- Haberler
- Siyaset
- MHP Lideri Devlet Bahçeli: Türkiye'nin çöküşünü isteyenler avuçlarını yalayacaklardır
MHP Lideri Devlet Bahçeli: Türkiye'nin çöküşünü isteyenler avuçlarını yalayacaklardır
MHP Lideri Devlet Bahçeli: Türkiye'nin çöküşünü isteyenler avuçlarını yalayacaklardır
Türkiye'in salgına mağlup olmasını ümit ve özlemle bekleyenlerin çok fazla olduğunu kaydeden MHP Lideri Devlet Bahçeli, ''İnanıyorum ki, fertlerinin birbiriyle ilgili kaygı taşımadığı, birbirinin hakkını ve hukukunu teslim ve telif etmediği toplum veya milletlerin ayakta kalma şansı yoktur. Ben değil biz dedikten, hassas ve sorumlu hareket ettikten sonra felaketlerin taarruzunu bozguna uğratırız.'' ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin çöküşü ve toplumsal infiali için alavere dalavere içinde olanların avuçlarını yalayacaklarını vurgulayan MHP Lideri Bahçeli, ''Türkiye KOVİD-19 badiresinden kurtulacaktır. Yeter ki bir olalım, birlikte refleks gösterelim, hep beraber aynı safta toplanalım. Tedbir-temkin-tedaviyle başarıya ulaşmamız mutlaktır.'' dedi
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde;
''KOVİD-19 salgınına karşı bütün imkan ve irademizle direniyoruz. İnsan ve toplum sağlığının muhafazası ve müdafaası amacıyla her türlü tedbir zamanında, eşgüdüm ve eşzamanlı şekilde devreye sokuluyor. Türkiye büyük bir musibetle mücadele ediyor.
Başarısız olmamızı isteyenler var. Vaka ve vefat sayısının artmasını içten içe dileyenler var. Ülkemizin salgına mağlup olmasını ümit ve özlemle bekleyen kifayetsiz muhterisler oldukça faal ve fazla. Ancak kötümser niyetlerin eninde sonunda kaybetmesi de mukadder.
KOVİD-19 salgınına karşı en büyük mukavemet ve muvaffakiyetimiz alınan tedbirlere milletimizin uyması ve muhtemel risklere karşı uyanık durmasıdır. Vatandaşlarımız fazilet ve feraset sahibidir. Ona buna kulak asmaz, onun bunun kışkırtmasına, kumpasına aldanmaz.
İnanıyorum ki, fertlerinin birbiriyle ilgili kaygı taşımadığı, birbirinin hakkını ve hukukunu teslim ve telif etmediği toplum veya milletlerin ayakta kalma şansı yoktur. Ben değil biz dedikten, hassas ve sorumlu hareket ettikten sonra felaketlerin taarruzunu bozguna uğratırız.
Türkiye salgının arkasında değil önündedir. Yeni normalin tesis ve temini maksadıyla hükümet canla, başla, samimiyetle, özveriyle, titizlikle görevini yerine getirmektedir. En küçük ihmal veya ihlal, Allah muhafaza tekrar başa dönmemize, ağır bedellere neden olabilecektir.
Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri, Sağlık Bakanlığı’nın tembih ve tedbirleri herkes için bağlayıcıdır. Hiç kimse sorumsuz ve duyarsız hareket etmemelidir. Bana bir şey olmaz diyenler kendilerini düşünmüyorlarsa temas ettiği insanları düşünmek, dikkate almak mecburiyetindedir.
Verilmiş emekleri heba edemeyiz. Bunca çaba ve çalışmayı silip atamayız. Bunaldım, bıktım, sıkıldım, yoruldum bahaneleriyle kendimizi sokaklara bırakıp toplum sağlığını riske atamayız. Virüs her an her insanımıza bulaşabilecektir. Kontrollü hayat bundan sonra yegane çözümdür.
Sağlık Bakanlığımız gece demiyor, gündüz demiyor. Sağlık çalışanlarımız fedakarca, adanmış ve anıtlaşmış şekilde salgınına engel olmaya gayret ediyor. Kazanımlarımız boşa çıkarsa, aman sende denirse, Türkiye vahim bir uçuruma savrulacaktır.
Alınan tedbirleri yok saymak,rehavete kapılmak hepimizi acıklı sonuçlara mahkûm edecektir.Maske takmak şarttır,sosyal mesafe elzemdir. Nasılsa her şey düzeliyor, salgın bitiyor acemiliği ve aceleciliğiyle davranış sergilemek felakete altın yaldızlı davetiye uzatmaktan farksızdır.
Bilhassa yazılı ve görsel medya yanlış algılara, yalan haberlere, yanıltıcı görüşlere yer ve fırsat vermemelidir. En güçlü olduğumuz an, bir bakıma en zayıf olduğumuz andır. Salgının kökünü kazıyıp hasretini çektiğimiz günlere ulaşabilmek için zamana ihtiyacımız vardır.
Virüsün tehlikelerini hesap etmeden, bulaşıcılık özelliğini ciddiye almadan toplumsal hayatın içine telaşla karışmak, çağrı ve uyarılara yüz çevirmek, bilinsin ki, büyük bir vebaldir. Bana bir şey olmaz diyenlere de, dilemeyiz ama, her an bir şey olması kaçınılmazdır.
Evde kalmak, solunum cihazına bağlı olarak hastanede yatmaktan çok daha iyidir. Türk milleti nice saldırı ve suikastları göğüsledi, görünmez düşmanının salgınını da Allah’ın izniyle bertaraf edecektir. Bunun için bu zamana kadar ki şuurlu duruşunu korumalıdır.
Salgından siyasi rant elde etmenin peşinde koşan defolu siyasetçilere itibar hezeyan ve hüsran verici akıbetlere kapı aralayacaktır. Hastalıktan fayda uman, Türkiye’nin çöküşü ve toplumsal infiali için alavere dalavere içinde olanlar sadece avuçlarını yalayacaklardır.
Türkiye KOVİD-19 badiresinden kurtulacaktır. Yeter ki bir olalım, birlikte refleks gösterelim, hep beraber aynı safta toplanalım. Tedbir-temkin-tedaviyle başarıya ulaşmamız mutlaktır.''
TÜRKGÜN