15 Temmuz engellenmeseydi Türkiye bugün Suriye olurdu

15 Temmuz engellenmeseydi Türkiye bugün Suriye olurdu

TBMM 27. Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare kurulu Üyesi İsmail Kahraman, 15 Temmuz darbe teşebbüsünü bir işgal girişimi olarak gördüğünü belirterek, “Eğer gerçeklemiş olsaydı Türkiye bugün Suriye gibi olurdu” dedi.

Malatya Turgut Özal Üniversitesi'nde düzenlenen “Gençlik ve geleceğimiz “ konulu konferansa konuşmacı olarak katılan TBMM 27. Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare kurulu Üyesi İsmail Kahraman'a aynı zamanda Fahri Doktora Unvanı takdim edildi. Etkinliğe Malatya Valisi Aydın Barus, AK Parti Malatya Milletvekilleri Bülent Tüfenkci ve Öznur Çalık, Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili Selim Pilten, Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder, Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, Birlik Vakfı Genel Başkanı Mehmet Alacacı, Birlik Vakfı başkanı şube Başkanı Sadi Ergül, çok sayıda STK yöneticisi, akademisyenler, öğrenciler katıldılar.

Konferans öncesi Kahraman ve beraberindeki heyet, Turgut Özal Müzesini gezerek, anı defterini imzaladı.

-“Öğrenci sayımız artacak”

Törenin açılışında konuşan Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, “5 fakülte ve 8 ilçede bulunan meslek yüksekokulu ile kuruluşu gerçekleşen Malatya Turgut Özal Üniversitesi, yükseköğretimde yüklenmiş olduğu misyonunu yerine getirirken, topluma karşı da sorumluluklarını yerine getirmeye çalışmaktadır. Bugünkü konferansımız; son 1 aylık sürede gerçekleştirmiş olduğumuz 5'i akademik ve bilimsel olmak üzere sekizinci konferans ve etkinliğimizdir. Bilimsel ve akademik çalışmalarla sınırlı kalmıyoruz, sosyal ve kültürel etkinliklerimizi de ihmal etmiyoruz. Aktif olan Ziraat Fakültemizde eğitim ve araştırma çalışmalarımız yürütülüyor, önemli projeler yapılıyor. Yeni kurulan Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi ve Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesindeki akademik kadro ve alt yapı çalışmalarımız devam ediyor. Bu yıl üniversitemize kayıt yaptıran toplam öğrenci sayısı BİN 16'dır. Bunun yüzde 60'ı Malatya dışından gelen öğrencilerimizdir. Bu yıl kayıt yaptıran öğrencilerimizin büyük çoğunluğu bölge illerimizden gelen öğrencilerdir. Bir yıllık süreçte bölgemizde tercih edilen bir üniversite olmayı başardık. Önümüzdeki yıldan itibaren öğrenci sayımız ve akademik kadro sayımız yeni fakülte ve başlattığımız teknik alt yapı çalışmaların tamamlanması ile büyük oranda artacaktır. Malatya Turgut Özal Üniversitesi bir şehir üniversitesidir ve şehrin her kesimi tarafından desteklenmektedir. Üniversitemize destek veren ilimizin sayın milletvekillerine, Malatya valiliğimize, büyükşehir Belediyemize, Battalgazi, Yeşilyurt Belediyelerimize, ilçelerimizdeki meslek yüksekokullarının sorunlarına sahip çıkan Arapgir, Akçadağ, Hekimhan, Darende, Doğanşehir ve Kale belediyelerimize, tüm kurum ve kuruluşlarımıza, ilimizin ticaret ve sanayi odasına, esnaf ve sanatkarlar odaları birliğine, Ticaret Borsasına STK'larımıza teşekkür ediyorum.” dedi.

