Keskin, Okul Serviscileri İle Biraraya Geldi

Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin,

Malatya Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası'nda yapılan toplantıda konuşan Keskin, İstanbul'da bir okulda okul servisçileri arasında yaşanan cinayet olayını hatırlatarak, “Açık söylüyorum; hepimiz elimizi vicdanımıza koyalım. Şirketler öncelikle kendi aralarında birlik ve beraberliği sağlayacak, bunu şoför yapamaz. Bu ilin taşımacılığı hepinize yeter. UKOME'nin verdiği kararlar var, o kararlara uyacaksınız. Diğer taraftan ‘Rüşvet alınıyor-rüşvet veriliyor' denilerek, insanları zan altında bırakmak yanlış. Rüşvet varsa verende suçlu, alanda suçlu. Ben bugüne kadar ne rüşvet aldım, nede verdim. Ama sizden rüşvet isteyen varsa, sizi zorlayan varsa burası hukuk devleti. Elinizde belgesini getirin, gerisini bana bırakın, ben onun hesabını sorarım, sonuna kadarda bu işin peşini bırakmam. Servis firmaları haksız rekabete girmesin. Firmalarınızda şoför esnafını çalıştırıyorsunuz, onları ezmeyin, haklarını yemeyin. Bizler namus taşıyoruz, ailelerin en kıymetli varlığı olan çocuklarını taşıyoruz. O nedenle herkes size güvenecek. Her şeyin başında güven gelir. Siz insanların güvenini kazanırsanız vatandaş gönül rahatlığı ile çocuklarını size taşıtır. Servisçi firmaları öncelikle kendi aralarında birlik ve beraberliği sağlayacak ve kontrolü birlikte yürütecek. Herkes hakkına riayet etse hiçbir sıkıntı yaşanmaz.” şeklinde konuştu.

Servisçi firmaları Okul-Aile Birliklerinin kendilerinden istemiş olduğu parayı, öğrenci taşıyan servisçi esnafından toplayarak verdiklerini belirttiler. Keskin, “Milli Eğitim'e bağlı okulların boya-badana, temizlik, bilgisayar, fotokopi giderlerini neden servisçi esnaf karşılasınki. O parayı verende suçlu, alanda suçlu. Bugün Türkiye'de en büyük bütçe Milli Eğitim Bakanlığına ayrılıyor. Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü o okul müdürlerini çağırıp, ‘Gel buraya kardeşim, senin hangi ihtiyacını devlet karşılamadı da, sen gidip vatandaştan bağış adı altında para topluyorsun' demelidir. Okul idareleri şunu söyleyebilir; ‘Ya 4 tane fakir durumdaki öğrencimiz var, bedava taşırmısın.' Evet, esnafımız o fakir öğrenciyi seve seve gönül rahatlığı ile bedava taşır. Esnafımızın taşıdığı yüzlerce öğrenci var böylesi durumda. Ama hiç kimse okulun boya-badana gibi ihtiyaçlarını servisçi esnafının sırtına vuramaz. Okulu güvenlik görevlisinin ücretini servisçi esnaf niye karşılasın.” İfadelerini kaydetti.

Toplantıya katılan bazı servisçi firması temsilcileri, bazı okul idarecilerinin, “50 bin TL'yi hesaba yatır öyle gel” dediklerini, okullarda öğrenci taşımak için Okul-Aile Birliği hesaplarına, 30-40-50 bin TL gibi paralar yatırdıklarını, bu parayı da öğrencileri taşıyan servisçilerden topladıklarını söylediler. Keskin, kesinlikle okul idarecisi ve Okul-Aile Birliklerinden istenilen paraları yatırmamalarını isteyerek, “Açık söylüyorum; size bir baskı gelirse beni karşılarında bulurlar. Okul idarecilerine şunu söyleyeceksiniz, ‘Ben senin yükünü taşımıyorum, ben milletin çocuğunu taşıyorum. Sen hangi hakla benden para istiyorsun?' Bugün Türkiye'nin en büyük bütçesi Milli Eğitim'e ayrılan bütçedir. Siyasilerden size bir baskı gelirse bana haber vermezseniz bu milletin vebali sizin boynunuzadır. Hiç kimse siyasi gücünü kullanarak benim esnafıma baskı yapamaz.”diye konuştu.

Keskin, Malatya'da daha önce taksi durakları konusunda önemli sıkıntıların yaşandığını, ancak bugün Malatya'da taksilerin bir düzene ve sisteme girdiğini, kimsenin kimsenin durağına karışmadığını ve kontrollü ve disiplinli bir işleyişin olduğunu belirterek, “Servisçi esnafımız ve servisçi firmalarımızda aynı düzeni sağlamalı. İlk göreve geldiğimde iş yapmak için özel taksi yazıhanelerine para vermeden giremeyen taksicilerimize durak levhalarını götürdüğümde kaçıyorlardı. O dönem taksici özel yazıhaneye para vermeden giremiyordu, özel yazıhane işletmecisi istediği zaman taksiciyi uzaklaştırabiliyordu. Bugün Malatya'da özel taksi yazıhanesi kalmadı. Malatya'da bu değişimi yaşadık. Servisçilerimiz içinde bir disiplin ve kontrollü sağlamalıyız, bir sistemi oluşturmalıyız. Böyle gelmiş, böyle gitmez.” dedi.

Keskin, UKOME tarafından öğrenci taşıma ücretlerinin belirlendiğini, ancak özellikle gelen şikayetlerde özel okulların bu fiyatları daha yüksek tuttuğunu belirtince, bazı servis firması yöneticileri, bazı özel okulların 120 TL olan taşıma ücretini servisçiden 160 TL yapmasını ve aradaki 40 TL parayı okul idaresine vermesini istediklerini belirterek, özel okullardaki fazla taşıma ücretinin özel okul yönetimine gittiğini kaydettiler. Keskin, ise “Vatandaş normalde özel okullardaki yüksek taşıma ücretini servisçi esnafının aldığı sanıyor. Ama durum öyle değil. Burada şoför esnafının üzerinde haksız bir kazanç sağlanıyor, vatandaş ise mağdur ediliyor. Bu durumun takipçisiyiz. Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü nezdinde de olayı takip edeceğiz. Vatandaşlarımız özel okullardaki taşıma ücreti ile Büyükşehir Belediyesi UKOME'nin belirlediği ücretleri karşılaştırmalı. Eğer arada bir fark varsa, o fark şoför esnafına değil, özel okul yönetimine gidiyor. Açık söylüyorum; UKOME'nin belirlediği ücretin dışında vatandaştan fazla para almak ahlaksızlıktır. Kimse buna cüret etmesin, kimse buna kalkışmasın. 125 TL alınacak yerde 160 TL nasıl alınır ve bunun 40 TL'si nasıl okula verilebilir.” diye konuştu.

Bakmadan Geçme