Veysel Fırat

Hocalı'da Soykırım Yapan Ermenileri Lanetliyoruz.

Veysel Fırat

1992 yılında Ermeni güçleri 25 Şubatı 26 Şubat'a bağlayan gece Hocalı kasabasının giriş ve çıkışını kapattılar. 83 çocuk, 106 kadın ve 70'den fazla yaşlı olmak üzere toplam 613 Azeri’yi vahşice öldürdüler. Toplam 487 kişi ağır yaralandı. Sekiz aile tamamen yok oldu, 487 kişi sakat kaldı ve 1275 kişi esir alındı. Esir alınanlardan 68’i kadın ve 28’i çocuk toplam 150 kişi kayıp olmuştur. Bu vahşeti Ermenistan’ın resmi ordusu silahsız savunmasız sivillere uygulamış, medeni denilen batı da timsah gözyaşlarıyla seyretmiştir.

Hocalı Katliamı’na medeni dediğimiz batı, sessiz kalmış, geçiştirmeli eleştirilerle âdete teşvik etmişlerdir. Çünkü öldürülen Türk ve Müslüman, öldüren Ermeni ve Hıristiyan olunca onlar için olması gereken olmuştu. Durum tam tersi olsaydı dünyada yer yerinden oynar, Azerbaycan’a bombalar yağardı. Kendine demokrat, kendine barışçı,  kendine zengin bir medeniyetten fazla bir şey beklenmek de akıllı insanın işi değildir. Ancak bu zulme ve vahşete uğrayan bizlerin, bu medeniyete karşı hayranlık besleyip bu zulümleri içselleştirmeyi anlamlandıramıyorum.

26 Şubat 1992 Ermenilerin (Zamanın Ermeni Hükümeti) Türklere yaptığı soykırımın tarihi olmuştur. Ermeniler, itlerin, çakalların ve sırtlanların bile yapmadığı, yapamadığı vahşeti, Hocalı’da çocuklara, kadınlara, yaşlılara uygulayarak ne kadar hayvani özellikte olduklarını göstermişlerdir. Silahsız, savunmasız ve aciz insanlara karşı sırtlan sürüsü gibi cesaretli olan Ermeniler, vahşette sınır tanımayıp bir Türk çocuğunun derisini yüzerek ne kadar sürede öleceğini deneyecek kadar vahşete ulaşarak batı dünyasında gönüllerde yer etmesi de batının duygularının ne olduğunun göstergesidir. Bu soykırım belgeli, canlı ve güncel olmasına rağmen bunu görmeyen gözlerin, işitmeyen kulakların 24 Nisan’da, 1915 yılı sözde soykırımını görmeleri ve duymaları onların ne kadar sahtekâr ve aşağılık olduklarını göstermektedir.

Dünya bilmese de biz biliyoruz ki Ermeniler ve bununun gibi vahşiler devletin güçlü olduğu zamanlarında kedi gibi sinerler, devlet zayıf düştüğü zaman da sırtlan olur savunmasız insanlar üzerinde vahşi duygularını sergilemekten zevk alırlar. Bunlar vücuttaki mikrop gibilerdir. Vücut zayıf düşünce vücudu yemeye başlarlar. Türk Milleti kendini güçlü ordu, milli silah ve milli ekonomi ile vahşi ve hayvani duygulara sahip milletlerden koruyabilir. Millet olarak unutmamalıyız ki, devletimiz zayıf düşerse Anadolu’nun en ücra köşesi bile bir Hocalı olacaktır.  Bütün bunları unutmayacağız unutturmayacağız.

Demokrat Eğitimciler Sendikası olarak Hocalı’da soykırım yapan Ermenileri kınamak hafif kalacağı için nefretle lanetliyoruz. Allah’ın laneti üzerinize olsun.

Veysel FIRAT

Des Malatya İl Başkanı

Yazarın Diğer Yazıları