Küresel salgın sürecinde para kullanım alışkanlıklarımız nasıl olmalı?
Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19, sonrasında gelen pandemi ve içinde bulunduğumuz temkinli normalleşme sürecinde insanların günlük yaşam rutinleri ve para kullanım şekilleri oldukça değişti.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19, sonrasında gelen pandemi ve içinde bulunduğumuz temkinli normalleşme sürecinde insanların günlük yaşam rutinleri ve para kullanım şekilleri oldukça değişti. Ekonomideki dalgalanmalar tüketiciler üzerinde ellerindeki parayı kullanma ve yatırım konularında kafa karışıklığı yaratıyor. Süreci dikkatli ve mantıklı yönetebilmek adına Profesyonel Para Koçu Pelin Narin Tekinsoy para harcama isteğimizin altında yatan duygusal sebepleri açıkladı ve önerilerde bulundu.
Küresel salgın döneminde insanların duygu durumları ve para kullanma davranışları değişkenlik gösterebiliyor. Pelin Narin Tekinsoy bu dönemde ve hayatımızın her döneminde para harcarken bilmemiz gerekenleri şöyle açıkladı: “Koçluk çalışma alanı itibariyle tamamen bireysel hedeflere yöneliktir. Bu sebeple, kişinin parasal olarak doğru şekilde hareke etmesini önemsiyorum. Bu da bireylerin duygularını kontrol etmelerinden geçiyor. Buna halk dilinde mantıklı hareket etmek dense de her zaman söylendiği kadar basit şekilde akıllıca hareket edemiyoruz. Özellikle de içinde bulunduğumuz salgın ortamında.
Mantıklı hareket edemiyor olmamıza ilk sebep; hayatta kalabilme kaygımız. Çünkü ölmekten içten içe korkuyoruz. Vakitsizce hayatımızı kaybetme düşüncesi bizi belirsizliğin içine sincice sürüklerken kaygı yaratmakta. “Daha yapılacak bir sürü şey var” düşüncesiyle farkında olmadan panikliyoruz. Bu halimiz bizi günlük de olsa yanlış para kullanma davranışlarına itiyor.
İkinci olarak, bir çoğumuz hala duygularımızı kontrol edemez yetişkinleriz. Bu ne demek? İçimizde hala çocuk olan bir yan var. “Bunun nesi kötü!” diyebilirsiniz. Ancak işte bu olgunlaşmayan yanımız, bizim yumuşak karnımız. Duygularınızı olgunlaştırmak çocuksu yanınızı elinizden alacakmış korkusu yaratır ve bizi hep güdük bırakır. Aksine çocuksu bir yanınız olsun. Fakat o çocuk hayata olgunca da bakabilme yetisi kazansın.
Üçüncü olarak büyük markaların aynı bizim gibi hayatta kalmaları ve varlıklarını sürdürmeleri önemlidir. Bu sebeple bizi sürekli geçmişteki güzel günleri düşleyeceğimiz zaman yolculuğundan çıkarmak istemezler. O çocuksu yanımızı kullanarak bizi geçmişte bırakırlar, iyi hissettiğimiz tanıdık geçmiş duygularda. Bu sebep de yine bizi panikletir. Eski duyularımızı hissettirecek yeni ürünler, bizi para harcamaya iter.
Sonuç olarak duygusal olgunlaşma önemli. Paramızı yönetmek istiyorsak hayatı dışardan seyretmeyi öğrenmeliyiz. Özellikle küresel salgın durumlarında sağlık, eğitim gibi konularda dikkatli adımlar atmaya çalıştığımız kadar bütçemizi doğru yönetmek ve korumak adına da araştırmalar yapmalı ve bizi hep daha fazla harcamaya iten duygusal sebepleri fark etmeliyiz. Temkin şimdi her zamankinden daha önemli.”
Para kullanım alışkanlıkları, altında yatan sebepler ve doğru bütçe yönetimi konusunda daha fazla açıklamalar ve önerilere Pelin Narin Tekinsoy “Para Koçluğu –Tamamen Duygusal” adlı kitabında yer verdi.
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)