Deprem ile Yaşamayı Öğrenmeliyiz !

Toprağın altında gerçekleşen ve üzerinde bulunan tüm yapıların hasar görmesini sağlayan, bunun yanında can kaybına sebep olacak şekilde her yeri yıkabilecek gücü olan bir doğa olayıdır. Depremin oluş nedeni ise, birbirlerini iten ya da diğerinin altına giren iki levha arasında, harekete engel olan bir sürtünme kuvveti vardır. Bir levhanın hareket edebilmesi için bu sürtünme kuvvetinin giderilmesi gerekir. Eğer bu sürtünme kuvveti giderilmezse deprem dalgaları ortaya çıkar. Bilindiği gibi yurdumuz dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Bu yüzden deprem öncesi veya sonrası ne yapılması lazım bunu bilmemiz gerekir. Deprem sonrası can kaybı yaşanmaması için deprem gerçekleşmeden hazırlıklı olmalıyız.

Yapısal anlamda en çok dikkat edilmesi gereken şey taşınacağınız evin yerleşim bölgesi titizlikle belirlenmelidir. Bunun yanında oturacağınız yapılar deprem etkilerine karşı dayanıklı olmalıdır. Ayrıca konutlarında deprem sigortasında yapılması gerekenlerdendir. Yaşadığımız ev içerisinde de önlemler alınmalıdır. Buna örnek verecek olursak, deprem sırasında devrilebilecek eşyalar duvara sabitlenmelidir. Deprem sırası için kendinize ve ailenize en uygun deprem çıkış yolu belirlemeniz en önemlisi çünkü panik anında ufak bir hata bile alacağınız tüm önlemleri yıkabilir. Aile fertleri ile farklı yerlerde depreme de yakalanabilirsiniz bu yüzden önceden alternatif buluşma yerlerini konuşup belirlemelisiniz. Bu önemlerin yanında depremden sonra eviniz hasar almasa dahi dışarda kalmanız gerekebilir. Bu nedenle acil ihtiyaç duyabileceğiniz eşyalar için bir deprem çantası hazırlayabilirsiniz.

Deprem çantanızda bulunması gerekenler; su, enerji veren içecekler, uzun süre bozulmayacak gıdalar, yedek pilleriyle radyo, yedek pilleriyle fener, ilk yardım çantası, giysi, bir miktar para, çakı, düdük ve içinde önemli numaraların bulunduğu su geçirmeyen bir dosya gibi eşyaları alabilecek bir çanta hazırlanmalıdır. Bu listeye kendi ihtiyaçlarınıza göre eklemeler yapabilirsiniz ayrıca bozulabilecek ürünlerin maximum 6 ayda bir yenilemek gerekir. Bir ev sahibi olmak isteyen insanların en büyük hatalarından biri, binanın dış görünüşüne aldanmasıdır. Dışarıdan estetik duran bir bina depreme dayanıklı konumunda bulunmayabilir. Bu noktada en önemli katkıyı deprem yönetmeliği sağlıyor. Deprem yönetmeliğine uygun şekilde incelemeler belirlenirken en başta bina yaşının kontrol edilmesi geliyor. 1999 yılında yaşanan büyük Marmara depremi sonrasında devlet tarafından oluşturulan yeni deprem yönetmeliği ile yapılan yapılar daha yüksek sağlamlık gösterirken, eski dönemlerde inşa edilmiş yapılar daha riskli konumda bulunuyor. Yapının yaşı ne kadar yüksekse o kadar depreme karşı direniş gücü de azalıyor. Binanın inşa edilmesi sırasında ya bulunduğu zemine göre uygun ya da bozuk bir zemin ise üzerine inşa yapılmaması gerekiyor.