Mir Murat Demir

Ekseri Anlaşılmaz !

Mir Murat Demir

Kendimize ait düşüncelerimizi, görüş ve yorumlarımızı anlatır, yazar, sanatın farklı seçenekleri ile kâğıda, tuale, sahneye vb koyarız. Sanatsal üretimler farklıdır. Bizler bireyler olarak bazılarını anlar bazılarını anlamakta zorlanırız, öyleleri vardır ki zorlanmaktan da öte saçma buluruz. Saçma bulmamıza sebep sanatsal çalışmaların sunumunda tam iletişimin temel kurallarını görmek, tam anlamak isteyişimizdendir. Tam anlama seviyesine ulaşmak içinde sanata uzak durmamak, ham halden kurtulmak, sanatsal çalışmalara ahbap, yakın durmak gerekir. Sürecin etkileri, arz talep, beklenti, yükselen trend dediklerimiz kapitalist düzenin dayatmalarıdır. Sanat ve iştigal halindeki sanatkarlar, sanatçılar, trend olandan ziyade kendi içinde ki gizemiyle, sanattan uzak olanların anlamayacağı bir dille üretim yaparlar. Anlama gayretimizi pozitif hale sevk etmek istiyorsak, elbette istemeliyiz, sanatsal çalışmaları takip edip hemhal olmalıyız. Halkımızın genelde dört mısradan oluşan mani okuması ve ezber etmesiyle sanat çalışmaları eşleştirilmemeli.
..
Bir adam Picasso'ya şöyle der:
-Renkleri karıştırmaktan ve iç içe geçmiş çizgiler yapmaktan başka resim yeteneğin yok gibi geliyor bana...
Picasso fırçasını alır ve yere bir buğday tanesi resmi çizer. Öyle gerçekçi olur ki bir tavuk yemek için gagalamaya başlar.
Gördüğü durumdan şaşkına dönen adam Picasso'ya:
-Bu kadar mükemmel resimler yapabiliyorken niçin bu garip resimleri yapmakta ısrar ediyorsunuz?
Picasso yanıtı yapıştırır:
-Çünkü ben resimlerimi tavuklar için yapmıyorum...
..
Sanatta anlaşılmamak, anlamamak dürtüleri insanlığın var oluşuyla birlikte var olan ve hep var olacak toplumsal bir bakış hali, görüş, değerlendirme, yorumlama yaklaşımıdır. Toplumun her ferdinin sanattan anlayıp doğru yorumlar getirmesi, sanatsal üretim yapan sanatçılarında her bireyin anlayacağı üretimler yapması ütopik bir beklentidir. Dünya insanının doğayı, insanı, döngü ve dengeyi tanıması, bilinç seviyesini yükseltmesi bu sorunu yok etmez, anlaşılmamak ve anlamamak tezatlığını ve açısını daraltır, anlaşılır olmayı, anlıyor olmayı sayısal oranda yükselterek mümkün kılar.
Mümkün hale ulaşmak, anlaşılır ve anlayan kişilerle iç içe yaşamak, sanatın beklentisini ve sanata bakışın pozitif ivmesini artırmak insanımızın gayreti ile kendi eksikliğini bilme tespiti, kabulü ile mümkündür. Milenyumun ilk çeyreğini yaşamakta, son yıllarına müdahil halimizi sürdürmekteyiz. Basında, medyada, sosyal paylaşım ortamlarında mutlak gözünüze ilişmiştir, Denizli ilimizde heykel diye halkın sunumuna, görmesine dair yapılmış ve şehrin farklı bölgelerine yerleştirme çabasına girilmiş heykeller, sanatsal olarak heykel demek mümkün mü? Sanatçı üretecek insan görüp, duyup, dokunup, tadıp, koklayıp, aklını ve duygularını da bu irdelemede faal hale getirip değerlendirmesini yapar, gerisi laf-ı güzaf.
Mir Murat Demir

Yazarın Diğer Yazıları