Başkan Küçükşahin, Bence,'Aldatılmadınız' ve 'Kandırılmadınız'
Türk halkı bugünkü iktidar sahiplerinisınaya sınaya iktidara taşıdı. Öyle bir noktaya geldi ki, halkın bir bölümü artık sorgulamadan onların her söylediğinin doğru olduğunu kabul ediyor. Yaşanan olaylar(Ergenekon, Balyoz, Ask
Türk halkı bugünkü iktidar sahiplerinisınaya sınaya iktidara taşıdı. Öyle bir noktaya geldi ki, halkın bir bölümü artık sorgulamadan onların her söylediğinin doğru olduğunu kabul ediyor. Yaşanan olaylar(Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, PKK ile görüşmeler, Fethullahile iktidar ortaklığı …)hafızalarda tazeliğini korurken dahi bu inanmışlık devam ediyor. AKP,buruh halinin meyvesini toplarken bizler de yılmadan halkı aydınlatmaya çalışıyoruz.Anayasa değişiklik paketi, halkın AKP'ye olan bu inanmışlığından istifade ederek yapmaya çalıştığı işlerden birisi! Bu kadar garipliklerle dolu(Ülkenin bir kişiye teslim edilmesi, o kişi,yardımcıları ve atadığı bakanların ömür boyu yargılanamayacak koşulların oluşturulması, yüksek yargının kendisini atadığı kişiyi yargılayacak şekilde düzenlenmesi, ucu açık yetkiler…)bir anayasa değişiklik paketi ile halkın karşısına çıkmak; normal bir davranış değil! Ancak cahil cesareti gerektirir.Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Mart 2015 günü Harp Akademileri Komutanlığı'nda yaptığı konuşmada Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarını işaret ederek, 'Bu operasyonlarla şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı' dedi.Bununla birlikte15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaptığı açıklamada Fethullah Gülen cemaati tarafından kandırıldıklarını söyledi. 03 Ağustos 2016 günü ise; 'Bu hain örgütün gerçek yüzünü çok daha önceden ortaya dökmemiş olmanın üzüntüsü içindeyim…. Bundan dolayı hem Rabbimize hem de milletimize verecek hesabımız olduğunu biliyorum. Rabbim de milletim de bizi affetsin.' dedi.'Aldatılma' ve 'kandırılma' ifadeleri halk için doğrudur. Zira aldatılan ve kandırılan AKP değil, halktır. AKP bu sürecin bir parçasıdır ve her şey kendi kontrolünde cereyan etmiştir. Bu iddianın delil niteliğindeki ayrıntıları aşağıda sunulmuştur.1.Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına karşı 2007-2013 yılları arasında 'Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Amirallere Suikast, Islak İmza, Çürük Çetesi, Askeri Casusluk …' adları altında pek çok dava açılmıştır. Subayları aşağılamakla başlayan bu davalardaki hedefin birkaç general, subay veya astsubay olmadığı açıktır. Hedef, Türk Silahlı Kuvvetleri idi.
- Atatürk 31 Temmuz 1920 tarihinde Afyonkarahisar Kolordu Dairesinde subaylara yaptığı konuşmada; 'Kuvvet ordudur! Düşmanlar milletimizi bağımsızlığından mahrum etmek için evvela onu ordudan mahrum etmek çaresine giriştiler, kumandanlarımıza ve subaylarımıza tecavüz etmeye başladılar. … Orduyu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek ve aşağılamak lazımdır….'demiştir. Bu tarihi gerçeğe rağmen, Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk davalarının sürdürüldüğü bu dönemde AKP yöneticileri Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını aşağılamak için yarışa girmişlerdir.
- ABD, kullanmayacağı dini veya siyasi bir kişiyi ülkesinde barındırmaz. AKP iktidarı, Fethullah Gülen'in yaklaşık 15 yıldır bu ülkede besleniyor olmasının anlamını kavrayamamıştır.
- Bunlar,ya ahmak,
- Bunlar,ya yalan söylüyorlar,
- Bunlar,ya tarih bilmiyorlar,
- Bunlar,ya halkı aldatıyorlar,
- Bunlar, ya halkı kandırıyorlar,
- Bunlar,ya halkı sömürüyorlar,
- Ya da hepsi birlikte.