'Hz. Ömer Ve İslam Şehirlerinin Kuruluşu' Anlatıldı
Hz. Ömer 1. Dönem Derslerinin 10'ncusu yapıldı
Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi tarafından düzenlenen Hz. Ömer 1. Dönem Derslerinin 10'ncusu panel olarak gerçekleştirildi. Panelde İslam şehirciliği konuşuldu.
Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi Salonunda yapılan panele Prof. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez, Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit ve Dr. Öğretim Üyesi Abdurrahman Demirci konuşmacı olarak katıldı.
Medine'den itibaren zamanla İslam egemenliğinin gelişmesiyle bölgedeki Yahudi yönetimleri, küçük çaplı idareler ve beldelerin fethedildiğini hatırlatan Dr. Öğretim Üyesi Abdurrahman Demirci, “Fetihlerle birlikte gayrı Müslimler de Müslümanların egemenliği altına girmeye başlıyorlar ve zamanla fetih dalgası Hudeybiye ile beraber gelişiyor. Elçilikler uygulamaya konuluyor” dedi.
Dr. Öğretim Üyesi Abdurrahman Demirci, Medine ile başlayan İslam Şehirciliğinde imhacı değil ihyacı bir anlayışın hâkim olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Ele geçirilen şehirler yıkılmamıştır, sadece kılıç hakkı olarak belki orada bir mabed açılmıştır ama hemen yanı başında yeni şehirler yapıldığını görüyoruz. Yine Müslümanlarla birlikte şehirlerin ticari olarak müthiş bir canlılık kazandığını görüyoruz. Hz. Ömer döneminde kurulan şehirlerin başkent olabildiğini görüyoruz. Müslümanların fetih ruhunda ve kurulan şehirlerde yağmacılık ve ekonomik mantık güdülmediğini tamamen tebliğ ve fetih mantığı güdüldüğünü görüyoruz. Hz. Ömer, fetih yoğunluğu ile beraber başta askeri sonra sivil olmak üzere bir şehircilik faaliyeti başlatmıştır. Hz. Ömer, Hz. Peygamberin yaptığı gibi şehre göçü özendirmiştir. Daha önce Medine'ye yapılan göç bu sefer Hicaz dışına yeni kurulan şehirlere yapılarak İslam'ın yayılması sağlanmıştır.”
Hz. Ömer döneminde yeni şehirler kuruldu
Hz. Peygamber'in belirlediği vizyon doğrultusunda kendisinden sonra uygulamaların geliştirildiğine işaret eden Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit ise şöyle konuştu:
“Allah Resulü nasıl bir vizyon verdiyse Hz. Ebubekir ve Hz. Ömer'in siyasetinin temel ekseni odur. Hz. Ebubekir döneminde bayındırlık ve iskân açısından kurumlaşma açısından elbette çok gözle görülür unsurlar görülmüyor. Çünkü Ridde olayları başlı başına bir tehditti. Birinci yıl Ridde olaylarının bastırılması, ikinci yıl ise fetih organizasyonunun Arap Yarımadasının dışına taşırılması ve Kur'an'ın Mushaf haline getirilmesi gibi önemli olaylara imza attı. Kısa bir süre Halifelik yaptığı için bayındırlık açısından çok önemli hususlar dikkatimizi çekmiyor ama Hz.Ömer, fetihi iki şarta bağladı. Birincisi hicret, ikincisi cihat. Özellikle Ridde olaylarından biraz da yara almış, yıpranmış İslam toplumunu tekrar Medine mihverinde toplamak aynı siyasi organizasyon altında birleştirmek gerçekten tarih açısından önemli bir olaydı. Hz. Ebubekir bunu başardı. Onun bıraktığı yerden Suriye ve Irak başta olmak üzere fetih organizasyonlarının ilk başarılı kalıcı neticeleri Hz. Ömer döneminde alınmaya başlandı. Özellikle Medine'den çıkan fetih orduları ile yeni cepheler arasında mesafelerin uzak olması, yeni problemlerle karşılaşılması Hz Ömer'in biraz da adem-i merkeziyetçi bir anlayışa sahip olması yani sorunların mümkün olduğunca yerel imkanlarla çözme anlayışı, yeni şehirlerin kurulması ile sonuçlandı. Dolayısıyla Hz. Ömer'in yapmış olduğu faaliyetler; işte içtihatları, şahsiyeti, önemli kararları ama her neyden bahsedersek bahsedelim, ister bayındırlık ister iskân mutlaka Hz. Ömer işin başında; son karar veren, mutlaka neticeyi anı anına takip eden, yönlendiren bir kişi olarak görüyoruz.”
Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit, daha sonra Hz. Ömer'in bayındırlık faaliyetlerini de detaylı olarak anlattı.
Hz. Ömer döneminde kurulan çeşitli kurumlara işaret eden Prof. Dr. M. Mahfuz Söylemez de “Şehirdeki pazarın yönetimi temizlik işleri başta olmak üzere çeşitli hizmetleri yerine getiren Sahibus-Suk teşkilatı zamanla Vali-us Suk sonra hisbe teşkilatı sonra Şehreminlik ve sonra da belediye başkanlığına dönüşecektir.
Dolayısıyla bu teşkilat evet ilk Hz. Peygamber zamanında temelleri atıldı ama asıl Hz. Ömer tarafından geliştiriliyor, büyütülüyor. Başında bir hanımefendi bulunuyor. Hz. Ömer zamanında kanalizasyon sistemi kuruluyor ve şehir içindeki su şebekeleri de kuruluyor” bilgilerini aktardı.