Selalarımıza Ne Oldu?

İslam dininin en temel adetlerinden olan, tarihsel açıdan acımızda ve sevincimizde minarelerden yankılanan, kutsalımız olan selalarımız bugünlerde duyulmuyor.

İslam dininin en temel adetlerinden olan, tarihsel açıdan acımızda ve sevincimizde minarelerden yankılanan, kutsalımız olan selalarımız bugünlerde duyulmuyor. 15 Temmuz Demokrasi Zaferini kazanmamızdaki belkide en önemli etken olan, insanların meydanlara dökülmesine sebep olan adeta işaret fişeği görevi yapan selalarımıza ne oldu ? bugünlerde neden minarelerden sela seslerini duyamıyoruz ? malum salgın sürecinde bazı tedbir ve önlemler alınmasıyla beraber sela nın okunmasının yasaklanması bizleri derinden üzmüştür.

Bizler tanıdık veya tanımadık bir kişinin taziye selasını caminin minareleri den duyduğumuz zaman, ölümü hatırlayıp dünya hayatının geçici olduğunu, vefat edene rahmet dileyip bir fatiha okuyup ailesinin acısını yüreğinde taşıyan bir inancın sahibi bir milletiz.

Burdan bu kararı alan yetkililere şu soruyu sormak istiyorum; Belediyelerin verdiği konserlerde bulaşmayan, her türlü eğlence etkinliklerinde bulaşmayan bu virüs, camilerden okunan sela lar lamı bulaşacak ???

Türkiye olarak belki de halkımızın en çok maneviyata ihtiyacı olduğu bu kritik Pandemi sürecinde taziyeler yasaklansın ancak selanın tekrardan okunmasından yanayız.

KORONANIN ANA VATANI MALATYA OLDU...

Aylardır dünyayı etkisi altına alan, hayatı adeta durma noktasına getiren Çin'in Wuhan kentinden yayılan Koronavirüs Malatyayı çok sevdi. Bundan 1 ay önce günlük 20 vakaya rastlanan ilimizde son 15 günde günlük 500 vakaya ulaşmış durumdayız. Hakeza koronavirüsden dolayı vefat edenlerin sayısı haftalık 1-2 iken şimdi günlük 25-30 bandında vefatlar meydana geliyor. Tabi bu artan oranlar bizleri kendimiz, ailemiz ve halkımız adına ciddi düşündürüyor. Acaba ben de virüse yakalanacak mıyım tedirginliği ile hem maddi hemde manevi olarak yıpranıyoruz.

Bu kadar sıkıntılı bir durum varken Malatya'daki yöneticilerin rehavetleri neye dayanıyor acaba ? Malatya büyükşehir belediyesi şenlikler yapmaya başladı? Bunu hangi akılla yapıyorlar şaşıyoruz. Acaba Malatya Büyükşehir Belediyesi yetkilileri Malatya'da yaşamıyorlar mı? Günde 500 vakayı görmüyorlar mı? Halka açık yapılacak olan bu tür aktiviteleri sağlık il müdürlüğüne danışımıyorlar mı? Sağlık il müdürü bu konuda niye sessiz kalıyor?

Bir diğer nokta siyasiler.
Cumhurbaşkanımız; bizler artık Ömerleri arıyoruz dediği zaman meydanda görünmeyen siyasiler ne oldu da şimdi her gün halkın içine giriyorlar? Toplu şekilde aktiviteler yapıyorlar? Siyasiler virüsün yayılımını ve ciddiyetini dikkate almıyorlar mı? Acaba bir erken seçim mi var da bu siyasiler meydana çıkıyorlar ? Kalabalık toplantılar, ilçe kongreleri acaba çok mu acildi de yapıldı ? Bizler de kongrelerimizi bu süreçte yaptık ancak bu kadar kritik bir dönemde yapmadık. Hatta Akçadağ ilçe kongremizi yapmamız gerekirken halkımızın sağlığı adına Akçadağ kongremizi ileri bir tarihe erteledik. Peki bu siyasiler bu konuyu bilmiyorlar mı?

Bir diğer çelişki ise halkı sosyal mesafeye davet eden, gerekmedikçe çarşıya çıkmamaları konusunda tavsiyelerde bulunan bu siyasiler ne oldu da halkı toplayıp kongreler toplantılar yapmaya başladılar ? Bu çelişkiler bizleri derinden düşündürüyor.

Bir diğer nokta ise Sayın Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca. Bizler basına verdiğimiz önceki röportajlarımızda sayın bakanımızı tebrik ve takdir etmiştik ancak bugün gelinen noktada virüse karşı ilk zamanlarda alınan tedbirleri bugün göremiyoruz. Özellikle ilimizde ciddi artış gösteren virüs hakkında Sağlık İl Müdürlüğü adeta üç maymunu oynayarak ciddi tedbirler almıyor. İl hıfsıssıhha kurulu şu an korona virüsüne karşı ne gibi önlemler düşünüyor? Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin virüsün pik yaptığı ilimizde bugünlerde yaptığı halkı bir araya getiren ve virüse davetiye çıkaran aktiviteleri yapmasına nasıl izin verdi, akıl mantık erdiremiyoruz. Bizler Yeniden Refah Partisi olarak bugüne kadar asla bu halkın iradesiyle başa gelen yöneticileri çamur at izi kalsın mantığıyla eleştirmiyoruz. Bu iğrenç muameleyi bir defa kendimize yakıştırayız. Ancak bizler sadece birşeylerin iyiye gitmesi adına yapılan yanlışlıkları yapıcı-onarıcı bir siyaset anlayışıyla hareket ediyoruz.

Bülten

Bakmadan Geçme