• Haberler
  • Genel
  • Bakan Tüfenkci: Bono Ve Senete İtibar Kazandıracağız

Bakan Tüfenkci: Bono Ve Senete İtibar Kazandıracağız

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, 'Bono ve senete itibar kazandıracağız' dedi,

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, “Bono ve senete itibar kazandıracağız” dedi,  bono ve senetle ilgili karekodlu çek sistemine benzer bir yapıyı oluşturmak için çalışma yaptıklarını duyurdu.

Bakan Tüfenkci, İstanbul’da Karekodlu Çek Sistemi'nin tanıtım toplantısında konuştu. Sisteme ilişkin güncel verileri paylaşana Bakan Tüfenkci, toplantının açılışında basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutladı ve şöyle konuştu:

"Gazeteci sağduyu sahibi kişi demektir. Gazetecilik sorumluluğu çok yüksek bir iştir. Gazeteci ekmek parasını kazanmanın derdiyle mesleğini icra ederken, milletin sesi, gözü, kulağı olur, bu nedenle gazetecilik kutsal mesleklerden biridir. Tabii ki her gazetecinin, her basın mensubunun kendi siyasi görüşlerinin ve kendi bakış açısının olması kaçınılmazdır. 

Ama 15 Temmuz bize gösterdi ki, 'Söz konusu Vatansa, gerisi teferruattır.' Sadece o gece gösterdikleri sağduyu için bile millet olarak tüm medya mensuplarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır. 15 Temmuz, basının gücünü bir kez daha gözler önüne sermesi bakımından önemli bir tarih. Hepinize meslek hayatınızda başarılar diliyor, her zaman önceliğimiz, 'vatanımız, milletimiz, birlik ve beraberliğimiz olsun' diyorum.”

"REEL SEKTÖR VADELİ ÇEK İLE KENDİSİNE FİNANSMAN SAĞLIYOR”

Bakan Tüfenkci konuşmasının devamında tanıtımı yapılan Karekodlu Çek Kayıt Sistemi'ne ilişkin bilgi verdi.

Türkiye'de çekin vadeli bir satın alma aracı olarak kullanılması bakımından diğer ülkelerden farklı bir öneme sahip olduğuna dikkat çeken Tüfenkci, tacirin vadeli çek düzenleyerek bir anlamda kendini finanse ettiğini belirtti.

 

"Vadeli çekle reel sektörün kendisine sağladığı finansman, bankacılık sektörünün kredi hacminin yaklaşık yarısına denk geliyor. Kamuoyundan gelen her türlü talep ve önerileri değerlendirilmek suretiyle ticari hayatın önemli bir ödeme aracı olan çeke güveni artırıcı düzenlemeleri hayata geçirdik ve bir anlamıyla çeke itibar sağladık.

Bu kapsamda sadece karekodlu çek sistemini hayata geçirmedik aynı zamanda karşılıksız çeke adli para cezası getirdik, karşılıksız çekin engellenmesi amacıyla ilave tedbir olarak, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kapsamı genişletilerek karşılıksız çekin bir sermaye şirketi adına düzenlenmesi durumunda, ayrıca yönetim organı ile ticaret siciline tescil edilen şirket yetkilileri hakkında da çek hesabı açma yasağına hükmolunmasını öngördük.

Ayrıca hakkında yasaklılık kararı verilenlerin, başka şirketler kurarak karşılıksız çek keşide etmelerini engellemek amacıyla, hakkında yasaklılık kararı verilenlerin bir başka şirkette yönetici olmasını engelledik."

Karekodlu çek sistemini hayata geçirerek, alacaklının bir anlamda borçluyu denetleyerek, son kararı kendisine bırakmış olduklarının altını çizen Tüfenkci, alacaklının bu sayede riskleri görerek karar vereceğini söyledi.

 KAREKODLU ÇEK'İN PERFORMASI

Bakan Tüfenkci, karekodlu çekte iyi bir performans yakaladıklarının altını çizerek, 2017 yılı Ocak ayında bankalara ibraz edilen çekler içinde karekodlu çek oranının yüzde 3,7 iken, 2017 sonlarına doğru bu oranın yüzde 64,5'lere yükseldiğini bildirdi.

Karekodlu çek öncesi ve sonrasına ilişkin rakamları paylaşan Tüfenkci, şu verileri paylaştı:

 "2016 yılında bankalara ibraz edilen ve toplam tutarı yaklaşık 708 milyar lira olan, 21 milyon 191 bin 209 adet çekin 27 milyar lira tutarındaki 778 bin 370 adedi karşılıksız çıkmıştır. 2017 yılında ise, bankalara ibraz edilen ve toplam tutarı yaklaşık 784 milyar lira olan 19 milyon 897 bin 605 adet çekin, 17 milyar lira tutarı karşılıksız çıkmıştır.

2017'de ibrazında karşılıksız işlemi yapılan çeklerin tüm çeklere oranı hem adet olarak hem de tutar olarak yüzde 2,2 olmuştur. 

Karekodlu çek sistemi sayesinde karşılıksız çek oranı bir önceki yıla oranla adet olarak yüzde 44, tutar olarak da yüzde 38 oranında azaldığını görüyoruz. Bugün itibarıyla 100 bine yakın çekin sorgulandığını görüyoruz ama bunu yeterli görmüyoruz."

 "PİYASADA EL DEĞİŞTİREN ÇEK ADEDİNİN AYLIK 10 MİLYON CİVARINDA OLDUĞU TAHMİN EDİLİYOR"

"Piyasada el değiştiren çek adedinin aylık 10 milyon civarında olduğu tahmin ediliyor." diyen Tüfenkci, dolayısıyla çeklerin büyük bir kısmının hala sorgulanmadığını, bu sorgulamanın sağlanması gerektiğine işaret etti.