-“Merhum Özal bu 3 prensibe çok önem veriyordu”

Üniversitenin kurulması ve desteklenmesi konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerini de sunan Rektör Prof. Dr. Karabulut şu şekilde konuştu; “Üniversitemizin adını gururla taşıdığı Turgut Özal, bir toplumun serbest düşünce hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti, serbest teşebbüs hürriyeti esas alındığı takdirde gelişeceğine inanıyordu. Merhum Özal bu 3 prensibe çok önem veriyordu; Serbest düşünce hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti, serbest teşebbüs hürriyeti. Bu bakımdan; sivil toplum kuruluşları toplum ve ülke yararına çalıştıkları sürece, toplumun önünde birer gönüllü lokomotiflerdir. Sivil toplumun güçlüyse, demokrasi güçlüdür. Sivil toplum güçlüyse, ülke güçlüdür. Toplumdaki değişim ve yenilemeye sivil toplum öncülük edebilir. Düşüncesi ve dünya görüşü ne olursa olsun; milli ve yerli duruşu olanlar, vatan ve bayrak sevdası olan sivil toplum kuruluşları her zaman toplumda karşılık bulacaklardır. Bu nedenle ülkemizi uçuruma sürükleyen, bu milletin silahını bu millete çeviren, FETÖ terör örgütü gibi yapılanmalara da her zaman uyanık ve dikkatli olmak zorundayız. Sayın İsmail Kahraman, ülkemizi işgal etme teşebbüsünde bulunan hainlerin bombaladığı TBMM'nin o dönemde başkanı olarak görev yapıyordu. Yani gazi meclisimizin soyadı gibi kahraman başkanıydı. O gece işgal girişimine rağmen bu milletin Meclisinde, meclis üyeleriyle dimdik ayakta kalmıştır. Kendileri o geceyi şöyle anlatıyorlar dı, ‘Aldım abdestimi geldim Meclis'ime. Hiç bir kimseden teklif olmadan kendi irademle ve düşüncemle Meclis'i açtım.' Kurtuluş Savaşını yöneten Meclisimin hainlere ve dünyaya karşı vereceği cevap buydu. Teşekkürler sayın başkanım. Biz sayın başkanımın bu kahramanlığını unutmuyoruz, bu millette unutmayacaktır.”

İsmail Kahraman'ın sivil toplum kuruluşlarında önemli çalışmalarda bulunduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Karabulut, “Sivil toplum adamı olmak, kendinizi topluma adamak demektir. Kendilerini topluma adayanlar, kendinden çok toplumun geleceğini dert edinenler sivil toplum insanıdır. Bir yetimi sevindirdiğinde, bir yoksulu okuttuğunda, bir garibana aş ve iş verilmesine vesile olduğunda, bir derde derman verildiğini gördüğünde mutlu olanlar, ancak bu toplumu mutlu edebilir. Kendileri belki çocuklarının, belki de torunlarının nasıl büyüdüğünü bile farketmezler. Ama sorsanız Sayın Kahraman'a vakıf ve dernekleri evlatları gibi anlatır, torunları gibi okşar. Aileleri mutlu olacaksa, önce toplum mutlu olabilmeli prensibini şiar edeninler bu ülkeyi başarıya taşıyacaktır. İşte bu örneklerden biriside Sayın İsmail Kahraman beyefendir.” Şeklinde konuştu.

Birlik Vakfı'nın Hekimhan'daki yurt binasının açılması ve öğrencilerin barınmalarına yardımcı olmasından dolayı teşekkür eden Prof. Dr. Karabulut, “Üniversitemizin yeni kurulmuş olması, kurumsal ve kuruluş çalışmalarını yürütürken ister istemez bazı konularda destek beklentisi oluşmaktadır. Özellikle atandığım gün karşılaştığım ilk sorun Hekimhan'da öğrenci yurdu sorun oldu. Yaklaşık 100 öğrencimizin Hekimhan ilçemizde eğitimlerini sürdürebilmeleri için yoğun gayret ve çalışma gösterdik. Bu konuda Birlik Vakfı Malatya şubesi önemli katkılar sundu. Bugün Hekimhan ilçemizde öğrencilerimizin yurt problemi kalmamıştır. Yurt konusunda, burs konusunda önemli katkılar sunarak üniversitemizin yanında oldular. Özellikle, üniversitemizde yapancı uyruklu 30 öğrencinin barınma sorununa yine çözüm bulunmuştur.” dedi.

TBMM 27. Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare kurulu Üyesi İsmail Kahraman, “Türkiye'mizdeki öğrenci sayısı 143 ülkenin nüfusunu geçmiş durumdadır. Birleşmiş milletlere kayıtlı 194 ülke var. Aralarında dört binin, dokuz binin altında nüfusu olan birçok ülke mevcut. Estonya'nın nüfusu 1 milyon üçüyüz bindir. Bizim sadece, okul öncesi öğrenci sayımız 1 milyon beş yüz bindir, yanı Estonya'nın nüfusundan 200 bin daha fazla. İnsanımıza vereceğimiz eğitim çok mühimdir. Her ülkenin geleceği, o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır. Büyük adamlar kazanmanın yolu, önce yetiştirmektir.” dedi.

