Malatya'daki Deprem Sonrası Adaletsizlik: Unutulan Yüzler

Depremin yıkıcı etkileri Malatya'da hala hissedilmeye devam ederken, bir grup mağdurun sesi hala duyulmamış gibi duruyor. 8 aydır devam eden bu süreçte, depremzedelerin yaşadığı mağduriyetler, dikkat çekici bir şekilde unutulmuş gibi görünüyor. Afetin etkisi altındaki Malatya, bir yandan depremzedelerin hayata tutunma mücadelesine, diğer yandan da adaletsizliklere sahne oluyor.

Öncelikle, depremzedelere vaat edilen hak sahipliği konusundaki belirsizlik ve adaletsizlik, yaşanan en kritik sorunlardan biri. Farklı ilçelerde ve köylerde çelişkili uygulamaların varlığı, mağduriyetin büyüklüğünü gösteriyor. Kimi yerlerde hak sahipliği verilirken, kimilerine hiçbir ödeme yapılmıyor ya da hasar tespiti yapılmıyor. Bu durum depremzedeleri adeta adalet arayışının içine sürüklüyor.

Konteyner dağıtımı konusundaki karışıklıklar da adil olmayan bir yaklaşımı gözler önüne seriyor. Kimine verilen konteyner, kimine verilmiyor ve belirlenen standartlar doğrultusunda eşit bir dağılım yapılması beklenirken, ciddi bir dengesizlik yaşandığı ortada.

Dask ödemelerinde de durum pek iç açıcı değil. Örneğin, aynı hasarda olan binalara farklı oranlarda ödeme yapılması, ciddi bir hak kaybını ortaya koyuyor. Bu durum, depremzedelerin adil bir şekilde tespit edilmesi gereken zararlarını karşılayacakları umutlarını zedeliyor.

Bu sorunların yanı sıra, ekonomik sıkıntılar nedeniyle fahiş fiyatlarla karşılaşan depremzedelerin durumu da cabası. Ekonominin zorlu koşulları, depremzedelerin yaşadığı mağduriyeti daha da artırıyor.

Tüm bu sorun ve mağduriyetler, depremzedelerin yalnızca bir kısmını yansıtıyor. Arka planda kalan, unutulan yüzler olduğunu bilmek, toplumsal dayanışmanın bir gerekliliği olarak karşımızda duruyor. Umuyoruz ki, yaşanan bu adaletsizliklere bir an önce son verilir ve depremzedelerin yaralarını sarmak için adil bir süreç başlatılır. Ve belki de en önemlisi, unutulan yüzler de artık hatırlanır.

Hüseyin Şevki Topuz