AGD Üniversite komisyonundan bildiri…

Anadolu Gençlik Derneği Malatya Şubesi üniversite komisyonu, İnönü Üniversitesi merkez kampüsünde ‘İlk Ders Ahlak ve Maneviyat’ temalı basın açıklaması ve öğrencilere yönelik broşürler dağııtı.

Merkez kampüs de Milli Gençlik Topluluğu adına açılan standa bir konuşma yapan AGD Malatya Üniversite komisyonu başkanı Enez GÜRKAN: ‘’ Tarih boyunca dünyaya yön vermiş tüm

oluşumları 18-24 yaş arası gençler sürüklemiş ve başarıya ulaştırmıştır. Bir insanın hem zihinsel hem de fiziksel olarak en aktif yılları olan bu yaşlar günümüz dünyasında üniversite

yıllarına denk gelmektedir. Bu nedenle üniversiteler ilkokul ve ortaokuldan farklı olarak

bireyin tamamen bağımsızlığını kazandığı, sadece yaşadığı çevreyi değil geniş çerçevede

dünyayı görmeye başladığı, özgür düşünmeyi ve sorgulamayı öğrendiği ve bireyin hayatının

bundan sonraki kısmını şekillendirdiği yerler olmalıdır. Bugün dünya üzerinde yaşayan 7 milyar

insandan 925 milyonunun her gece aç yatıyor olmasına, her gün 30 bin tane çocuğun tamamen

önlenebilir hastalıklardan dolayı hayatını kaybetmesine, 1,5 milyar insanın sağlıklı içme

suyundan mahrum olmasına, her 4 saniyede bir insanın mülteci pozisyonuna düşmesine, her

6 saniyede bir insanın açlıktan dolayı yaşamını yitirmesine, 3,5 milyar insanın günde sadece 2

dolarla geçimini sağlamak zorunda olmasına sebep olan bir düzenin sorunsuz bir şekilde işliyor

olması ancak üniversitelerin ve eğitim sisteminin işlevini yerine getirememesiyle açıklanabilir. Bir

yanda açlık ve yoksulluk insanlığı kasıp kavururken ve bu yoksulluğu ortadan kaldırmaya sadece

100 milyar dolarlık bir kaynak yeterliyken diğer yanda sadece futbola yılda 500 milyar dolar para

harcanmasını, kedi köpek mamasına ve kozmetiğe

her yıl milyarlarca dolar kaynak ayrılmasını, Mars’ta su bulmak için milyarlarca dolar bütçeler

harcanırken dünyadaki susuzluğu bitirmek için çaba sarfedilmemesini reva gören bir sistemin

çarklarının hala kırılmaması da ancak düşünmekten ve sorgulamaktan yoksun, benmerkezli düşünceye

ve materyalizme esir olmuş ve kendi dünyası için mücadele etmekten başka gayesi olmayan bir

neslin varlığıyla mümkündür. İnsanlığımızın bir gereği olarak bu adil

olmayan vahşi kapitalist düzeni kabullenmeyen, bir boksörün bir müsabakadan aldığı ücretin

bir maden işçisinin 30 yıllık ücretine tekabül etmesini reddeden, dünyadaki en zengin 85

kişinin servetinin en yoksul 3,5 milyar insanın serveti kadar olmasını hazmedemeyen, bir

ressamın çizmiş olduğu bir tablonun milyonlarca

insanın alın terinden değerli sayılmasını yoksayan, bir zenginin 42 milyon yoksula

eşit sayıldığı ve belirli zümrelerin, renklerin ve

ırkların üstün sayıldığı bu alçak düzeni reddeden

bir AHLAK’ı, konformizm ve hedonizmin kıskacında vicdanları karartacak boyutlardaki

eğlence tutkusunu, sömürü üzerine kurulmuş zenginliği ve paylaşmayı zarar kabul eden bir

anlayışı esas alan materyalist bir zihniyetin yerine de MANEVİYAT’ı kuşanmalıyız.

Dünya nüfusunun 10 katına yetebilecek kadar besini, 40 milyar insanı barındırabilecek

kadar meskeni, içme suyunu, enerjiyi ve temel ihtiyaçlarımızı ancak Ahlak ve Maneviyat’ı

önceleyen bir eğitim sistemiyle yetişecek nesillerle adil bir şekilde paylaşabilir ve

dünyadaki açlığı, yoksulluğu, yoksunluğu bitirebilir, akan gözyaşlarını ve dökülen

kanı durdurabiliriz. Yine bu düsturla yetişen nesillerle herhangi bir ırkı, inancı, mezhebi, rengi

veya zümreyi değil tüm insanların eşitliğini esas alan ve gücü değil hakkı üstün tutan bir

medeniyeti inşa edebiliriz. Bu vesileyle yeni eğitim ve öğretim yılının suni gündemlerden ve

çatışmalardan uzak, üniversitelerimizin gerçek misyonunu yerine getirdiği ve insanlığa faydalı

bireyler yetiştirdiği bir yıl olmasını diliyoruz. ‘’ dedi.