RCEP ülkelerine özel dış ticaret stratejisi geliştirmeliyiz
İzmir serbest şehir olsun, RCEP ülkelerinin yatırımlarını çeksin
Çin, Japonya, Güney Kore, Endonezya, Avustralya, Malezya gibi dünya devlerinin aralarında yer aldığı 15 Asya Pasifik ülkesi bir araya gelerek Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşmasına imza atınca dünyada ticaretin kurallarına format atma zamanı geldi.
8 yıl süren müzarekereler sonrasında bir araya gelen RCEP ülkeleri, dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmasıyla sınırları kaldırınca, Türk ihracatçıları yeni dönemde bu ülkelere hem ihracatlarını arttırmak hem de bu ülkelerin Türkiye'ye yatırımlarını artırmak için harekete geçti.
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, İzmir'in “Serbest Şehir” olması halinde RCEP ülkelerinden yatırım çekeceği gibi, İzmir Limanlarının, RCEP ülkelerinin Batı'ya açılma kapısı olabileceğine işaret etti. Eskinazi, Türkiye'nin RCEP ülkelerine karşı özel bir dış ticaret stratejisi geliştirmesi gerektiğinin de altını çizdi.
Lojistik Merkezleri RCEP ülkeleri için özel kurgulanmalı
Türkiye, RCEP ülkelerine 2019 yılında 7 milyar 168 milyon dolar ihracat yaparken, ithalatı 36 milyar 108 milyon dolara ulaştı.
2019 yılında 29,5 milyar dolar dış ticaret açığı veren Türkiye, bu dış ticaret açığının 28 milyar 940 milyon dolarlık büyük dilimini RCEP ülkelerine verdi.
İzmir serbest şehir olursa RCEP ülkeleri için cazibe merkezi olur
RCEP ülkelerine önümüzdeki süreçte katılma ihtimali yüksek olan Hindistan'da dahil edildiğinde Türkiye'nin dış ticaret açığının 34 milyar 410 milyon dolara ulaştığının altını çizen Eskinazi, “Anlaşma ile dünyanın en büyük serbest ticaret alanı oluştu. 2.2 milyar insan yaşıyor ve küresel ticaretin yüzde 30'u anlaşma kapsamındaki ülkelerde yapılıyor. Türk firmalarının bu ülkelerde yatırım yapmaları hayati öneme sahip. Malezya, Singapur ve Güney Kore ile Türkiye'nin serbest ticaret anlaşmaları var. Bu ülkeler öncelikli olmak üzere RCEP ülkelerinde yatırım yapacak ve o ülkeler için üretim ve ihracat yapacak Türk firmaları için yeni bir devlet destek mekanizması çok hızlı hayata geçirilmeli. Ticaret Bakanlığı'nın yeni uygulamaya koyduğu Lojistik Merkezleri desteği RCEP ülkeleri için özel kurgulanmalı” diye konuştu.
Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşmasının Covid-19 nedeniyle daralan küresel ekonominin daha hızlı canlanmasına olanak sağlayacağını dile getiren Eskinazi, “Ege İhracatçı Birlikleri olarak son yıllarda ihracatımızı hem batıya, hem doğuya arttırmak için projeler yürütüyoruz. Güney Kore, Japonya ve Çin'e yönelik gıda ihracatımızı arttırmak için TURQUALİTY Projemizi başarıyla yürüttük. 2018 yılında üç ülkeye yaptığımız gıda ürünleri ihracatı 389 milyon dolar iken, 2019 yılında yüzde 37'lik artışla 534 milyon dolara çıktı. 2019 yılını EİB'de “Çin Yılı” ilan ettik. Çin ile ilgili çok sayıda projeye imza attık. Her zaman ifade ettiğimiz gibi, Uzakdoğu ithalat için uzak değilse, ihracat için de uzak değil. 510 milyon insanın yaşadığı Avrupa Birliği pazarında yakaladığımız başarıyı, 2,2 milyar insanın yaşadığı RCEP ülkelerinde de yakalayacak bir dış ticaret stratejisini hep birlikte oluşturmalıyız.”
Türkiye, 2019 yılı verilerine göre Çin'den 19 milyar 128 milyon dolar, Güney Kore'den 5 milyar 777 milyon dolar ve Japonya'dan 3 milyar 647 milyon dolar ithalat yapıyor.
Türkiye, Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşmasına imza koyan ülkeler içinde en çok ihracatı 2 milyar 726 milyon dolarlık tutarla Çin'e yaparken, Güney Kore'ye 943 milyon dolar, Singapur'a 750 milyon dolar ihracat yapma başarısı gösterdi. Türkiye RCEP üyesi 15 ülkenin 12 tanesine dış ticaret açığı veriyor.
Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık (RCEP) anlaşmasına imza koyan ülkeler Myanmar, Tayland, Laos, Vietnam, Kamboçya, Endonezya, Malezya, Brunei, Singapur, Filipinler, Çin, Güney Kore, Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda'dan oluşuyor.