ARAPGİR ELİNE GÜZEL, BAŞKAN CÖMERTOĞLU'NA DA YİĞİT DEDİLER

Prof. Dr. Mustafa TALAS
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi

    Memleketimizin her köşesi bir başka güzel ve bir başka özeldir. Bütün dünyanın dikkatlerini üzerine çeken bir yurt olması hiç boşuna değildir. Bu özellikli ülkenin kendine özgü köşelerinden biri de hiç şüphesiz ki Malatya, Malatya’nın da en özel köşesi elbette Arapgir’dir. Bunun da tartışılacak bir yanı yoktur. Biz bunu bilir, bunu söyler ve bunu anlatırız. 
    Bizim söylediğimiz ve bildiğimiz acaba dışarıdan nasıl algılanmaktadır? Nasıl görülmektedir? İşte asıl gerekli olan budur. Çünkü biz söyler ve anlatırız da karşımızdaki insanlar bundan ne anlar ve bunu ne şekilde algılar?
Eylül ayının sonuna doğru 3. Oğuz Boyları Sempozyumu’nu Arapgir Belediyesi ile birlikte Başkan Sayın Haluk Cömertoğlu’nun önderliğinde Arapgir’e geldik. İçinde dekanların, bölüm başkanlarının olduğu tarihçi, sosyolog, siyaset bilimcisi, iletişimci, coğrafyacı, eğitim bilimci, güzel sanatlar alanında çalışanlardan oluşan otuzdan fazla bilimnsanını Arapgir’de topladık. İyi ki de getirmiş ve toplamışız. İnsanımızın, aslında, ülkemizde daha tanıması gereken çok yerinin olduğunu böylelikle idrak etmiş olduk.
En kalabalık biliminsanı kitlesini Niğde’den getiren ve kendisi de yörenin insanı olan bendeniz, insanlara çok özel bir yere ve çok özel insanların bulunduğu bir diyara gidiyoruz derken, karşımdaki aydın kitlesine oraya gelmeden önce bu tabloyu ispat edememiş oldum. Ancak oraya geldikten sonra hem orada bulunurken var olan vücut dilinden, hem geri dönerken şen bir halde dönmekle, hem de yaşadığımız diyara vardığımızda tadı damağımızda kaldı itiraflarıyla anlamış oldum.
Yola çıkmadan önce Arapgir Belediye Başkanı Sayın Haluk Cömertoğlu, Arapgir Belediye Başkan Yardımcısı Sayın Gürbüz Bulut, Arapgir Belediyesi Kültür Müdürü Sayın Mesut Kavas ve Dijital İletişim Sorumlusu Sayın Ferdi Akbulut’un yoğun ilgisi ile organizasyonun mükemmel olacağını ben zaten biliyordum. Sayın Furkan Ekici, Sayın Alperen Durak, Sayın Mustafa Kavas, Kadın Kooperatifi mensubu saygıdeğer hanımefendiler ve daha birçok ekipten insanımızın güler yüzlü, yorulmaz, sevecen yapıdaki ev sahipliği beni ziyadesiyle gururlandırdı. Neden? Çünkü benim başkanlığını yaptığım organizasyon olması ve dahası buranın benim memleketim olması beni en çok mutlu eden hususlar olarak öne çıkıyordu.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Nevzat Topal, Sosyoloji Bölümü Başkanı Hemşehrimiz Sayın Prof. Dr. Bülent Kara,  Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Kızılelma Aydınları Grubumuzun Başkanı Sayın Prof. Dr. Selahattin Avşaroğlu,  NÖHÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Sayın Doç. Dr. İbrahim Öztürk, İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Düzenleme Komitesi Başkanı Sayın Doç. Dr. Lokman Zor, Arş. Gör. Erkan Karaman,Öğr. Gör. Sayın Memduh Yağmur, Öğr. Gör. Sayın Mustafa Demircan ve Kazakistanlı Doktora Stajyer Öğrencilerimiz Sayın Madina Vargeliyeva ve Sayın Kurulay Kalbekova’dan oluşan Niğde Grubumuz ile yola çıktık. Kayseri’den Oğuz Boyları Dernek Başkanı ve yardımcılarını da alarak yola Sivas Divriği’ye doğru devam ettik. Divriği İlçesine varmadan Sayın Başkanımız Haluk Cömertoğlu’nun Divriği Belediye Başkanı Sayın Hakan