Çalık: Ekonomimize darbe yapılmak istenmesi de teğet geçecektir.

Çalık, TGRT Haber kanalında katıldığı programda yaptığı açıklama da, “1.Kurtuluş Savaşını verdiğimiz dönemleri, 1919 itibariyle baktığımız da o dönemde Türkiye’nin kurtuluşu ve arkasında da kuruluşu sağlanmış. Biz 15 Temmuz günü biz çok büyük bir Kurtuluş Savaşı verdik,  ikinci yerli, milli ve sivil bir Kurtuluş Savaşı verdik. Bütün Türkiye’deki vatandaşlarımızın katıldığı bir Kurtuluş Savaşıydı. 15 Temmuz’daki o ikinci Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kuruluş dönemimiz, aynen birinci kuruluştan sonra ikinci kuruluş gibi yeni bir kuruluş dönemi yaşıyoruz. Bu yaşamış olduğumuz dönemde milletimizin sayesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Sayın Başbakanımızın yaptığı ilk açıklamalarla 15 Temmuz darbe girişimini savuşturduktan sonra biz kuruluş dönemine geçtiğimiz andan itibaren terör örgütlerinin hepsiyle mücadele ederken kuruluşa da devam etmek zorundaydık. Uluslararası terör örgütleri ya da Türkiye’yi istemeyen güçler 15 Temmuz’da millet iradesine, demokrasiye, Türkiye’ye darbe yapıp işgal edemeyince ikinci bir hamle yapmayı tabiî ki istediler. Milli irademize darbeyi vuramayanlar, bu defa cebimize darbe vurmak istiyorlar. Bunun farkındayız. Ekonominin çok kontrollü olduğunu herkesin bilmesi gerekir. Ekonomimize darbe yapılmak istenilen bir dönemde de buda teğet geçecektir. Bu konuda bütün tedbirler alınıyor, yatırımcılarımız için bütün iyileştirmeler, bölgesel teşvikler, yapılacak olan yatırımlarla ilgili verilecek destekler tek tek kalem kalem çalışıldı ve çalışılacak. Türkiye emin ellerde. Yeterki biz birliğimizi ve beraberliğimizi koruyalım, Türkiye’nin altına dinamit koymak isteyenlere karşı yekvücut olarak cevap verelim, bizim önümüzde hiçbir şey duramaz. Türkiye’nin birliğine ve beraberliğine sıkılan kurşunlara karşı önünde nasıl set olduysak, duvar olduysak, şehitler verdik, gazilerimiz varsa, şuanda yapılmak istenilenin karşısında da yine göğüsler siper edilecek, ekonominin de dimdik ayakta devam etmesini sağlayacağız.” şeklinde konuştu.   Yeni anayasa çalışmaları hakkında da konuşan Çalık şöyle devam etti, “ Türkiye yamalı bohçaya dönen bir darbe anayasasıyla yönetiliyor.  Mutlaka sivil bir yeni anayasaya ihtiyacımız var.  Parlamenter sistemle yönetildiğimiz bu sistemde Cumhurbaşkanımızın milletlimiz tarafından ilk kez seçilmesi sistemin adını parlamenter olmaktan çıkarıyor. Dolayısıyla bu sistemin adı parlamenter sistem değil, bir sistem değişikliğine acilen ihtiyacımız var. Bundan dolayı yeni bir anayasa ve içerisinde de hükümet sisteminin değiştiği yeni bir sistemin olması gerekiyor.  Tüm siyasi partilerle görüşmelerimizi yaptık.  Geldiğimiz noktada da yerli ve milli duruşu olan MHP ile bir komisyon çalışması yapıldı. Dar kapsamlı bir anayasa değişikliği ile birlikte İnşallah içerisinde sistem değişikliğini de getireceğiz. Koalisyonların olmadığı, istikrarsızlığın olmadığı ve millet oy verdiğinde kimin iktidara geleceğini bileceği bir sistemi, yeni anayasa ile birlikte Türkiye’nin gündemine getirelim istiyoruz.  Bu konu imzaya açıldı, imzalarımızı attık. Komisyondan Meclis’e, Meclis’ten de milletimize referanduma gelecek. “   Avrupa Birliği’nin Türkiye için vazgeçilmez olmadığını söyleyen Çalık, “Avrupa Birliğine girmek için asla sonuna kadar zorla mücadele etmeyeceğiz. Biz Türkiye olarak insanımız için, milletimiz için yapmamız gereken neyse sonuna kadar yapacağız. Ama Avrupa Birliği, İngiltere bir taraftan çıkarken, Avrupa Birliği bir taraftan darmaduman görüntü verirken, ekonomik krizler yaşarken, Avrupa’nın yaşamış olduğu bu krize rağmen ‘Türkiye’ye müzakereleri durdururuz’ tehdidini savurmaları onlarında Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği cümlelerle cevap bulmasına vesiledir. Onlar tehdit yapacak, biz duracağız. Yok artık öyle Türkiye. Eskiden onlar demoklesin kılıcını başımızda tutar, bizde peki der, eyvallah der dönerdik. Ekonomik olarak daha güçlü ve kendisine güvenin bir Türkiye var. Avrupa Birliği, bu güçlü görünen Türkiye’ye tehdit savuramaz. Eğer savurursa da bunun cevabını alır.  Avrupa Birliği müzakere yada Avrupa Birliği üyesi olmak bizim için her şey demek değil. Biz Avrupa Birliksizde sonuna kadar yolumuza devam ederiz. Avrupa Birliği, olmazsa olmazımız asla değildir. Avrupa Birliği, Türkiye için vazgeçilmez değildir. Biz onlardan vazgeçeriz, ama onlar Türkiye’den vazgeçemez. Herkes bunu böyle bilmeli. Türkiye artık eski Türkiye değil. Onlar bize muhtaç, biz onlara muhtaç değiliz.” İfadelerini kaydetti.