Cuma Sohbetlerine Devam
Malatya Türk Ocağı olarak her Cuma akşamı düzenlemiş olduğumuz sohbet programımızı bu Cuma da gerçekleştirdik. Rabbimize şükürler olsun.
Ortadoğu coğrafyası alev alev yanarken, Süleyman Şah Türbesinden başlayarak devam edegel
Malatya Türk Ocağı olarak her Cuma akşamı düzenlemiş olduğumuz sohbet programımızı bu Cuma da gerçekleştirdik. Rabbimize şükürler olsun.
Ortadoğu coğrafyası alev alev yanarken, Süleyman Şah Türbesinden başlayarak devam edegelen mevzi ve itibar kaybımızın had safhaya ulaştığı bu günlerde bir zamanlar bize ait olan toprakları siyasi, askeri ve sosyal olarak birbirine bağlamak için planlanmış ve hayata geçirilmiş olan Sultan Abdulhamid’in Hicaz Demiryolu’nu konuştuk bu akşam.
Doç. Dr. Atilla Özcan’ın eşsiz sunumu ve kendi objektifinden fotoğraflarıyla nostalji ve hüzün dolu bir akşam yaşadık.
Haydarpaşa İstasyonu’ndan başlayan Hicaz Demiryolu inşaatı 1 Eylül 1900 yılında yapılan resmi tören ile başlatılmıştır. İktisadi olarak çok sıkıntılı bir dönemde başlanmıştır bu projeye. Tahmini maliyet bedeli 4 milyon lira olarak planlanmıştır. Bu para 1901 yılı devlet bütçesinin %18’ine tekabül etmektedir. Büyük devletlerin kredi vermediği, para bulunmasının sıkıntılı olduğu bir dönemde halkın ve dünya Müslümanlarının katkılarıyla gerçekleştirilmiştir. Destek verenler için madalyalar, takdirnameler hazırlanmış, pullar bastırılmış. Bu büyük milletin zor zamanlarda ve şartlarda neleri başarabileceğinin göstergelerinden biridir Hicaz Demiryolu.
Sultan II. Abdulhamid 50.000 liraile kampanyayı başlatmıştır. Memurlar kendi istekleri ile birer maaşlarını bağışlamışlardır. Müslümanlardan büyük bağışlar gelmiştir. Sırf Hindistan’dan gelen yardım 40.000 liradır. 1908 yılına kadar toplanan toplam bağış miktarı 1.127.893 lirayı bulmuştur. İngiliz yazar R. Tourret “Hicaz Demiryolu” kitabında; dünyada belki de borçsuz, faiz ödemesi olmayan ve tamamlandığında kara geçmiş olan tek demiryolu Hicaz Demiryolu’dur diye bahseder.
Demiryolu “İnanç Yolu” ya da “Kutsal Yolculuk” adlarıyla da bilinir. Şam-Medine arasında 1766 km. uzunlğundadır.
Demiryolunun teknik işlerinin idaresi Alman mühendis Meissner’e verilmiş. Sonraları paşa ünvanı da verilen Meissner ile birlikte 17’si Türk, 12’si Alman, 5’i İtalyan, 5’i Fransız, 2’si Avusturya’lı, 1’i Belçika’lıve 1’i de Rum olmak üzere 43 mühendis çalışıyormuş. İlerleyen zamanlarda Türk mühendislerinin sayısı artmış. Kutsal topraklardaki inşaat tamamen Müslüman mühendisler tarafından gerçeleştirilmiş. İşçilik hizmetlerinde sayıları 7500’ü bulan Osmanlı askerleri de hizmet görmüş. 31 Ağustos 1908’de Medine’ye varıldı. Abdulhamid Han’ın tahta çıkışının 33. yılında 1 Eylül 1908 günü yapılan resmi törenle demiryolu bütünüyle hizmete açılmış.
Demiryolunda yapılan inşaat faaliyetlerinden bazıları şöyle sırlanmaktadır;
-Şam’da lokomotif, vagon tamir ve bakım atölyesi
-Medine’de tren ve lokomotif bakım atölyesi
-2666 adet kâgir köprü ve menfez
-7 adet demir köprü
-9 adet tünel
-96 adet istasyon
-7 adet gölet
-Hayfa, Der’a ve Maan da fabrika
-Hayfa’da iskele, ambarlar, dökümhane ve boruhane
-Maan’da otel ve hastane
-Tebuk’da otel ve hastane
-37 adet su deposu.
