Ali Haydar Koyun

Geçmeyecek Olan Bir Şeye 'Geçmiş Olsun' Demek

Ali Haydar Koyun

Engelliler ile engelli sorunlarını tam olarak bilmeyen ve bu konularda yeterince bilgi sahibi
olmayan kişilerle karşılaştığımızda yapılan sohbetten sonra rahatsızlığımızla, engelliliğimizle ilgili
duyduğumuz sözlerden bir tanesi “Geçmiş olsun” kelimesidir.
Engellilerin genelinin de günde en az bir defa duyduğu “Geçmiş olsun” kelimesini diyenler
arasında yetkili yetkisiz kişiler olduğu kadar tanımadığımız kişilerle birlikte aile içinde akraba olanlar
da bulunmaktadır.
Tabii ki bu sözü söyleyenlerden bir tanesinin dahi art niyetli olduğunu ya da kasıtlı olarak
söylediğini ne ben ne de diğer engellilerin düşündüğünü sanmıyorum.
Söyleyenlerin tamamı da iyi niyetliliklerinden söylüyorlar.
Ancak bu sözü iyi niyetli olarak söyleyenlerin tamamının da bilmediği ve akıllarına hiç
getirmedikleri bir şey var. O’da şudur.
Bedensel, görme, işitme, konuşma, zihinsel vb gibi organlarından engelli olanlara, “Geçmiş
olsun” derken aslında yaşanan engelliliğin hiçbir zaman normal hastalıklar gibi geçmeyeceğinin
bilinmemesidir.
Hastalandığınızda, rahatsızlandığınızda doktora giderek tedavi olursunuz ve birkaç gün sonra
da hastalığınız, rahatsızlığınız geçer.
Örnek vermek gerekirse grip, nezle, zona, laranjit, faranjit, sinüzit, bronşit, uçuk, böcek
sokmaları, apandisit, ishal, isilik vb gibi yüzlerce hastalıktan birine yakalanırsınız, kemik kırılması
yaşarsınız, böbrek taşı düşürürsünüz ve bunlara benzer daha birçok tedaviyle iyileşebilecek hastalıktan
birine yakalanırsınız doktor tedavisiyle birkaç gün içinde geçer gider.
Bu hastalıklardan herhangi birine yakalandığınızı duyan insanlar doğal olarak ziyaretinize
gelerek, “Geçmiş olsun” der ve iyi dileklerde bulunurlar.
Sadece hastalıklarla ilgili de söylenmez tabi ki “Geçmiş olsun” sözü. Yaşanılan olumsuz ya
da kötü bir olayın ardından da insanlara, “Geçmiş olsun” denir.
Diğer bir deyişle yaşanılan olumsuz ya da kötü olayın bir daha yaşanmamasını dileme türüdür,
“Geçmiş olsun” sözü.
Bir insanın başından geçerek yaşamış olduğu olumsuz kötü bir olayın ardından, “Geçmiş
olsun” derken “Dilerim devamı olmasın, sonu gelmiş olsun, üzücü olay unutulsun, bir daha aynı
olay ya da daha büyüğü yaşanmasın” şeklinde temennide bulunma sözüdür.
Ancak gelin görün ki kolundan bacağından, omurgasından ve her türlü eklem rahatsızlığı
nedeniyle bedensel engelli olanlara, gözlerindeki rahatsızlıktan dolayı tamamen görme engelli
olanlara, kulaklarındaki rahatsızlıktan dolayı tamamen işitme engelli olanlara, dilindeki ya da
boğazındaki rahatsızlıktan dolayı tamamen konuşma engelli olanlara, kalıtımsal nedenlerle, doğuştan
metabolik bozukluklarla, kromozomal değişikliklerle, gen bozukluklarıyla ve daha birçok nedenlerden
dolayı zihinsel engelli olanlara ne kadar “Geçmiş olsun” derseniz deyin bunların bir tanesinin dahi
geçmeyeceğidir.
Mesela kolundan ya da bacağından ampute olanlara, “Geçmiş olsun” dediğinizde ampute olan
kolun ya da bacağın geçmeyeceği ve tekrar iyileşerek eski haline gelmeyeceğidir.
Benim konumumda olan tüm eklemleri kireçlenmiş olan birinin eklemlerinin eski haline
gelmeyeceğidir. Eksik olan kol ya da bacağın tekrar yerine geri gelmeyeceğidir.
Bu konuda engelli yazar ve şair olan Nurten Aktaş’da kısaca şu sözleri vurguluyor. “Ben
diyorum ki, biz engell(i)enenlere ‘geçmiş olsun’ demeyin: zira ‘engelli olmak’ (doğal bir)
durumdur, asla hastalık değil! Geçmiş olsun diyenlere diyorum ki, ‘geçmeyecek ki’ örneğin
yaşlılara geçmiş olsun denilebilinir mi? geçmiş olsun deyince, yaşlılar hiç gençleşebilir mi?”
diyor.

Nurten Aktaş’ın sözlerine hak veriyor ve katılıyorum. Benim de sık karşılaştığım bu olayda
bazı zamanlar yanıt olarak, “Geçmiş olsun demeyin, engelliliğim geçecek bir hastalık değil ki”
dediğimde karşımdakilerin suratları hemen asılarak bozuluyor ve alınıyorlar. Oysa bilgilendirmek
amacıyla söylediğim bu sözleri onların bozulmaları ya da alınmaları için söylemiş değilim.
Sözün özü olarak, “Geçmiş olsun” sözünü diyenler unutmasınlar ki bu sözle engelliliğimiz
hiçbir zaman geçmeyecektir. Eksik olan kolumuz, bacağımız, gözümüz, kulağımız yerine
gelmeyecektir. Çünkü engelliliğimiz bir hastalık değildir. Başlarken belki hastalıkla başlamış ve daha
sonra engelliliğe dönüşmüş olabilir. Geçmeyecek ya da geri gelmeyecek bir şeye de “Geçmiş olsun”
demek anlamsız ve yersiz olmuyor mu sizce de?

Yazarın Diğer Yazıları