Mutluluk Kendi Elimizde
Mutluluk kavramı kişiden kişiye değişiklik arz etse de,aslında her kesi mutsuz eden etkenler aynıdır.İnsanlar dış etkenlerin etkisi altında kalarak zamanla kendinden uzaklaşıp tamamen başka kişiler,başka etkenler altında omuzlarına kendilerine ait olmayan
Mutluluk kavramı kişiden kişiye değişiklik arz etse de,aslında her kesi mutsuz eden etkenler aynıdır.İnsanlar dış etkenlerin etkisi altında kalarak zamanla kendinden uzaklaşıp tamamen başka kişiler,başka etkenler altında omuzlarına kendilerine ait olmayan yükler alıyor ve bu yük altında ezilip hayatını çekilmez hale getiriyor.Yani,bir başka değişle mutsuzluğu bizzat kendisi isteyerek hayatına alıyor,onunla yaşamaya kendini mahkum ediyor.İnsan,ne zaman kendine sıkıntı veren şeyleri üzerinden atıp ,kendi değer yargıları ile yaşamaya başlarsa ,huzursuzluğu ,mutsuzluğu kendinden uzaklaştırmış olur.Kendi kendinize kalmak belki zaman alacak,ama bu zannettiğiniz kadar da zor değil.Bunu başarmak tamamen sizin tavır ve tutumunuzla ilgilidir.Kendi kendinizi kontrol altına alıp,kendinizi siz yönlendirmelisiniz.Alacağınız kararlar tamamen size ait olmalı.Bir başkasının sizi güdülemesine izin vermemelisiniz.Başkalarının dürtülemesiyle,güdülemesiyle hareket etmeye başladığınızda bir müddet sonra sizden bir eser kalmaz.Başkalarının fikirleri,düşünceleri sizi esir alır ve onlar yanınızda olmadığında kendinizi tamamen yalnız ve çaresiz hissedersiniz.Bir başınıza kaldığınızda karşılaştığınız olaylar karşısında her şey istediğiniz şekilde gitmediğinde olaylar kargaşaya dönüşür ,ve hatta bütün dünyanın birleşip üzerinize üzerinize geldiğini düşünürsünüz.Kendi başınıza karar alma yetinizi yitirmiş olduğunuzdan köşenize çekilir ve içinize kapanırsınız.Bu durum sizi üzse de,size cehennemi yaşatsa da ,sizi hasta etse de kurtulmak için bir çaba gösteremeyeceksiniz.Çünkü içine kapanmak,insanların en kolay kaçış yoludur.Mücadele etmek,hayatın zorluklarıyla başa çıkmak için savaşçı bir ruha sahip olmanız lazım.Bu ruha sahip olmak için de başkalarının etkisinden kurtulup yalın hale gelmeniz gerekiyor.Belki aldığınız karar size sonucu pahalıya mal olacak bir bedel ödetecek,ama sonuçta bütün servetinizi verseniz de asla satın alamayacağınız bir tecrübeye sahip olacaksınız.Bu tecrübe, size kendi kişiliğinizi kazanmanızda en büyük sermayeniz olacaktır.Kendi hayatınızı yaşarken alacağınız kararın sizi bağladığını,ayağınız taşa değdiğinde sizim canınızın yandığını sadece siz bilecek ve bunu bir başkasıyla paylaşıp insanların sizim hayatınıza burunlarını sokmamaları gerektiğini öğrenmiş olacaksınız.İnsanlar başkalarının acıları üzerinde konuşmayı çok severler, ' ben olsaydım…' la başlayan cümleleri kurmak onlar için son derece basittir.Siz onları dinlerken ister istemez etki altında kalıyorsunuz,eviniz,eşiniz,çocuklarınız,aileniz ve hatta bütün hayatınızı onların etkisinde kalarak kendinize ve çevrenize zehir ediyorsunuz.Hayat sizin hayatınız, aile sizin aileniz ve alacağınız kararı almanız gereken kişilerle değil de, dışarıdan birileriyle alırsanız bu kesinlikle zararınıza olur.bu zararı hayatı birlikte yaşadığınız herkesle çekmek zorunda kalırsınız.bu yüzden kimsenin etkisinde kalmamak için bazı şeyleri ,özellikle özel hayatınızı paylaşmayın.Eğer evliyseniz ve eşinizle bir problem yaşıyorsanız ,bunu eşinizle kendi aranızda çözmenin yoluna bakın.Bir başkası sizin anlattıklarınıza göre siz yön vereceğinden asla doğru bir karar alma yönünde yaptırımı olmaz.Eşinizle ne yaşadığınızı ve ne yaşamadığınızı ancak siz ve eşiniz bilir.Siz her ne kadar objektif olarak karşı tarafa anlatırsanız anlatın,asla gerçeği olduğu gibi yansıtamazsınız.Anlatırken kendinizi haklı çıkarmanın yollarına bakarak anlatırsınız,sizi dinleyen de sizin anlattıklarınızla size yön vereceğinden, duymak istediğiniz şeyleri anlatarak sizi memnun eder , ancak hayatınızı cehenneme döndürecek bir yola da sizi itmiş olacaktır.Bu demek değil ki kimseyi dinleyeceğiz, tavsiye almayacağız.Tavsiye alırken ilk önce kitaplara başvurmalıyız,panellere katılıp konuşmacıların anlattıklarını iyi dinlemeliyiz.Tecrübeli insanlardan hayata dair tavsiyeler almalıyız,ama bunları hayatımıza bire bir monte etmeyi bırakmalıyız.Çünkü hiç kimsenin yaşantısı bir başkasına benzemez.Sonuç olarak herkes kendi hayatını yaşar.Kendinize ait bir hayatı bir başkasının güdülemesiyle omuzlarınıza yük etmeyin.