Güney Kore 'Blockchain Serbest Bölgesi' kurdu

Söz konusu uygulamanın bir örneğini "kripto paravadisi" olarak anılan İsviçre'nin Zug kentinde gerçekleştirilmişti.

Korea Herald’da yer alan habere göre, Güney Kore KOBİ ve  Start-Up Bakanlığı’nın yaptığı duyuruyla, nüfus açısından ülkenin en büyük ikinci kenti olan Busan’ın finans, kamu güvenliği ve turizm alanlarıyla ilgili geniş blok zincir projelerine ev sahipliği yapacağı belirtildi.
 

Busan’da 11 düzenleme yürürlükten kaldırıldı
Blockchain Serbest Bölgesi kurulabilmesi için, yürürlükte olan toplam 11 yasal düzenleme, projeye özel olarak kaldırıldı. Uygulamanın 2021 yılı itibarıyla Busan’a 25 milyon dolarlık yatırım getirmesi ve yaşanacak bölgesel gelişimin Munhyeon, Centum ve Dongsam inovasyon bölgeleri arasında gerçekleşmesi bekleniyor.

Ülkede  faaliyet gösteren yerel kripto para alım satım kuruluşlarından olan BNK Busan Bank ise Busan’da yürütülecek finans amaçlı blok zincir projelerini idare edecek. Bankanın ülkenin ulusal para birimi olan Won’a endeksli bir sabit kripto para birimi (stablecoin) çıkarması da muhtemel görülüyor.

"Tamamen değil, kısmi muafiyet"

Güney Kore’de 2016 yılında kurulan ve ödeme çözümlerini desteklemeyi ve turizmi geliştirmeyi hedefleyen Hyundai Pay ise geçen Şubat ayında Busan kent yönetimiyle imzaladığı mutabakat anlaşmasıyla genel merkezini bu kente taşıyacağını ve Hdac paltformunu kullanan blok zincir altyapısının gelişimini destekleyeceğini duyurmuştu.

Ülkenin en çok blok zincir patentine sahip olduğunu öne süren Gyeonggi merkezli Coinplug şirketi ise programın kamu güvenliği ayağını üstlendi. Firmanın geliştirdiği blok zincir uygulaması sayesinde, vatandaşlar işlenen suçlar ve yaşanan doğal afetlerin videolarını çekip olayla ilişkili dosyaları, konum bilgisiyle birlikte ilgili kuruluşlara gönderebiliyor.

Sonraki aşamalarda uygulamanın kullanımını özendirecek bir ödül sistemi tasarlanması ve bilgi depolanmasının mümkün hâle getirilmesi hedefleniyor.

Bununla birlikte Busan’ın yasal düzenlemelerden “tamamen muaf” olmayacağı da açıklandı. Öyle ki kentte kripto para halka arzı (ICO) kuruluşlarına getirilen yasağın ve kripto paralar alanında uygulanan korumacı politikaların devam edeceği vurgulandı.

Kent, bu gelişmeyle birlikte Güney Kore’nin mevcut yönetimi tarafından bir tür blok zincir başkenti olarak tasarlandı. Seul yönetimi, blok zincir teknolojisinde ilerleme sağlamak amacıyla 7 kent ve bölgede bu alandaki yasal düzenlemeleri ve kısıtlamaları gevşetti.

Örneğin Güney Jeolla bölgesi e-mobilite konusundaki blok zincir projelerine odaklanırken Daegu bölgesi akıllı sağlık teknolojileri, Sejong kenti ise otonom sürüş teknolojileri üzerine yoğunlaştı.

"Türkiye geç kalmamalı"

Yerli dijital para borsası Koineks’in CEO’su Faruk Fatih Özer, Busan kentinin kazandığı muafiyetin belli ölçüde kalsa da son derece önemli olduğunu söyledi. Özer, yeni bir teknoloji olan blok zincir alanında Türkiye’nin de ilk hareket eden ülkelerden biri olarak ciddi avantaj sağlayabileceğini vurguladı ve ekledi:

"İsviçre, Güney Kore, Japonya, Singapur, Belarus ve hatta komşumuz Gürcistan 100 milyonlarca dolara ulaşan block zincir alanında yatırımları ülkelerine çekmek için yasal düzenlemeler getiriyor, vergi avantajlari sağlıyor ve serbest bölgeler oluşturuyor.

"Bu sektör özellikle yetişmiş yazılımcılara ve girişimcilere dayanıyor.

"Türkiye olarak hem dünya çapında blok zincir vb dağıtık veri tabanı teknolojisi uzmanlarına, hem genç bir nüfusa hem de dinamik bir girişimci ekosistemine sahibiz.

"Geç kalmadan adımlar atabilirsek, Türkiye henüz bakir olan bu alanda çok önemli kazanımlar elde edebilir."

Teknolojik gelişimlerin hızlı sağlanabilmesi için belirli merkezler kurulması modeli ile bir çok ülkede başarılı sonuçlar elde edildiğine dikkat çeken Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"ABD Silikon Vadisi ile Japonya Tsukuba Bilim Kenti ile bugün toplam piyasa değerleri trilyon dolarlara ulaşan teknoloji şirketleri ortaya çıkardı.

"Şimdi, İsviçre Zug ile ve Güney Kore Busan ile block zincir teknolojisinde benzer sonuçları almayı hedefliyor.

"Henüz işin çok başında iken Türkiye de Ataşehir'de planlanan İstanbul Finans Merkezi içinde veya başka tekno-kentleri birleştirip finans merkezi ile yoğun koordinasyona sokarak bu sektöre hızlı ve güçlü bir giriş yapabilir.

"Yerli ve yabancı yatırımcıların çekilebilmesi için teşvik edici yasal düzenlemeler de çok faydalı olacaktır."