Başkan Canbay: iktidarın süresi doluyor

Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay

Saadet Partisi Malatya İl Başkanı Mustafa Canbay, Haziran ayı il toplantısında parti mensupları ile bir araya geldi.Başkan Canbay konuşmasında;

"

Sözlerimin başında ismailağa cemaati şeyhi mahmut ustaosmaoğlu hoca efendi hazretlerine vefatından dolayı allahtan rahmet ailesine ve tüm islam âleminesabırlar dililyorum.

Ayrıca afganistan’da meydana gelen ve binin üzerinde insanın hayatını kaybettiği bir depremden de bahsetmek istiyorum. Deprem aslında ülkemizdeki şiddetiyle mukayese edildiğinde çok yüksek değil. Fakat belli ki afganistan’daki binaların yapı şartlarından dolayı çok büyük bir yıkıma sebep olmuş, bu kadar fazla insan hayatını kaybetmiş. Afette yaralananlara şifa, hayatını kaybedenlere cenab-ı hak’tan rahmet,  niyaz ediyorum.

Yine bir başka haber daha… bazıları bizi sevindiren hadiseler. 15 temmuz kalkışmasında askeri öğrencilerimiz tutuklanmışlardı.bugüne kadar uzun bir süredir tutuklu kalmışlar, ömür boyu hapse mahkûm edilmişlerdi. Ne olduysa bir gecede her şey değişti ve bu öğrencilerimizin bir kısmı serbest bırakıldı, diğerlerinin de serbest bırakılacağı kanaatindeyiz. O zaman dile getirmiştik; öğrenci ihtilal planlayamaz! Öğrenci, emir komuta içinde kendisine verilen emri yerine getirmek mecburiyetindedir. 6 yıl bu gençlerin hapis yatmasına gerek yoktu. Yine de en azından böyle bir yanlıştan dönülmüş olmasını olumlu bir adım olarak gördüğümüzü ifade etmek istiyorum.

Aynı sebeple birçok mağduriyetlerin olduğu kyk lılarında gözden geçirilmesini, 15 temmuzun milat kabul edilip ona göre hareket edilerek bu mağduriyetlerin de ortadan kaldırılması gerekir. Hani vardı ya üstü ihanet ortası ticaret ve altı ibadet olan.

Gündem yine ekonomi. 1 yıldır bir türlü gündemden düşüremiyoruz. Ülkelerin kredi cdc puanlamalarında türkiye ilk sırada. 300 puanı geçtiğinde ülkeler iflasa gidiyor derler. Bizde 830 puanı geçti. Acaba nereye doğru gidiyoruz.

Muhterem arkadaşlar; yılbaşında "6 ay sonra her şey güllük gülistanlık olacak" diye tarih veren iktidarın süresi doluyor. Tarih verdiler; “6 ay sonra her şey düzelecek.” Fakat bu 6 aylık sürede bırakın iyileşmeyi, ekonomik şartlar daha da ağırlaştı ve kötüleşti. Yanlış politikalar nedeniyle vatandaşlarımız giderek daha da ağırlaşan bir borç yüküyle yaşamak zorunda kalıyor. Mahalleli bakkala, bakkal toptancıya, toptancı fabrikaya borçlu... Gençler devlete, hane halkı bankalara borçlu. Asgari ücretliler, memurlar, emekliler, borç döndürerek ay sonunu getirmeye çalışıyorlar. Ülkemizde her 2 kişiden 1’i maalesef borçlu şekilde yaşıyor. Merkez bankası'nın verilerine göre; 2018'de 567 milyar lira seviyesinde olan hane halkı borçları, 2021'de 1 trilyon lirayı aştı; yani iki misline çıktı!

Hükümet bazen iyi şeyler yapıyor dedik ya. Bunlardan biriside spor kulüplerini zarara uğratan yöneticilerin bu zaradan mesul olmalarını sağlayan yasa meclisten geçti. Çok güzel. Şimdi bu güzel kanunlara bir madde daha eklenmesini istiyoruz.

1.ülkeyi yönetenler, ülkeyi yönettikleri sürece ülkeye verdikleri ekonomik zarardan da sorumlu olsunlar.

2. Yerel yönetimleri yönetenler de yönettikleri yerel yönetimleri uğrattıkları zaradan sorumlu olsunlar.

Taşıma toprakla milletin karnı doyar mı?

Son açıklanan tüik verilerine göre, tarımsal girdi maliyetleri yeni bir rekor kırarak yıllık bazda %117,31 artmış. Nisan ayı verilerine göre en yüksek artış; yılda yaklaşık % 242 ile gübre fiyatlarında gerçekleşti. Onun içinde mecburen gübre atmıyor bazı insanlar, verim böylece düşüyor.

Tam bir yıl önce; 2021 yılının nisan ayında yıllık artış, sadece %22,15'ti. Şimdi tarım üretiminde böylesine ciddi bir problem ortada çözülmeyi bekliyorken hükümet, gıda fiyatlarına çözüm olarak 10 ülkede tarım arazisi almayı planlıyor. Haydaa kendi topraklarımız ve çiftçimiz ne olacak. Ülkemizin bereketli toprakları, çalışkan çiftçimizin elinde mahsul vermeyi beklerken iktidar, yüzünü başka ülkelere dönmüş; güya milletin derdine çare arıyor.

Üreteni tüketmeyeceğiz

Yönetme kabiliyetini yitiren iktidarın çiftçiye verdiği zarar yüzünden çiftçimiz her gün isyan ediyor.

“üretirken tükeniyoruz” diyor çiftçilerimiz.

Milleti öğüten, üreticiyi tüketen, gençlerimizi sömüren bu çarkı durdurmak zorundayız.

-biz milletimizle birlikte bu çarkı kırıp, yerine “insanca yaşam”ın mümkün olduğu adil bir düzeni inşa edeceğiz

-üreteni tüketmeyeceğiz. Çiftçimizin artan girdi maliyetlerine yönelik bütçe ayıracağız.

-yap-işlet-devlet projelerine ve geçiş garantili projelere ayrılan bütçeyi, israfa ve yolsuzluğa akıtılan parayı; çiftçimize vereceğiz.

-çiftçimizi kalkındırıp, topraklarımızı yeniden yeşerteceğiz.

-vatandaşı borca esir edip, rant çevrelerinin çıkarına çalışan bu düzeni değiştireceğiz.

-enflasyonu artıran sebepleri ortadan kaldırıp, vatandaşlarımızı temel ihtiyaçları için bile kredi çekmeye mecbur eden bu ekonomi modelini değiştireceğiz.

Ey milli görüşçü kardeşlerim biz asla "helal ve dürüst siyaset" yapmaktan vaz geçmeyeceğiz. Gerçekleri kimseyi rencide etmeden olduğu gibi söyleyeceğiz.bugüne kadar hiçbir zaman süte su katanlardan olmadık, bundan sonra da asla olmayacağız!bunca olumsuzluğa rağmen hala umut varsa, bu umudu ayakta tutan ve ülkemizin daha fazla bataklığa düşmesine engel olan sizlersiniz

Nasılki 1995 te sandıklardan birinci parti çıkıp efsane başbakan prof. Dr. Necmettin erbakan hocamızın liderliğinde ki 54. Hükümet ile ülkeyi şaha kaldırdık. Şimdi yeniden başlıyoruz. 2023 te sandıklar patlayacak bilge başkan temel karamollaoğlu ile bismillah deyip ülkeyi bu sıkıntılardan kurtarıp hak ettiği müreffeh seviyeye çıkaracağız. " dedi.

Bakmadan Geçme