1 Eylül 1900’de başlayıp 1 Eylül 1908’de Medine’de biten Hicaz Demiryolu’nun maliyeti 3.357.819 lirayı bulmuştur.
Abdulhamid Han’ın tahttan indirilmesine kadar “Hamidiye Hicaz Demiryolu” olarak adlandırılırken 18 Ocak 1909’dan itibaren “Hicaz Demiryolu” olarak adlandırılmış. Yapımı bütün Müslümanların isteği olan Medine-Mekke ve Mekke-Cidde hatları ise bütün gayretlere rağmen gerçekleştirilememiş.
1916 yılındaki isyandan sonra demiryolunun tahribini önlemek ve kullanıma açık tutulmasını sağlamak için çok çaba sarf edilmesine rağmen muvaffak olunamamış.
Medine komutanı Fahrettin Paşa’nın Mondros Mütarekesi’nin 16. maddesi gereğince 7 Ocak 1919’da imzaladığı şartname gereği Medine’yi teslim ve tahliye etmesi ile birlikte Hicaz Demiryolu üzerindeki Osmanlı hakimiyeti sona ermiştir. Medine’de bulunan Mukaddes Emanetler ile binlerce sivil halkın Suriye’ye gönderilmesi bu demiryolu sayesinde olmuştur.
1908’den 1913’e kadar toplam 968.000sivil yolcu taşınmış. Senede ortalama 16.000 hacı bu demiryolunu kullanıyormuş. 2 lira olan Şam-Medine arası Hac yolculuğu bu yol sayesinde 72 saate düşmüş.
Bakmadan Geçme
Malatya'da ağır hasarlı binada yangın
Acıpayam Sefer Demir Bilim Ve Sanat Merkezi'nden Büyük Başarı
Hanımefendi Selda Yavuz Şehit Ailesi Ziyaretlerine Devam Ediyor
Evden Hırsızlık Şüphelisi Yakalandı
28.11.2024 Malatya'da Bugün Vefat Edenler
Katılımcı Belediyecilik Vizyonunda Genç Bakış Projesi İle Gençler Belediye Meclisinde
Malatya Türk Ocağı olarak her Cuma akşamı düzenlemiş olduğumuz sohbet programımızı bu Cuma da gerçekleştirdik. Rabbimize şükürler olsun.
Ortadoğu coğrafyası alev alev yanarken, Süleyman Şah Türbesinden başlayarak devam edegelen mevzi ve itibar kaybımızın had safhaya ulaştığı bu günlerde bir zamanlar bize ait olan toprakları siyasi, askeri ve sosyal olarak birbirine bağlamak için planlanmış ve hayata geçirilmiş olan Sultan Abdulhamid’in Hicaz Demiryolu’nu konuştuk bu akşam.
Doç. Dr. Atilla Özcan’ın eşsiz sunumu ve kendi objektifinden fotoğraflarıyla nostalji ve hüzün dolu bir akşam yaşadık.
Haydarpaşa İstasyonu’ndan başlayan Hicaz Demiryolu inşaatı 1 Eylül 1900 yılında yapılan resmi tören ile başlatılmıştır. İktisadi olarak çok sıkıntılı bir dönemde başlanmıştır bu projeye. Tahmini maliyet bedeli 4 milyon lira olarak planlanmıştır. Bu para 1901 yılı devlet bütçesinin %18’ine tekabül etmektedir. Büyük devletlerin kredi vermediği, para bulunmasının sıkıntılı olduğu bir dönemde halkın ve dünya Müslümanlarının katkılarıyla gerçekleştirilmiştir. Destek verenler için madalyalar, takdirnameler hazırlanmış, pullar bastırılmış. Bu büyük milletin zor zamanlarda ve şartlarda neleri başarabileceğinin göstergelerinden biridir Hicaz Demiryolu.