Özal ailesi ile ilgili düşüncelerini de paylaşan Kahraman, “Malatya kıymetli şahsiyetler, liderler yetiştiren bir şehrimizdir. Bunlardan biriside merhum Cumhurbaşkanımız Turgut Özal'dır. Kendisini yakından tanımakla müftehirim. Ne güzel bir aile ne muhteşem bir öğretmen hanım Hafize Özal ve diğer evladı Korkut Özal ve Yusuf Özal onları çok sevdi milletimiz. Nurlar içinde yatsınlar. Dilerimki ismini taşıyan bu ilim yuvasından nice Turgut Özallar mezun olur.” Diye konuştu.

-“Hakim olduğumuz topraklarda bugün 53 devlet var”

Kahraman şunları söyledi, “Türkiye'mizin geleceği aydınlıktır. Tarihten gelen sorumluluklarımız ve misyonumuzla ve emin adımlarla büyük hedeflere yürüyoruz. ‘Yarın bambaşka olacağım adam' diyen, niye Bilecik-Söğütte dört yüz çadırlı bir aşiretten bir cihan devleti doğdu. Söğütte dikilen fidan, ulu bir çınar oldu. Kökleri, dalları bütün bir dünyaya yayıldı. Üç kıta yedi denize hakım olduk. İki bin kilometre kareden yirmi milyon kareye ulaştık. Hakim olduğumuz topraklarda bugün 53 devlet var. Dünya tarihinde üçüyüz yıl müddetle en kudretli devlettik. Üçüyüz yıl müddetle İstanbul; dünyanın en kalabalık, bir şehri idi. Ceddimiz; inancı, ahlakı, imanı, adaleti ve karakteri ile: hakimiyetindeki topraklara yüzlerce yıl, sulhu, huzuru, adaleti, sükûnu getirdi.”

-“15 Temmuz 2016 ise işgal hareketidir, işgal teşebbüsüdür”

İsmail Kahraman, “2023 Cumhuriyetimizin yüzüncü yılıdır. 2053 atamız Sultan Fatih'in İstanbul'u fetih ederek dünyaya çağ değiştirişinin altı yüzüncü yılıdır. 2071 Anadolu'yu yurt edinmemizin bininci yılıdır. 2071 yılında dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olacağız. 1960'da gerçekleşen ilk darbe ile 2016 yılı arasında gizli açık teşebbüs halinde kalmış veya harekete geçilmiş 16 tane darbe teşebbüsü var. 15 Temmuz işgal teşebbüsüdür, darbe değil. Gördüğümüz darbelerden muvaffak olanlar kadroyu değiştiriyorlar. Kadro değiştiren hadiseler darbedir, bütün sistemi değiştiren sosyal yada hukuki hareketlerde ihtilaldir. Ama darbe idarecileri değiştirir. O yüzden 1960 darbedir, 71-82 bunlar darbelerdir. 15 Temmuz 2016 ise işgal hareketidir, işgal teşebbüsüdür. Ve o gece önlenmemiş olsaydı hareket, Türkiye bugün Suriye'ydi. Bütün devletler ‘Yok NATO ortağıyım, yok komşuyum, ne oluyor ya yardıma geldim' diyerek konuşacaktı. Hudutlarımızda Deaşistan, Kürdistan, Ermenistan devletleri kurulacaktı. Cenab-i Hak bizi büyük bir badireden kurtardı.” İfadelerini kaydetti.

Konferansın ardından rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut tarafından TBMM 27. Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare kurulu Üyesi İsmail Kahraman'a cübbe giydirilerek, fahri doktora diploması takdim edildi.

Konferansın ardından Birlik Vakfı Malatya Şubesi tarafından işletimi üstlenilen Hekimhan Yurt binasının açılışı gerçekleştirildi.

TBMM 27. Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare kurulu Üyesi İsmail Kahraman, etkinliğin ardından Rektör Prof. Dr. Karabulut'u ziyaret ederek, üniversite hakkında istişarede bulundu.

Bülten

Bakmadan Geçme