Esnafına Sahip Çık

Yıllardır Malatya'da esnaflık yapan ve şu andada  Nostalji Cafe'yi işleten Murat Gümüş bir kampanya başlattı.Esnafına sahip çık... ESKİYE ÖZLEM Eskiyi özler olduk,yenilendikçe bayatlayan, büyüdükçe küçülen şu dünyada... Eskiden ne güzeldi, teknoloji bu k

Yıllardır Malatya'da esnaflık yapan ve şu andada  Nostalji Cafe'yi işleten Murat Gümüş bir kampanya başlattı.Esnafına sahip çık... ESKİYE ÖZLEM Eskiyi özler olduk,yenilendikçe bayatlayan, büyüdükçe küçülen şu dünyada... Eskiden ne güzeldi, teknoloji bu kadar gelişmemşti. Televizyon yoktu lamba yoktu. Mum ve gaz lambaları en tatlı sohbetleri koyulaştırır, çıtırdayarak yanan soba muhabbetin demlediği çayı kaynatırdı. Dedelerin kucağında torunlar , en tatlı hülya en gerçeğiyle yanı başlarındaydı. O zamanlar bilgisayarın internetin esamesi bile okunmamıştı. Kütüphanelerin yolu unutulmamıştı, ansiklopedileri örümcek ağı tutmamıştı. İki satır bilgi emek demekti, alın teri demekti... Mektuplar vardı, sevdiklerimizle dertleşen. Öyle içten cümleler kullanılırdıki, belki içindeki manalar bir insana haftalar boyu yeterdi. Ayda bir yazılabilen bir mektup, en samimi muhabbetlerin, en anlamlı buluşma yeriydi... Şimdilerde teknoloji çok gelişti. Dünya büyüdü, mesafeler kısaldı. Herşeye ulaşmak çok kolay ve kolaylaştığı nispette değersiz.. İlk önce gaz lambaları kalktı, kendisiyle birlikte o loş ışığının verdiği muhabbet hazzı yok oldu. Sonra televizyon oturdu evimizin baş köşesine. O konuştu biz dinledik,o sordu biz söyledik. Muhabbetin hazzı gitmişti şimdi muhabbette baltalandı. Sonra telefon çıktı. Mektubun selası okundu, postacının işine dokundu. İçten muhabbetin yaşandığı son topraklarda telefonun işgaliyle yok oldu. Daha sonra internet vurdu , facebook uyşturdu. Herkesin yüzlerce binlerce arkadaşı oldu ama kimsenin dostu kalmadı. Sanal alemin sahte hayatında geçer oldu günler... Dedim ya dünya büyüyor yaşam alanımız daralıyor... Bazen elektrikler kesilir, dünyanın kıyameti kopunca tüm ölüler dirilecektir ya, aynen öylede bu karanlık nurla tüm insanlık hayata döner. Televizyon izleyenler etrafındakileri görmeye başlar. İnternet başında olanlar o dünyadan sıyrılır, facebook bağımlıları zoraki de olsa hayata döner. Telefondanda facebooka giriliyor ya neyse.. Elektrikler gider mumun loş ışığı altında anne,baba, dede, nine, torun bir anda bir araya gelir.Hele bide çay varsa, değme gitsin. Muhabbet fokurdamaya başlar...Sonra elektrikler gelir, herşey bi anda dağılır. Eski hamam eski tas. Kışta açan güneş gibi anlık bir mutluluk gelir ve gider... Bu teknoloji , bu dünya daha ne kadar büyür, sosyal insanın nesli ne zamana kadar devam eder bilmiyorum ama insan, hayatına her şeyi hakettiği kadar sokmalı. Dağdan gelen bağdakini kovmamalı. Eskinin. bir sobanın,bir mumun, hoş bir muhabbetin damaklarımızda bıraktığı o tadı, yüzümüzde bıraktığı o tebessümü tekrar bulmalıyız... Bir hakikatın, milyonlarca sahte, sanal dünyalara bedel olduğunu geçte olsa idrak etmeliyiz. Muzaffer Aydın

Bakmadan Geçme