Başkan Yıldırım'dan İntihara kalkışan işçi hakkında açıklama

Yeniden Refah Partisi Malatya İl Başkanı Bilal Yıldırım geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediyesi'nin bünyesinde çalışan ve hakları verilmeyen aynı zamanda Hak-İş Sendikasına bağlı taşeron işçilerin durumu ve yine geçen günlerde bu haksızlıktan dolayı Belediye Binasında İntihar girişiminde bulunan işçi hakkında basına yazılı bir açıklamada bulundu. Basın açıklamasında Yıldırım şunları kaydetti;

Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediyesi'nin ve Hak-İş Sendikasına bağlı işçilerin haklarının verilmemesi, %20 zam yaptık diyerek bu rakamın işçilerin maaşlarına yansıtmaması, Hükümet'in özel sektör için çıkarmış olduğu kısmi çalışma ödeneği hakkını kamu personeli olmalarına rağmen, 15 günlük sigortalı gösterip tam zamanlı çalıştırarak ve sigorta primlerinin eksik yatırılması, maaşlarının 3'te 1'ini İŞ-KUR dan 3'te 2'sini belediyeden almaları, haklarının bir kısmını 'da Esenlik marketlerden aylık 200 liralık kartlarla ödemeye çalıştığı haberlerini hayretle, şaşkınlıkla ve üzülerek öğrendik. Her defasında halkının ve personellerinin yanında olduğunu belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ın ve üst düzey yöneticilerin bu konu hakkında bir adım atmaması ve işçileri mağdur ederek aynı kurumda çalışan kadrolu memurlara verilen sosyal hakların yarısını bile taşeron işçi kardeşlerimize vermemesi kabul edilemez adil olmayan bir durumdur. Korona virüs sürecinde neredeyse tüm sektörlerin ve halkın büyük bir kesiminin ekonomik dar boğazda olduğu bu dönemde milyonlarca lira reklam faturası ödeyen, milyonlarca lira protokol masrafı ödeyen ve saymakla bitirilemeyecek birçok harcamalar yapan Büyükşehir Belediyesi acaba işçilerin hakkını vermeye gelince mi tasarruf akıllarına geliyor? 30 gün kesintisiz çalıştırılan hatta virüs tedbirleri altında uygulanan hafta sonu sokağa çıkma yasağında dahi çalıştırılan bu işçilerin haklarını ödememeyi bırakın bir siyasetçiye bir Müslümana yakışıyor mu Allah aşkına? Bu insanların bakmakla yükümlü oldukları aileleri, ödemek zorunda oldukları kira ve faturaları, eğitimini sağlamak zorunda olduğu çocuklarını hiç mi düşünmüyor musunuz?

İşçinin hakkını alın teri kurumadan veriniz diyen bizim Peygamberimiz değil midir? Bu hayatın sadece dünya hayatı ile sınırlı olmadığını, ahiret inancının da olduğu bilincinde insanlarız bizler. Peki ya toprak altına girdiğimiz zaman bu insanların haklarını acaba orada nasıl ödeyeceğiz? Hiç mi bunu düşünmüyorsunuz?
Bunun hesabını elbette Allah soracaktır! Unutmayınız sizleri bu koltuklara getirenler yine bu insanlardır. 2 bin 200 Malatya evladının hakkını yemek, ağır şartlar altında çalıştırmak ne kadar Malatyalı lık duygusuna ve insanlık duygusuna sığar soruyorum sizlere?

İşte bugün geldiğimiz nokta budur maalesef, hakkını arayan bir personeli son çareyi Belediye Binasından kendisini atmaya kadar getirdiyse vay halimize... Bu adamı bunu yapmaya mecbur edecek kadar neler yaptınız? Bir de Allah'tan korkmayıp zavallı işçi hakkında alkollüydü, uyuşturucu bağımlısıydı, psikolojik sorunları vardı diyerek üstünü kapatmak ve iş akdini askıya almak ne kadar vicdana sığar soruyorum sizlere? Böyle yaparak ancak kendinizi kandırıyorsunuz. Bu halk sizin yalanınızı yemez. Zira alkollü bir şahıs orada bir saatten fazla dengeli bir şekilde nasıl durabilir soruyorum sizlere?

Her şeyin başı adaletle başlar, Adalet olmazsa devlet olmaz. Adalet olmazsa ekonomi olmaz. Adalet olmazsa huzur olmaz. Adalet olmazsa barış olmaz ve yaşanabilir bir Türkiye olmaz. Bu duruma sessiz kalan siyasilerden de lütfen bu konuya müdahil olmalarını istirham ediyorum. Bu işçinin derdi neymiş demek zahmetinde bulunmayan Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Selahattin Gürkan işçinin iş haddini askıya almakla kendisine yakışmayan bir davranış sergilemiştir. Ancak Malatya'mızın her sorunu ile alakadar olduğunu, Malatya'ya yatırımlar getirdiğini, her daim halkın yanında olduğunu bütün platformlarda dile getiren, AK Parti milletvekillerimiz, Bakanımız Sayın Bülent Tüfenkci, Ak parti MKYK üyesi Sayın Öznur Çalık hanımefendi , Eski Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çakır ve sayın Hakan Kahtalı 'nın bu konuya el atmalarını bekliyoruz. Bu konuda sessiz kalınmayacaklarını, bu işçilerin haklarının savunulacağını ve bu konunun araştırılması noktasında çalışmalar başlatmaları ve kamuoyunu bilgilendirmeleri, kendilerinden en büyük beklentimizdir.