Sultan II. Abdulhamid 50.000 liraile kampanyayı başlatmıştır. Memurlar kendi istekleri ile birer maaşlarını bağışlamışlardır. Müslümanlardan büyük bağışlar gelmiştir. Sırf Hindistan’dan gelen yardım 40.000 liradır. 1908 yılına kadar toplanan toplam bağış miktarı 1.127.893 lirayı bulmuştur. İngiliz yazar R. Tourret “Hicaz Demiryolu” kitabında; dünyada belki de borçsuz, faiz ödemesi olmayan ve tamamlandığında kara geçmiş olan tek demiryolu Hicaz Demiryolu’dur diye bahseder.
Demiryolu “İnanç Yolu” ya da “Kutsal Yolculuk” adlarıyla da bilinir. Şam-Medine arasında 1766 km. uzunlğundadır.
Demiryolunun teknik işlerinin idaresi Alman mühendis Meissner’e verilmiş. Sonraları paşa ünvanı da verilen Meissner ile birlikte 17’si Türk, 12’si Alman, 5’i İtalyan, 5’i Fransız, 2’si Avusturya’lı, 1’i Belçika’lıve 1’i de Rum olmak üzere 43 mühendis çalışıyormuş. İlerleyen zamanlarda Türk mühendislerinin sayısı artmış. Kutsal topraklardaki inşaat tamamen Müslüman mühendisler tarafından gerçeleştirilmiş. İşçilik hizmetlerinde sayıları 7500’ü bulan Osmanlı askerleri de hizmet görmüş. 31 Ağustos 1908’de Medine’ye varıldı. Abdulhamid Han’ın tahta çıkışının 33. yılında 1 Eylül 1908 günü yapılan resmi törenle demiryolu bütünüyle hizmete açılmış.
Demiryolunda yapılan inşaat faaliyetlerinden bazıları şöyle sırlanmaktadır;
-Şam’da lokomotif, vagon tamir ve bakım atölyesi
-Medine’de tren ve lokomotif bakım atölyesi
-2666 adet kâgir köprü ve menfez
-7 adet demir köprü
-9 adet tünel
-96 adet istasyon
-7 adet gölet
-Hayfa, Der’a ve Maan da fabrika
-Hayfa’da iskele, ambarlar, dökümhane ve boruhane
-Maan’da otel ve hastane
-Tebuk’da otel ve hastane
-37 adet su deposu.
1 Eylül 1900’de başlayıp 1 Eylül 1908’de Medine’de biten Hicaz Demiryolu’nun maliyeti 3.357.819 lirayı bulmuştur.
Abdulhamid Han’ın tahttan indirilmesine kadar “Hamidiye Hicaz Demiryolu” olarak adlandırılırken 18 Ocak 1909’dan itibaren “Hicaz Demiryolu” olarak adlandırılmış. Yapımı bütün Müslümanların isteği olan Medine-Mekke ve Mekke-Cidde hatları ise bütün gayretlere rağmen gerçekleştirilememiş.
1916 yılındaki isyandan sonra demiryolunun tahribini önlemek ve kullanıma açık tutulmasını sağlamak için çok çaba sarf edilmesine rağmen muvaffak olunamamış.
Medine komutanı Fahrettin Paşa’nın Mondros Mütarekesi’nin 16. maddesi gereğince 7 Ocak 1919’da imzaladığı şartname gereği Medine’yi teslim ve tahliye etmesi ile birlikte Hicaz Demiryolu üzerindeki Osmanlı hakimiyeti sona ermiştir. Medine’de bulunan Mukaddes Emanetler ile binlerce sivil halkın Suriye’ye gönderilmesi bu demiryolu sayesinde olmuştur.
1908’den 1913’e kadar toplam 968.000sivil yolcu taşınmış. Senede ortalama 16.000 hacı bu demiryolunu kullanıyormuş. 2 lira olan Şam-Medine arası Hac yolculuğu bu yol sayesinde 72 saate düşmüş.
Bakmadan Geçme
Malatya'da ağır hasarlı binada yangın
Acıpayam Sefer Demir Bilim Ve Sanat Merkezi'nden Büyük Başarı
Hanımefendi Selda Yavuz Şehit Ailesi Ziyaretlerine Devam Ediyor
Evden Hırsızlık Şüphelisi Yakalandı
28.11.2024 Malatya'da Bugün Vefat Edenler
Katılımcı Belediyecilik Vizyonunda Genç Bakış Projesi İle Gençler Belediye Meclisinde