DES: İstismar Affı Çocuk Masumiyetine İhanettir
Demokrat Eğitimciler Sendikası Malatya İl Başkanı Veysel Fırat, bir bildir yayımlayarak Bu yasa teklifinin metni göze ve kulağa ne kadar hoş gelirse gelsin bu tecavüzcü affıdır, çocuk yaşta evlilikler artıracaktır ve istismarcıları cesaretlendirecektir.
Demokrat Eğitimciler Sendikası Malatya İl Başkanı Veysel Fırat, bir bildir yayımlayarak; Bu yasa teklifinin metni göze ve kulağa ne kadar hoş gelirse gelsin bu tecavüzcü affıdır, çocuk yaşta evlilikler artıracaktır ve istismarcıları cesaretlendirecektir. Metin,‘’Cebir, şiddet, hile ve iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın ….. işlenen cinsel istismar suçunda,…’’ diye devam ederken zaten cinsel istismarın olduğunu ve buna af getirildiğini söylemektedir. Bu teklif tamamen istismarcıları ve çocuklarla evlenenleri affetmektir. Bizim toplumda tecavüze uğrayan bir kişi çocuk da olsa yetişkin de olsa tecavüzcüsüne muhtaç olmakta ve ona mecbur kalmakta zaten. Hal böyleyken bunu yasalarla devlet güvencesi altına almak hukuk tarihimizin ayıbı olacaktır. Bir kişi cebir, şiddet, hile ve iradesi engellenerek istismara ve tecavüze maruz kaldıysa artık onun için yapacak tek şey tecavüzcüsünün ya da istismarcısının insafına sığınmaktır. Bu çocuğun zorla bana sahip oldu deme hakkı ve şansı yoktur zaten. Dese de bir şey değişmeyecektir. Tek güvence devletin kanunları vardı o da bu yasa ile affa uğrarsa bu çocuk mağdurların Allah’tan başka kimsesi kalmamaktadır. Aile büyükleri devreye girerek evlendirelim de bu olayı kapatalım diyecek belki mağdurun ailesine paralar teklif edilecek ve çocuğun tecavüzcüsü ile evlenmesi sağlanacaktır. Daha sonra da devlet bir kanun çıkartarak bunu affedecektir. Biri bir çocukla evlenmek isterse tecavüzde bulunup o çocuğu kendisiyle evlenmek zorunda bırakması Anadolu’da bir yöntemdir zaten. Bu yasa bu yöntemi kullananları af etmekten başka bir şey değildir. İktidar kendine gerekçe olarak üç bin kişinin mağdur olmasını öne sürüyor ama bu üç bin kişi mağdur değil de zalim değil midir? Bu yasa bir çocuğun istismara uğramasına sebep olacaksa varsın üç bin kişi değil üç yüz bin kişi mağdur olsun ne yazar. Çocuklarımızı güvence altına alacağımıza istismarcıları yasalarla aklamaya çalışmak TBMM’ye yakışmayacaktır. YANLIŞI YAPAN BİZDEN OLSA DA ARKASINDA DURMAYALIM Yanlış yapan bizden olsa da arkasında durmayıp uyarmadığımız sürece biz toplum olarak helak olmayı hak etmişiz demektir. Hz. Ömer’in cemaati gibi olmalıyız. Yanlış Yapan Hattap oğlu Ömer de olsa düzeltmek İslam toplumlarına farzdır. Ancak görüyorum ki bazı yayın organları iktidarı desteklemek uğruna yanlış olduğunu bile bile kendilerinden ödün veriyorlar. 14-15 yaştaki çocuk annelerle yapılan röportajları yayınlayarak istismar yasasına destek için kamuoyu oluşturmaya çalışırken, o çocukların kendi çocukları olabileceğini akıllarına getirmeden eşleri hapiste oldukları için mağdur olduklarını vurgulamaya çalışıyorlar. O çocuk anne, kendi çocuklarının babasız kaldığını söylerken, zorla anne olmak zorunda kaldığını da rahatça söylemek istemiyor mu sanıyorsunuz. Ya da mikrofonu uzatan kişi, ‘’Neden çocuk yaşta evlendiniz diye sormaması hangi iyi niyetle açıklayabiliriz. Demokrat Eğitimciler Sendikası bu yasanın karşısındadır. Bir eğitim sendikası olarak temel eğitim sistemi içinde olan öğrencilerimizin evlenmesini hoş karşılamak bize ve sendikamızın duruşuna asla yakışmamaktadır. Çocuktur aklı yanılabilir, yanlış yapabilir. Ama bir yetişkinin bunu kullanarak çocuğa istismarda bulunmasının anlaşılacak ve kabul edilecek tarafı yoktur. Ak Parti’den bu yasanın geri çekilmesini bekliyoruz. Aksi halde o çocukların vebali üzerinizde olacaktır. Çünkü çocukla evliliğin mantıklı hiçbir sebebi olamaz.