Her İnsanın İkinci Bir Şansı Olmalı
Kader mahkumlarından Kadir Öztürk Anadolu Basın Yayın Birliği Malatya Şube Başkanlığını ziyaret ederek
Kader mahkumlarından Kadir Öztürk Anadolu Basın Yayın Birliği Malatya Şube Başkanlığını ziyaret ederek, cezaevinde yatmış kader mahkumlarının sorunlarını dile getirdi.
Öztürk ziyarette, yüz kızartıcı suç olmadığı sürece, iş ve aş konusunda devletin bu mağdur insanlara bakmakla mükellef olduğu aşikardır. Nitekim bu konuda mağdur olduklarını ve akabinde evine ekmek götüremeyen ve maddi imkansızlıktan dolayı ailelerinden ayrıldıklarını dile getiren kader mahkumu Kadir Öztürk, “ Bizde bu vatanın evlatlarıyız. Yüz kızartıcı suçumuz olmamasına rağmen iş bulmakta zorlanıyoruz “ dedi.
Öztürk, Anadolu Basın Yayın Birliği Malatya Şube Başkanı Filiz Yavuzkurt'a açıklamalarda bulunarak, “Biz ezilen fakir fukara yetim insanlara hep ötekileştirme ve tepeden bakarak ön yargılı oldular. Lakin Allah katında üstünlük takvada, Allah'tan korkmak ve Allah'a karşı ibadet etmek cezaevine girip çıkmış insanlar çoğu bu hayatta bedel ödemiştir .Onların da bir hayatı , iyi kötü bakmakla yükümlü oldukları bir aileleri var. Onlara bir şans daha verilmeli . İşleri olsun, çocuklarına , Ailesine bakabilsinler.
Çocuklarına, ailesine karşı bir babayı mahcup etmeyin. Topluma yer edinmek isteyenlerin elinden tutup ekmeğini kazanma fırsatı verirseniz onlar da tekrar gidip suç işlemez ve suça mahkum olmazlar. O gözleri yaşlı anneleri, babaları mapus yolu gözlemesinler iyi bir hayatları olsun çocuklarına iyi bir hayat versinler. Çocuklarına iyi baba, iyi anne olsunlar. Bu imkanları sağlamak biz insanların elinde. Hayatı zorlaştırmayalım birbirimize. Bu Zorlu hayatta benim vicdanım rahat değil, geceleri rahat uyuyamıyorum, insan bunca haksızlık görür de rahat yatabilir mi?
Devlet her zaman güçlüdür. Hükümet adamlarının, kanun çerçevesinde sözleri geçerlidir. Ben bu uğurda son nefesime kadar mücadele etmeye devam edeceğim. Kimse eşinden çocuklarından ayrılmasın, yuvası dağılmasın, yetim öksüz kalmasın çocuklarımız. Sen yanmazsan ,ben yanmazsam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. Oysa ki peygamber efendimizin bize vasiyeti; ‘fakiri yetimi öksüzü muhtacı düşmüşü yedirin içirin giyindiğiniz gibi giydirin' diye bize öğüt vermiştir. Bizler peygamber efendimize yakışan bir ümmet olmak için çaba göstermemiz gerekiyorken ,zulmedenlerden olduk.
Sayın Devlet büyüklerimiz, adil olun zengini ayrı fakire ayrı adalet uygulamayın. Dayısı olmadan da devlet kurumları halka açık tutulmalı ve halk vatandaş millet işini araya adam koymadan halledebilmeli, kısacası bir işe girmek için 40 kapı gezilmemeli, biz Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşıyız ve bu topraklar için atalarımız birçok bedel ödedi ve bu bedeli karşılığı bu olmamalı. A partili ,B partili deyip ayrım yapılmamalı. Hepimiz Müslüman din kardeşiyiz, hepimiz Adem babamızın çocuklarıyız, tüm kesime kucak açın, Adalet bir olsun bir olmak zorunda, araya adam koymadan insan işini gücünü halledebilmeli. Bir baba veya bir anne çocuklarının geçimini sağlamak için suç işlemek zorunda kalmasın. Hiç kimse çaresiz bırakılmasın. Benim vicdanım rahat değil. Çaresiz kalan analar ağlamasın, babalar babalığını yapabilsin . İnsanlar çaresiz kalıp suç işlemesin. Biz de kusursuz değiliz, kimsenin günahını yargılayacak kadar da günahsız değiliz. Yaralara merhem olalım, yüreklere dokunalım. yüklerini azaltalım. Düşmez kalkmaz bir Allah. Hata biz insanlara mahsus . Eğer, aranızda hiç günah işlememiş bir insan var ise, çıksın o zaman ilk taşı o atsın.
Yargılamak ancak Allah'a mahsustur, hüküm vermek de yalnızca Allah'a mahsustur, varsa birlikte varız ,yoksa birlikte yokuz, biz Türk milletiyiz, hayat her zaman ikinci bir şansı daha verir ,adına da yarın denir. İnsan olduğumuzu hiçbir zaman unutmayalım en mükemmel Adalet insanın kendi vicdanıdır.” İfadelerine yer verdi.