Ağbaba, Katledilen Gençlerin Aileleriyle Basın Toplantısı Düzenledi
10 Ekim Katliamı soruşturmasında skandallar yaşandığını belirten ve kısıtlılık kararının kaldırılmasını isteyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, 'Müfettiş raporlarında suçlanan polisler halen soruşturmayı yürütüyor. Katledilen insanların kanları
10 Ekim Katliamı soruşturmasında skandallar yaşandığını belirten ve kısıtlılık kararının kaldırılmasını isteyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Müfettiş raporlarında suçlanan polisler halen soruşturmayı yürütüyor. Katledilen insanların kanları önlem almayan kamu görevlilerinin ve hükümetin ellerindedir.Bu kan yıkanarak çıkmaz”dedi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 10 Ekim Ankara Katliamının 8. Ayında, katliamda hayatını kaybeden Malatyalı gençlerin aileleriyle TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Ağbaba, Ankara Milletvekili Nihat Yeşil, Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, Malatya İl Başkanı Enver Kiraz davanın avukatları ve ailelerle birlikte düzenlediği basın toplantısında, katliamın üzerinden 8 ay geçmesine rağmen halen katliamın soruşturulmasıyla ilgili sıkıntılar yaşandığını kaydetti. BARIŞ, DEMOKRASİ, ÖZGÜRLÜK DERKEN KATLEDİLDİLER Veli Ağbaba basın toplantısında ; “Bugün 10 Ekim Ankara Katliamının 8. Ayı. Ankara katliamında 101 insan göz göre göre katledildi. Bugün Malatya’da kaybettiğimiz gençlerimizin aileleriyle beraberiz. Gözde Aslan, Mehmet Hayta, Gülbahar Aydeniz, Eren Akın, Mehmet Ali Kılıç, Onur Tan, Umut Tan, Kasım Otur, Sezen Vurmaz, Ata Önder Atabay, Canberk Bakış, Seyhan Yaylagül 10 Ekim katliamında hayatını kaybeden Malatyalı barış şehitlerimizin isimleri. 10 Ekim’de Barış isteyen gençlerimiz bir katliama kurban gitti. Barış diye, demokrasi diye, özgürlük diye haykırırken katledildiler. İşte bu yüzden bu mücadeleyi kaybettiğimiz değerlerimizin anısına daha güçlü yürüteceğiz.”dedi. ORTAK ÖZELLİKLERİ HAKSIZLIĞA KARŞI DURUŞLARIYDI CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, “Gözde’nin güçlü sesini, Eren’in güzel gülüşünü, Mehmet Ali’nin saf duruşunu unutmayacağız... Canberk’i sazıyla-sözüyle, Mehmet’i kimliğiyle, Gülbahar’ı çalışkanlığıyla hatırlayacağız… Onur’un siyasi bilgisini, Umut’un esprilerini, Kasım Otur’un sendikal mücadelesini, Sezen Vurmaz’ın gençlerimize adeta annelik yapmasını, Ata Önder’in eğitimci kimliğini, Seyhan Yaylagül’ün pozitif bakışını unutmayacağız. Hepsinin ortak özelliği, haksızlığa, hukuksuzluğa karşı duruşlarıydı. Barışı savunmalarıydı. Parti olarak her zaman şiddeti lanetlediğimizi belirtmek istiyoruz. Nereden gelirse gelsin, kimliği ne olursa olsun şiddetin karşısındayız. Ankara katliamı yapanlarla İstanbul’da ki katliamı yapanların da aynı olduğunu biliyoruz.” ifadelerini kullandı. ANKARA’NIN KABİLDEN FARKI KALMADI Türkiye’nin her geçen gün şiddet ülkesine döndüğünü kaydeden Veli Ağbaba “ Daha önceki katliamlar aydınlatılmadan, bu hafta 2 katliam daha yaşandı. 7 Haziran seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından biri millet kaosu seçti dedi ve bombalar patlanmaya başladı. Artık, Türkiye Ortadoğu ülkesi gibi görünüyor. Ankara, Kabil’den, Bağdat’tan farklı değil. Her gün bombaların patladığı, artık ölümün, toplu katliamların sıradanlaştığı bir ülke konumundayız. Hükümet terörle mücadele etmek için tüm imkânlara sahip. Her türlü kanunu geçirdiler, Ama terörü bitiremediler. Koltuk ve ego savaşları sonucu İstihbarat teşkilatları terörü araştıracaklarına, cumhurbaşkanına sosyal medyada yapılan eleştirileri izliyor. 13-14 yaşındaki çocukları izliyorlar.”şeklinde konuştu. ÇAY İÇE İÇE GELİP KATLİAM YAPTILAR Ankara Katliamında canlı bomba olacakların isimlerinin CHP’nin 9 Eylülde açıkladığı raporda olduğunu, isimlerin Başbakana da iletildiğini kaydeden CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba “Sınırı ellerini kollarını sallayarak geçtiler, mola vere vere, çay içe içe sanki pikniğe gider gibi Ankara’nın göbeğinde katliam yaptılar Emniyet ve MİT biliyordu. Geçen bunca sürede etkin soruşturma yapılmadı. Mülkiye müfettişleri yazdığı rapor, kamu görevlilerinin ağır ihmali olduğunu ortaya çıkardı. Bu insanların kanları önlem almayan kamu görevlilerinin ve hükümetin ellerindedir.Bu kan yıkanarak çıkmaz. Bu kanın hesabını soracağız.”dedi. MÜFETTİŞİN SUÇLADIĞI POLİSLER HALEN SORUŞTURMAYI YÜRÜTÜYOR Ağbaba konuşmasının sonunda ; “10 Ekim günü dahi istihbarat geliyor. Canlı bomba katliam yapacak deniliyor. Raporlarda var. Ama önlenemiyor. İhmali bulunan görevliler hakkında soruşturma yapılmamıştır. Devlet görevlileri adaletten kaçırılmıştır. Müfettiş raporu soruşturmaya dahil edilmemiştir. Bizler katliamda kusuru bulunan kamu görevlilerin mahkemeye çıkarılmasını istiyoruz. Bir skandalda müfettiş raporunda ismi geçen polislerin hala bu soruşturmayı yapan polislerdir. Soruşturmadaki kısıtlılık kararı kaldırılmalıdır.İhmaller sadece göz yummakla sınırlı değil. Ambulansların geç gelmesi, polislerin can çekişen kişilere biber gazı sıkması ölümleri artırmıştır. Tabipler Birliği raporu açıkça durumu açıklamıştır. Gelinen bu noktada , adaletin gerçekleşeceğini bekleyen bir yargılama mümkün değildir. Dosyadaki kısıtlılık kararı kaldırılmalıdır. Kamu görevlilerinin kusuru tarafsız bir şekilde araştırılmalıdır. Gençlik kollarımızın kolu kanadı kırıldı. Benim burada konuşmamı sağlayan, milletvekili olmamda emeği olan o canlarımızı bir kez daha saygıyla anıyorum. Bu davanın takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı. Ağbaba’nın konuşmasının ardından aileler adına,katliamda hayatını kaybeden Mehmet Ali Kılıç’ın babası Kemal Kılıç ile Ata Önder Atabay’ın annesi Halime Atabay birer konuşma yaparak, duygularını dile getirdiler.