Milletleri yaşatan ve yükseltenler, kahramanlardır

Milletlere yol gösterenler, zafer kapılarını açanlar, tarihe şan verenler, insanlığın kaderine hükmedenler, medeniyet ufuklarına ışık tutanlar kahramanlardır.

Hürriyet; ancak savaş meydanlarında kazanılan zaferlerle elde edilebilir. Uğrunda şehit olanların döktükleri kanla toprak VATAN olur…

Tarihin her evresinde İ'la-yı Kelimetullah davasına asırlar boyu hizmet eden, Küresel Eşkıyaların çıkarlarına ters düştüğü nedeniyle, hedef olan ecdadın, tarihten günümüze dek uzanan saldırılara karşı durarak, mazlum milletlere de ışık olan, kutlu mücadelesinde Ağustos ayı bir başka mana taşır.

Tarihte “Zafer Ayı” diye de tanımlanan Ağustos ayı, "Gevşemeyin, hüzünlenmeyin. Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz.” (Ali İmran-139),  ayetine dayalı yaşarken, Anadolu’nun kapılarını açan Sultan ALPARSLAN’ın Malazgirt Zaferi ile Miryakefalon’da tapusu alınan Anadolu’nun ebedi yurt olacağının tescillendiği “30 Ağustos Zafer Bayramı” apayrı bir yer tutar.

Zaferlerin kazanılmasında tesadüflere yer yoktur. Atatürk'ün Büyük Taarruzu 26 Ağustos'ta başlatması, bugüne verilen ehemmiyetin, asker üzerinde ilave motivasyon sağlaması amacının, zafere yürüyen yol haritasıdır.

Türk çocuğu “Ecdadın özverisindeki mana derinliğinin farkındalığı ile  ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır...!”

Bizi biz kılan Milli ve Manevi Değerlerin aktarımındaki başarı, yarınlara daha bir emin bakmamızı sağlayacak yegâne yol haritamızdır.

Ecdadın Malazgirt’te 1071’de başlattığı şanlı yürüyüş, karşılaşılan tüm zorluklara rağmen kazanılan zaferlerimiz, 30 Ağustos da , “Ya Ölüm, Ya istiklal” seçeneği ile baş başa kalan bir milletin, neleri başarabileceğinin, İstiklal ve İstikbal sürecinde, bağımsızlık ve onuru için neleri göze alabileceğinin tüm dünyaya ilanı olurken, Cumhuriyetimizin kuruluşuyla bu süreç taçlanmıştır.

Çağdaş Tapınakçı Şövalyelerin oluşturdukları haçlı ittifakıyla, 2. Cihan Harbinin faşist anlayışıyla yeniden arz-ı endam eden Küresel Eşkıyaların saldırıları, bugün de gerek askeri, gerek iktisadi, gerek içtimai alanda devam etmektedir.

Bu saldırılar karşısında, ecdadın dün Malazgirt’te Sultan Alpaslan’la, 30 Ağustosta Mustafa Kemal ile cephede verdiği mücadeleyi, bugün de aynı şuur ve azimle devam ettirmek mesuliyetimizdir...  

İstiklal ve istikbal mücadelemizde, mazlum milletlere de ışık olmaya devam etmemiz, mağdurların da kimsesi olma yönünde ecdadın misyonunu taşıma mesuliyetimizdir. Bu süreçte, yegane güç kaynağımız ecdadın başarılarının farkında olmak, bu kutlu yolda aynı değerlere sahip olup, mesuliyetimizin farkındalığı içerisinde, eğitime daha büyük bir önem vermemiz gerekmektedir.

Türkiye’de 11 Mart 2020 tarihinde görülen,  18 Mart’ta gerçekleşen ilk ölüm hadisesi ile zihinlerimizde iz bırakan Kovid-19/Koronavirüs salgınının, küresel tehdit derinliği açısından da DSÖ tarafından Pandemi ilanı sonrasında oluşturulan Koronavirüs Bilim Kurulunun, ilk andan itibaren önerdiği rasyonel tedbirler sonucu alınan iyileşme akabinde, normalleşme adımları atılmıştı.

Yeni normalleşme sürecinde, ilk andaki tavizsiz uygulamanın aynı düzeyde uygulanamayışından, virüsün yayılımı yeniden hız kazanması nedeniyle, Koronavirüs Bilim Kurulu yeni tedbirler önermeye başladı…

Bu tedbirler kapsamında, okulların bir süre daha açılamayacağı, bir süre daha uzaktan eğitim ile devam edeceğinin konuşulduğu bir süreçte, neslin korunması önceliğimiz dâhilinde alınan tedbirler ışığında, 2020-2021 Eğitim ve Öğretim yılı, fedakar eğitim iş görenlerinin, elleri öpülesi ÖĞRETMENLERİMİZİN seminer çalışmaları başladı. Bu süreçte, uzaktan eğitimin nasıl olacağı, okulların açılması halinde, güvenli ortam hazırlama amaçlı, kurumları hazırlama ve bu yönde yol haritası oluşturma amaçlı toplantılar, pandemik şartlar altında yeni dönemin planlaması ve yeni uygulama sürecine hazırlık içeren etkinliklerine başladılar.

Kovid 19 Pandemik şartların ağırlığı altında idrak ettiğimiz Malazgirt Zaferi, 26 Ağustos Büyük Taarruz ve 30 Ağustos Zafer Bayramı ile 2020-2021 Eğitim Öğretim Yılının başladığı bir süreçte; şahsım ve Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu ve üyelerimiz adına bu vesileyle Sultan Alp Arslan ile kahraman ordusunu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile muzaffer askerlerini ve bu vatan için can veren, şanlı bayrağı yere düşürmeyen aziz şehitlerimizi, İstiklal ve İstikbal  mücadelemiz için, şuurlu bir nesil yetiştirme hassasiyetinde olan, bu yolda can veren, şehadet şerbeti içen eğitimcilerimizi, rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize şükranlarımızı arz ediyor, yarına dönük canları pahasına hizmete devam eden özveriyle çalışan asker, polis ve sağlık çalışanlarımız ile  öğretmenlerimize “İyi ki Varsınız” diyoruz. ” Dedi.   

Metin AKGÜN

Maarif Müfettişi

 Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı