Eceli Yeten ABD Cami Duvarında

Demokrat Eğitimciler Sendikası olarak ABD'nin Kudüs kararını nefretle kınıyor ve tanımıyoruz. ABD eceli yetmiş gibi cami duvarına kadar gelmiştir. Kudüs üç semavi dinin de kutsallarını barındıran tarih boyu sembolik hale gelmiş bir mekândır. Kudüs'te üç dinin mensupları da yaşamaktadır ancak bunların barış ve huzur içinde yaşamalarına hükümet politikaları maalesef müsaade etmemektedir. Kudüs'e sahip olan dinin mensupları buradaki hayatın barış içinde mi yoksa savaş halinde mi olacağını belirleyeceği için bu bölgeye hükmedenin kim olacağı çok önemlidir. Kudüs'e Hıristiyan veya Yahudilerin hâkim olması durumunda bölgede akan kanın, zulmün haddi hesabı olmadığı hem tarihte hem de günümüzde görülen bir gerçektir. Türkiye'den başka hiçbir devlet buraya barış ve huzur getiremez çünkü diğer milletlerin ne böyle bir karakteri ne de böyle bir niyetleri vardır.

ABD MAHALLENİN TİNERCİSİ GİBİ

ABD'nin yaptığı Kudüs ve çevresindeki savaşı körükleyerek çatışmaları sürdürmektir. Trump kendi iç politikasına destek devşirmek için ülkesinin dış politikadaki gücünü kullanmaktadır. ABD mahallenin tinercisi gibi bilinçsizce sağa sola sataşarak ve saldırarak mahallenin huzurunu kaçırmaktır. Trump, dış politikada başarısız iç politikada da ABD derin devletiyle meşruiyet sorunu yaşamaktadır. İsrail Başbakanı Netanyahu da iç politikada sıkışmış durumda ve hapse girme ihtimali vardır. Hal böyle olunca devreye Sheldon Adelson girdi ve Trump'a ABD kongresinin daha önce aldığı kararı yani Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak tanımasını istedi ki Netanyahu rahatlasın. Sheldon Adelson denen kişi Trump'ın ve Netanyahu'nun finansmanıdır. Bu kararın alınmasında bu kişinin etkisinin olmadığını düşünemeyiz. ABD kongresi İsrail'in başkenti olarak Kudüs'ü tanıma kararını 1995 yılında aldı ve uygulamayı erteleme yetkisini başkana verdi. O yıldan beri ertelenerek gelen bu karar Trump ve Netanyahu'nun kurtuluşu olmuştur. Kısacası mahallenin tinercisi arkadaşını ve kendisini kurtarmak için diğer çocukları kavga ettirip bir köşede tinerlerini çekmektedirler.

BAŞKENTİ KUDÜS OLAN BAĞIMSIZ BİR FİLİSTİN'E DAHA YAKINIZ

Başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti İsrail'in yayılmacı ve işgalci politikalarının bir nebze olsun önüne geçecektir. Bölgedeki çatışmaların bitmesini istemeyen ABD ve Avrupalılar İsrail'i bu iş için görevlendirmişlerdir. İsrail Arzı Mevut için batıyı, batılılar da kendi düzenlerinin bekası için İsrail'i kullanmaktadır. Batılılar şeytan İsrail de şeytanın çocuğudur. Ancak bir gün gelecek şeytan çocuğuna muhtaç olacaktır. Hıristiyanların bombaları Yahudilerin başında patlayacak ve yine biz Türkler onlara kurtarıcı olacağız.

Demokrat Eğitimciler Sendikası olarak Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımayan hükümetimizin yanında yer alıyoruz ve tüm varlığımızla bunu destekliyoruz. ABD'nin bu kararına karşı çıkan muhalefet partilerine, sivil toplum kuruluşlarına ve tüm halkımıza saygı ve selamlarımızı sunarak teşekkür ediyoruz.