Sürekli Olumsuz Düşüncelerden Kurtulmak İçin Ne Yapmalıyız?

Eğitmen Banu Gözüm, NLP inanç değiştirme tekniği ile bizi sınırlayan inançlardan nasıl kurtulacağımız konusunda bilgiler verdi.

Hayatımız boyunca pek çok olumsuz durumla karşı karşıya kalırız. Zihnimizde yaşadığımız bir olumsuz duruma bağlı olarak bazen genellemeler yaparız. Bu genellemeler sonucunda da o duruma bağlı bir inanç oluşturur ve kendimizi sınırlarız. Eğitmen Banu Gözüm, NLP inanç değiştirme tekniği ile bizi sınırlayan inançlardan nasıl kurtulacağımız konusunda bilgiler verdi.

Örneğin, sevmediğiniz bir dersten defalarca kaldınız ve dersi anlatan öğretmeninizi sevmediğiniz için dersi anlayamıyorsunuz. Bundan dolayı dersi bir türlü veremiyorum ve hiçbir zaman veremeyeceğim; bu okul bitmeyecek düşüncesine kapılabilirsiniz.

Olumsuz duyguların hayatınızda yer almaması için kendinizi olumlu düşüncelerle etkilemeli ve olumsuz olan her şeyin bir olumlu karşılığı olduğuna kendinizi inandırmalısınız. Sınırları koyan sizsiniz ve bu sınırları kaldıracak olan yine siz olacaksınız. Yeter ki kendinizi olumlu düşüncelere ikna edin. NLP tabanlı inanç değiştirme tekniği ile yapabileceğinizi görecek ve değişimi fark edeceksiniz.

Hayatımızı yaşarken bir şeye yoğun bir tepki verdikten sonra o kolayca silinip gitmez. Çoğunlukla hislerimiz hakkında düşünürüz ve bazen düşündüklerimiz hakkında da düşünürüz. Bazen bir meseleyi zihnimizde yıllar boyunca aklımızdan çıkaramayız. Eğitimsiz bir zihin için her düşünce ardında iz bırakan ve asıl düşünceye sarılan bir ip gibidir. Bu ip her yeni meta duruma girdiğimizde içimizde beslediğimiz diğer his ve düşüncelere dolanır.

Bu durumdan çıkmanın yöntemi kendimize meta durumları çözümleyecek sorular yöneltmektir. Bir duyguya kapıldığımızda onun ardında yatan nedenleri kendimize sorarız. Asıl görünen duyguyu neyin beslediğini sorguladıkça, aldığımız her yanıt bizi başka bir kök nedene götürür. Örneğin kendimize neden kızgın olduğumuzu sorduğumuzda kızgınlığın ardındaki utanma duygusu karşımıza çıkar. Kendimize neden utandığımızı sorduğumuzda yanımızdaki kişinin gözünde imajımızın yerle bir olduğunu hissettiğimizi fark edebiliriz. Bu bizi neden sakin bir imaj çizmeye bu kadar takıntılı olduğumuz sorusuna götürebilir. Bu şekilde kendimize sorular yönelterek içine girdiğimiz meta durumları sondan başa doğru çözümleyebiliriz. Sonunda sadece ilk gösterdiğimiz tepkiyi değil, onun ardında yatan bir dizi duygu ve düşünce topluluğunu anlarız. Bu modele göre kendini sorgulamak bize köklü bir değişim imkânı verir.


Bülten

Bakmadan Geçme