Yaş İlerledikçe Prostat Kanseri Riski Artıyor
Turgut Özal Tıp Merkezi Üroloji Ana Bilim Dalından Doç. Dr. Fatih OĞUZ '' Prostat kanseri, tedavi edilebilen bir kanser olduğunu, 50 yaşından itibaren erkeklerin tarama yaptırmalarını ve özellikle birinci derece akrabada prostat kanseri hikâyesi olan bir
Turgut Özal Tıp Merkezi Üroloji Ana Bilim Dalından Doç. Dr. Fatih OĞUZ '' Prostat kanseri, tedavi edilebilen bir kanser olduğunu, 50 yaşından itibaren erkeklerin tarama yaptırmalarını ve özellikle birinci derece akrabada prostat kanseri hikyesi olan bir kişinin mutlaka 45 yaşından sonra yıllık PSA baktırması ve prostat muayenesi yaptırması gerekir'' dedi.Prostatın ne olduğunu açıklayan Doç. Dr. Fatih OĞUZ 'Prostat her erkekte olan özellikle idrar kesesinin hemen altında kestane şeklinde ve 20 gram ağırlığında üreme sistemine ait bir organdır. Prostat erkekler için idrar kaçmasını engelleyen sfinkter dediğimiz kapakçıkları yapısında bulundurur ve sperm dediğimiz üremeyi sağlayan hücrelerin hareketliliğini kolaylaştıran bir enzim salgılayan bir organdır'' şeklinde konuştu.Prostat kanseri prostatın kötü huylu büyümesidir diyen OĞUZ 'Prostat kanseri özellikle 50 yaşından itibaren başlar ve yaş ilerledikçe bunun sıklığı artmaktadır. 50 yaşın altında %1 oranında karşılaştığımız prostat kanseri 80 yaşlarında yaklaşık % 80 - 90 prostat kanserine rastlamaktayız. Yaşla beraber prostat kanseri riski de artıyor. Dünyada erkeklerde 2. sıklıkta görülen kanserdir ve kanserden ölümlerde 2. sırada yer almaktadır. Yine Avrupa'da erkek kanserlerinin %11'lik dilimine sahiptir ve kanser ölümlerin %9'una oluşturmaktadır. Ortalama yaşamın artığı özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinde bu hastalık daha sıklıkla görüyoruz. Ülkemizde de ortalama yaşam süresi arttığı için prostat kanseri sıklığı artmaktadır.'' diye açıkladı.Prostat kanserinin belli bir belirtisinin olmadığını söyleyen OĞUZ' özellikle erken dönemde belli başlı bir bulgusu yoktur. İleri evrelerde kanserin diğer organlara yayılımına bağlı olarak şikyetler ortaya çıkmaktadır. Yaygın kemik ağrıları, düşkünlük, kilo kaybı, anemi, idrar yapma şikyetleridir' ifadelerini kullandı.Prostat kanserinin şimdiye kadar kanıtlanmış bir sebebinin olmadığını belirten OĞUZ' Prostat kanserinde ailesel bir hikye varsa, babasında, erkek kardeşinde prostat kanseri varsa, bu kişide prostat kanseri riski kat ve kat artıyor. Bizim için önemli olan yaşla birlikte bu kanserin artması ve birinci derece akrabasında prostat kanseri varlığıdır' dedi.Prostat kanseri nasıl tanı konulduğunu aktaran OĞUZ '50 yaşından sonra eğer ailesel bir hikye varsa 45 yaşından sonra her yıl PSA hormonun seviyesine baktırmaları ve üroloji uzmanlarınca yapılacak prostat muayenesi yaptırılması gerekiyor. Hastada PSA yüksekliği ya da prostat muayenesinde şüpheli bir bulgu varsa biyopsi yapılarak tanı konulması gerekmektedir.Son olarak prostat kanserinde uygulanan tedavi yöntemlerine değinen OĞUZ 'Erken evre bir prostat kanseri küratif tedavi açısından çok şanslı bir kanserdir. Tedavi planı hastalığı hangi evresinde yakaladığımızla alakalıdır. Erken evre prostat kanserinin kesin tedavisi ameliyattır ve çok yüksek başarı oranına sahiptir. Ancak hastalığı geç evrede yakalamış isek hormon tedavisi veya kemoterapi ile hastayı sıkıntıdan kurtarmak mümkündür.''diyerek sözlerini noktaladı.