Gök’ü seferber ettiğine tanık olduk. Telefonlaşmalardan sonra Sayın Hakan Gök Başkanımızın Oğuz Uç Beyliğine bütün heyet olarak tanık olduk. Başkan Gök, hem yaptıklarını, hem de ilçesinin değerlerini heyetimize bizzat kendisi gezdirerek anlattı. Bu durum bana hiç yabancı gelmedi. Sayın Haluk Cömertoğlu Başkanım gibi yöre insanı özelliği taşıdığını misafirperverliği ile görmüş olduk. Divriği’nin En Önemli Değeri Olan Ulu Cami’nin, restore ediliyor olmasına rağmen, ünlü kapısı önünde görevlilerin tanıtması, herkesin resim çektirebilmesi ve Divriği’nin Meşhur Cam Terasını Başkan ile gezmek oldukça gurur verici oldu. Başkanımızın bütün ısrarlarına rağmen, heyetimizin yola devam etmek isteği karşısında en güzel Sivas Köftesini yanımıza yolluk olarak vermesi, Başkan’ın Anadolu’nun güzide bir diyarının karakteristik özelliğini taşıdığını anlamış olduk. Anadolu insanı ile bir başka güzel diyardır dedik.
Kısa bir yolculuktan sonra Divriği’den Arapgir’e geldik. Burada da geç saat olmasına rağmen Memleketimin Güzel İnsanları hemen misafirperverliğin en güzel örneklerini göstermiş oldular. Doğrusu, ben de bir ev sahibi edasıyla, Başkan Cömertoğlu ve Müdürüm Kavas’ın inceliği karşısında çok gururlandım. Bizim geldiğimiz yönden ayrı Malatya’dan İnönü Sosyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Ünal Şentürk ve Kahramanmaraş Bilsem’den Dr. Nurullah Kılınç bizden önce Arapgir’de olmuşlardı. Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Kıymetli Büyüğüm Prof. Dr. Mustafa Aksoy da Arapgir’in tadını bizden önce almaya başlamıştı. Ayrıca Kazakistanlı Doktora Öğrencisi Kunduz Yeraliyeva, Azerbaycan’ın Nahcıvan Özerk Bölgesi’nden Sabuhi İbrahimov ve Kızı Ayşe İbrahimova da dışarıdan gelmişlerdi.  Kongrenin ilk gününde İnönü Üniversitesi’nden Hocalarım olan Sosyoloji Bölüm Başkanı Sayın Prof. Dr. Abdullah Korkmaz ve İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Sayın Prof. Dr. Yaşar Kaya eşleri ile birlikte programa geldiler, Kayseri 'den dostlarım Sayın Prof. Dr. Hava Kurt Selçuk ve Yüksek Lisans Öğrencisi MHP Kayseri 28. Dönem Milletvekili Adayı Sayın Serap Şule Kalın da gelerek bizleri onure ettiler.ve ertesi günün sonuna kadar bizimle birlikte oldular. Ayrıca Din Felsefesi alanından olan Sayın Dr. Hasan Hüseyin Kargın ve öğretmen ablaları Malatya’dan gelmişlerdi. Çocuk Sergisi açan Sayın Doç. Dr. Fahrettin Geçen eşi ve çocuğu ile birlikte Malatya’dan gelip misafir oldular. İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Ahmet Yatkın, İnönü Coğrafya Bölümü Başkanı Sayın Prof. Dr. Zeki Boyraz, Arapgir Fotografları Workshopunu Organize eden İnönü İletişim Fakültesi Öğretim. Üyesi Sayın Dr. Ersin Aycan ilk gün bizleri onurlandırıp yeniden Malatya’ya döndüler. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Kıymetli Dostum Sayın Prof. Dr. Yener Özen ve Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Sayın Prof. Dr. Metin Bayraktar Hocalarım da bildirileri olmadan bizleri şereflendirdiler. Cem Vakfı Malatya Şube Başkanı Sayın Eşref Doğan Dede de programımıza renk kattılar.Malatya Sevdalısı Eğitimci Sayın Enver Kalaycıoğlu da günübirlik katılım gösteren büyüklerimizden oldular İlçe Kaymakamımız Sayın Fikri Badioğlu ve ilçenin diğer protokol üyeleri de programa sonuna kadar katılarak özel önem verdiklerini bize göstermiş oldular.
