Kadın çiftçilerimiz olmazsa Türkiye aç kalır
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, en ağır iş yükünün tarımda çalışan kadınların sırtında olduğunu bildirerek,
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, en ağır iş yükünün tarımda çalışan kadınların sırtında olduğunu bildirerek, “bütün işleri yetiştirebilmek için günde 16-17 saat çalışan kadın çiftçilerimiz, pozitif ayrımcılığı hak ediyor, kadın çiftçilerimiz olmazsa Türkiye aç kalır“ dedi.
Şemsi Bayraktar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, çalışma hayatının her alanında yer alan kadınların tarımda da yaptıkları katkılarla çok önemli roller üstlendiğine işaret etti. Bayraktar, 2020 yılı Kasım ayı rakamlarına göre, tarımda çalışan 4 milyon 515 bin kişinin yüzde 39,5’ini kadınların oluşturduğunu bildirerek, “1 milyon 782 bin kadın çiftçi üreterek ülkeyi doyuruyor” dedi.
Çalışan kadınların 5’te 1’inin tarımda olduğunu belirten Bayraktar, “Tarımda çalışan 1 milyon 782 bin kadının 1 milyon 367 bini ücretsiz aile işçisi olarak çalışıyor. 209 bini kendi hesabına, 201 bini ücretli veya yevmiyeli olarak istihdam ediliyor. Tarımda çalışan kadınların 1 milyon 677 bininin yani yüzde 94,1’inin sigorta kaydı yok.
Kadınlar, sigortalı olmak yerine, primleri ödemekte güçlük çektikleri için eşleri üzerinden sağlık hizmeti alıyorlar.”
-“Kadın çiftçiler pozitif ayrımcılığı hak ediyor”-
Kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi yönünde teşvik edici önlemlere acil ihtiyaç bulunduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Bu kadar ağır bir yükü taşıyan kadın çiftçiler, pozitif ayrımcılığı hak ediyor. Kadın çiftçiler, çalıştıkları her yıl için ilave 90 gün, 4 yılda 1 yıl yıpranma payı almalıdır. Devlet, kadın çiftçilerimize yüzde 50 oranında prim desteği vermelidir. Söz konusu desteğin verilmesi durumunda, kadın çiftçilerin sağlık harcamaları eşleri yerine, kendi sigortalarınca karşılanacağından, desteğin büyük kısmı devlete geri dönecek, böylece sosyal güvenlikte kayıt dışılık da önlenmiş olacaktır.
Sigortalı olmadan önce gerçekleşen doğum nedeniyle, hizmet borçlanması yapılabilmelidir.
Bu yıl 28 gün olarak uygulanan, 2023 yılında 30 güne çıkacak olan tarım BAĞ-KUR prim ödeme gün sayısı, 2008 yılında olduğu gibi 15 güne indirilmelidir.”
-“Tarımda kadının iş yükü erkeklerden fazla"-
Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde emek yoğun işleri çoğunlukla kadınların üstlendiğini ve iş yüklerinin genellikle erkeklerden daha fazla olduğunu söyleyen Bayraktar, şunları kaydetti:
“Türk tarımı, ancak kadınların potansiyelini açığa çıkarabildiği ve kadınların toplumsal refahtan pay alabildiği ölçüde tarımsal, ekonomik ve sosyal açıdan gelişmiş bir konuma gelebilir.
Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerde emek yoğun işleri çoğunlukla kadınlar üstlenmektedir ve iş yükleri genellikle erkeklerden fazladır. Günde 16-17 saat çalışan kadın çiftçilerimiz, tarımımızın belkemiğidir. Dünya'da ve Türkiye’de tarımsal üretim, gıda güvenliği ve beslenmede kadınlar en önemli rolü oynamaktadır. Tarlada, bağda, bahçede, ahırda ve ağılda bitkisel ve hayvansal üretimin iş gücünü sağlayan kadın çiftçilerimiz, bunların yanı sıra; ev işlerini, hasta, yaşlı ve çocukların bakımını da yapmakta ve aile beslenmesinde en önemli görevi üstlenmektedir.
Kırsal kesimde kadının işgücüne katılım oranı, tarımda ücretsiz aile işçisi olarak çalışması nedeniyle yüksek olsa da; Türkiye’de tarım istihdamındaki azalma, kadın istihdamının da giderek düşmesine yol açmaktadır.
Kadınların işgücüne katılım oranının artması ekonomik verimliliği artıracak, kalkınma potansiyelini iyileştirecektir. Kadınların ekonomik kalkınmaya, kırsal kalkınmaya etki edebilmeleri için ekonomik ve sosyal statülerinin iyileştirilmesi ve buna yönelik politikalar geliştirilmesi önemlidir. Günümüzde tüm Dünya’da ve Türkiye’de üzerinde çokça tartışılan kadın sorunları, yalnız kadınların değil tüm toplumun sorunlarıdır ve kapsamlı çözümler gerektirmektedir."
-“Kadın çiftçilere eğitim verilmeden verimlilik sağlanamaz”-
Tarımda çiftçilerin, özellikle de üstlendikleri fonksiyonlar dolayısıyla kadın çiftçilerin eğitilmeden verimliliğin sağlanamayacağına işaret eden Bayraktar, “Bu gerçekten hareketle ülke çapında ‘Kadın Çiftçi Eğitimi’ programını sürdürüyoruz” dedi.
Bayraktar, 2012 yılında Türkiye Ziraat Odaları Birliği ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında imzalanan “Kadın Çiftçi Eğitim İşbirliği” protokolü çerçevesinde eğitimlerin gerçekleştirildiğini belirtti. Şemsi Bayraktar, bu çerçevede kadın çiftçilere; sosyal güvenlik, kooperatifçilik, girişimcilik ve liderlik, kadın hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, iklim değişikliği ana eğitim konuları yanında, her türlü tarımsal faaliyetlerle ilgili eğitim verildiğini vurguladı.
Eğitimlere katılan kadın çiftçilerin, önümüzdeki yıllarda, yaşadıkları toplumun kırsal kalkınmasına daha fazla katkı sağlayacaklarına olan inancını vurgulayan Bayraktar; “Bugüne kadar yaklaşık 228 bin kadın çiftçimize eğitim verdik, vermeye devam edeceğiz. Şu gerçek çok iyi bilinmelidir ki, sağlıklı nesiller yetiştirebilmenin yolu kadınları eğitmekten geçer. Kadın çiftçilerimizin eğitimi, tarımda modern tekniklerin uygulanmasını kolaylaştıracak, verimliliği ve kaliteli üretimi artıracak, ülke tarım ve ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır” dedi.
Bayraktar, kadın çiftçilerin sorunlarını her platformda dile getirmeye devam edeceklerini bildirerek, başta eli nasırlı kadın çiftçilerimiz olmak üzere tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.