Bakan Bülent Tüfenkci, esnafın ve tacirin bundan faydalanması gerektiğinin altını çizerek, maliyetin sadece 60 kuruş olduğunu, bu sorgulamayla karşılıksız alacağın önüne geçilebildiğini dile getirdi.

Karşılıksız çek keşide edenlerin son 12 ay içinde en az bir tane çekinin karşılıksız olduğunu söyleyen Tüfenkci, şunları söyledi:

"Karşılıksız çek keşide edenlerin son 12 ayını sistemde sorguladığımızda yüzde 80'inin bir çeklerinin karşılıksız olduğunu görüyorsak, risk taşıdığını da görebiliyoruz. Bunu gören tacir biraz daha tedbirli davranabilir. 1 Ocak 2017 tarihinden önce bankalarca çek hesabı sahiplerine verilen ve karekod içermeyen çekler de dolaşımda. Eğer esnafımız, tacirimiz karekodlu çek talep eder ve bunu da sistemden sorgularlarsa, hem karşılıksız çek oranlarının düştüğünü aynı zamanda ticarete de güven geldiğini görürüz."

 "BONO VE SENETE DE BİR İTİBAR KAZANDIRMAK İSTİYORUZ"

Bakan Tüfenkci, çek alacaklısının riskinin en aza indirilmesi adına Karekodlu Çek Kayıt Sistemi'ni hayata geçirdiklerine dikkati çekerek, "Artık lehtar tarafından çek sisteme kaydedildiği takdirde, imza yetkilisini değiştiren firmalar çekin vadesi geldiğinde 'İmza sahibi yetkili değil.' itirazında bulunamayacak.

Esnaflarımızın, tacirlerimizin, odalarımızın, sanayicimizin bizden bir talebi daha var. 'Çeke bir itibar getirdiniz ama senetler, bono hala açık kaldı, bu alanda da ticaretin güvenli hale getirilmesini istiyoruz.' dediler. Bizler de arkadaşlarımız talimat verdik. İnşallah bonoyla ve senetle ilgili karekodlu çek sistemine benzer bir yapıyı oluşturma adına hem bizim Bakanlığımız ve Bankalar Birliği bir çalışma yürütüyor. 2018 yılı içinde bu çalışmayı nihayetlendirerek, sizlerle paylaşacağız. Bono ve senete de bir itibar kazandırmak istiyoruz. Bununla ilgili düzenlemeleri de en kısa sürede paylaşmış olacağız."​

“SANAL ANLAMDA SAADET ZİNCİRİ OLUŞTURMA TEŞEBBÜSÜ”

Toplantının sonunda Bakan Tüfenkci, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çiftlik Bank'a ilişkin gelen bir soru üzerine Bakan Tüfenkci, şu açıklamada bulundu: 

"Özellikle son zamanlarda somut mal ve hizmet satışı olmadan internet üzerinden, sanal alemde yüksek kar vaatleri sunarak, kimi oyun pazarladığını ifade ederek, kimi sanal paralar pazarladığını ifade ederek, kimileri sanal çiftlikler kurduklarını ve bazı yerlerde sanal çiftlikleri gerçek çiftlikler kurduklarını ifade ederek, reel anlamda piyasalarla örtüşmeyen kar vaatleri sunarak, insanları aldattıklarını ve belli bir sistem ile bir anlamda saadet zinciri kurduklarını görüyoruz. Bunun kimi zaman telefon satışı şeklinde, oyun satışları şeklinde oluyor, sanal bir mal ticareti şeklinde oluyor. Ama baktığımız zaman tamamı tüketiciyi, vatandaşı aldatıcı anlamda bir ticaret teşkil ettiklerini, sonuç itibariyle dolandırıcılığa kadar giden bir sistemi kurguladıklarını görüyoruz."

Bakan Tüfenkci, bank kelimesinden dolayı en son "Çiftlik Bank"ın reklamlarının 3 ay durdurulduğunu hatırlatarak, bu konuda Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu'ndan izin alınması gerektiğinin altını çizdi.

İzin almadan faaliyete geçtikleri için reklamlarını durdurduklarını belirten Bakan Tüfenkci, şöyle devam etti:

"Ama esas faaliyetleriyle ilgili incelemeleri de son aşamaya getirdik. Burada gerçekten bir ticaret var mı yok mu, arkadaşlarımız bunu etraflıca inceliyorlar. Sanal anlamda bir saadet zinciri oluşturma teşebbüsü olduğu görülüyor. Bunun somut raporlarla sabitlenmesi lazım. İnşallah kısa zamanda müfettişlerimiz raporlarını sonlandırırlar. Bunu da sizlerle paylaşırız. Ama ben birkez daha vatandaşlarımızı uyarıyorum. Özellikle internet üzerinden, sanal alemde somut bir ticarette mal alım satımına dayanmayan, piyasanın çok üzerinde kar getirdiğini ifade eden sanal ticarette çok dikkatli olmalarını ve bu tür yaklaşımlara dikkatlice bakmalarını, aksi takdir de büyük anlamda zarar göreceklerini geçmişteki tecrübeler bize gösteriyor."

Bakan Tüfenkci, e-ticaret yapan sitelere kayıt zorunluluğu getirilmesinin denetimleri ve gözetimleri artıracağına işaret ederek, "Bununla ilgili hem Maliye Bakanlığı hem de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak yakın çalışıyoruz. İçişleri Bakanlıyla da dolandırıcılık anlamında da yakın bir çalışma sergiliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Bakmadan Geçme