Sosyal programlarıyla beraber dolu dolu geçen Sempozyumumuza Eski Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanımız Sayın Metin Emiroğlu ve Gazeteci Dursun Özden de anlamlı katkılarla birlikte katılım sağladılar. Sayın Dursun Özden’in Doğu Türkistan’daki Türkler ile ilgili belgeseli güzel bir sosyal program örneği oldu.
İlk andan itibaren konaklamadan tutalım da, her öğündeki yemeklere kadar, organizasyonda en ince ayrıntının bile hesap dışı olmadığı çok net görülmekteydi. Buradan Malatya içinde Arapgir’in neden özel bir yere sahip olduğunu ve ilçeler sıralamasında en önde olduğunu canlı olarak görmüş olduk.
Aslında, bütçe yetersizliğini bahane etmeden bir Başkanın nasıl harikalar başardığını dışarıdan gelen herkes gördü ve ifade etti. Başkan ve Ekibinin girişimci ruhları, kendini başarılmış projelerde ortaya koymaktaydı. Tarihi eserlerin ayağa kaldırılmasının bir vizyon meselesi olduğunu Başkan Cömertoğlu ile anlamak çok güzel bir deneyim oldu.
Başkan’ın, bilimsel etkinliklere olan ilgisinin de, eğitime değer veren ve eğitimin içinden gelen bir portre olmasıyla olduğunu ifade etmeliyiz.
Sorun olarak çözülememiş tek şeyin kendi iline bağlantı yolu olduğunu, dönüş yolunda Malatya üzerinden götürdüğümüz heyetin de ifadelerinde yer aldığını söylemeliyiz. Eğer daha güzel standartlarda bir yol yapılırsa, bu güzel diyar, daha fazla misafir ağırlayacaktır ve daha fazla popülarite elde edecektir. Ben buna yürekten inanıyorum. 
Arapgir’de dikkatimi çeken hususlardan biri de havası oldu. Havası bana o kadar iyi geldi ki aynı duyguyu hisseden başka dostlarım olduğunu da görünce, bunun boşuna olmadığını anladım. Arapgir’in özel bir mikroklimal bölge olduğu söylenebilir.
Ben, Başkanın ilçesini tanıtmak ve farkındalık oluşturmak için ne kadar kuvvetli çaba sergilediğini sadece kendi programlarında gören bir biliminsanı değilim. Fotokamplarda, başka toplantılarda bizzat kendisinin tek tek misafirlere memnun kalıp kalmadıklarını sormasına Youtube videolarında da tanık oldum. En ilginç olanı ise benim heyetlerimde de, başkanın diğer organizasyonlarında da her seferinde kitlenin ağırlığını daha önce Arapgir’i hiç görmemiş olanlar oluşturmaktadır. Bu da çok önemli bir olgudur.
Ülkemizin iç bölgesinde bu kadar saklı bir cennet olan Arapgir’in daha fazla tanıtımı konusunda çaba sergilenmesi bütün Arapgirlilerin ve Malatyalıların görevidir. Herkesin Başkan kadar hasssas olması çok gereklidir. Bütün dünyada organizasyonlar yapmış bir biliminsanı olarak bendeniz de Arapgir için katkı sunmaya devam edeceğim. Çünkü bizim memleket ne güzel memleket! Bu güzellikleri herkese göstermek ve kentimizi kalkındırmak birinci vazifemiz olacaktır.
Esen kal ve şen kal Arapgir ve Güzel İnsanları!