binalarımız, ecdadın bazı mimari mirasları oldu. Malatya'nın sembolü Yeni Camii, Ulu Camii gibi bir çok yapı hasara uğradı. Bu yapıların restorasyonu maalesef çok geç başladı. Bazıları ise hala restore edilme zamanını bekliyor. Bizler halk olarak bu değerlerimizin restorasyonunu beklerken, bazı değerlerimiz yıkılacağı haberlerini alıyoruz. Bunlardan biri Eski Malatya'da bulunan Miralay Şah Alibey Camii'dir. Bu ecdat yadigarı camii 1592 yılında yapılmış geleneksel Osmanlı mimarisinin dokularının bulunduğu çok nadide bir yapı. Ancak bu yapının bugünlerde yıkım çalışması başladı. Bulunduğu yere otopark yapılacakmış. 

Pekii Anadolu'yu Anayurt yapan bu eserlerimiz neden yıkılıyor ? Bizler bu yerlerin restore edilip, gelecek nesillerimize nasıl sağlam ve aslına uygun bir şekilde bırakmayı düşünmemiz gerekirken 428 yıllık tarihe dayanan bu yapıya yıkım kararının verilmesi, hangi zihniyetin ürünüdür, hangi ferasetin cesaretidir merak ediyoruz? 

Malatya insanı, Ulu Cami ve Yeni Cami'nin tamamlanmasını beklerken 428 yıllık bir  geçmişi bugüne, gelecek nesillere bağlayacak olan ecdat mirası caminin yıkılmasına sessiz kalmamız mümkün değildir. 
Sivrice depreminden aldığı hasar bahane edilerek yıkım kararı verilen Battalgazinin-Eski Malatyanın merkezinde bulunan, 1592 yılına dayanan  Miralay Şah Ali Bey Cami'nin yıkımına sessiz kalmakla, zulme sessiz kalmanın hiç bir farkı yoktur. 

Bu eseri yaptırarak halkın kullanımına vakfedenler ile Bugüne kadar ulaşmasını sağlayan ecdadın, emanetini yıkmak ecdadın ve onu İslama ve müslümanlara hizmet etmesi için yaptıran atalarımızın kemiklerini sızlatacaktır. 
Başta Battalgazi belediye başkanımız Osman Güder'e ve 3 dönem Battalgazi belediye başkanlığını yapmış olan Selahattin Gürkan başkanımızdan bu emanete sahip çıkmalarını, hiç değilse orijinal bulunduğu halinin restore edilerek tekrardan kullanıma sunulmasını bekliyoruz. 

Bizim kültürümüzde bırakın tarihi camiileri, hiçbir milletin hiçbir tarihi dini yapısını hiçbir gerekçeyle yıkmak yoktur. Moğol istilasını andıran bu deprem kılıflı fırsatçı yıkımlar, olsa olsa rant  ve peşkeş amaçlıdır. Camiiler bulunduğu beldenin bir şiarıdır. Bu nadide Camii'miz, "Minareler Süngü, Kubbeler Miğfer; Camiiler Kışlamız, Müminler Asker" diyen bir Cumhurbaşkanı'nın partisine mensup kişiler tarafından bu kötü muameleye maruz kalması ayrıca düşündürücüdür. Bu Camiinin yıkım kararını CHP almış olsaydı bugün, CHP camiileri yıkıyor gibi infial oluşturucu bir gündem olacaktı. Ama bugün Ak Partililer bu camiiyi yıkma kararı alınca kimseden neden bir ses çıkmıyor? Camiilerimiz hiçbir partinin değil bir  tarihin mirası olduğunu unutmamalıyız." dedi.