Yangın ve Güvenlik Uzmanından Uyarılar

Acil Durum ve Afet Yönetiminin Önemi

Ülkemizde, özellikle toplu yaşam alanları, statlar, AVM'ler ve sanayi

üretim merkezlerinde son zamanlarda ilkyardım, acil durum ve kriz

yönetimi gerektiren olaylarda can ve mal kaybı yaşanmakta ve bu

olayların artış eğiliminde olduğu görülmekle birlikte maddi ve manevi

kayıplar yaşanmaktadır.

 

İlkyardım, yangın, deprem, trafik kazası, iş kazası, mahsur kalma, su

baskını, hortum, orman yangını, don olayı, göçük, sabotaj, risk

yönetimi, sivil savunma, sel, çığ, heyelan gibi doğal afetlerde,

arama-kurtarma ve KBRN da neler yapılmalı? Bu olaylar için önceden

eğitim ve tatbikat yapılmalıdır.

Ülkemizde, özellikle toplu yaşam alanları, statlar, AVM'ler ve sanayi

üretim merkezlerinde son zamanlarda ilkyardım, acil durum ve kriz

yönetimi gerektiren olaylarda can ve mal kaybı yaşanmakta ve bu

olayların artış eğiliminde olduğu görülmekle birlikte maddi ve manevi

kayıplar yaşanmaktadır.

 

İlkyardım, yangın, deprem, trafik kazası, iş kazası, mahsur kalma, su

baskını, hortum, orman yangını, don olayı, göçük, sabotaj, risk

yönetimi, sivil savunma, sel, çığ, heyelan gibi doğal afetlerde,

arama-kurtarma ve KBRN da neler yapılmalı? Bu olaylar için önceden

eğitim ve tatbikat yapılmalıdır.

 

Basit ama hayat kurtaran tedbirler felaket gelmeden önce alınmalı.

Herkesin mutlaka bu bilgileri öğrenmesi gerekir. Can ve mal kaybını

azaltan tedbirlerin mazereti olmaz. Bilmiyorsak mutlaka öğrenelim.

 

İş kazalarında bilgisizlik, tedbirsizlik ve dikkatsizlik  nedeniyle

artış yaşanmaktadır. Tersaneler, gemi ve tren kazaları, maden

ocakları, limanlar, kimyasal madde üretim tesisleri, organize sanayi

bölgeleri, petrol rafineleri yüksek risk barındırmaktadır.

 

Özellikle, fabrikalar, iş merkezleri, okul, hastane, yurt, otel ve

büyük çaplı işyerlerinde, kamu kurumlarında acil durum dolabı,

toplanma noktası oluşturulmalı, yangın güvenlik ve deprem eğitimleri

verilmeli, acil durum eylem planı hazırlanmalı ve yangın, deprem ve

tahliye tatbikatı yapılmalıdır. Göçme riski olan binalar boşaltılması

ve gecikmeden yıkılmalıdır.

 

Mevsimsel iklim değişikliklerinde önlem alınması gereken yerlerin

planlaması önceden yapılmalıdır. Yaz aylarında orman ve ot yangınları,

boğulma vakaları, ilkbahar ve sonbahar da sel ve heyelan riski olan

yerler ve dere yatakları yerleşime kapatılmalı, kış aylarında çığ, don

olayları ve baca yangınlarına özellikle dikkat edilmelidir.

 

Bir diğer önemli konu ise, sanayi siteleri, organize sanayi bölgeleri

ve fabrikalarda çıkan yangınlar ülke ekonomisini olumsuz

etkilemektedir. Bu konu da önleyici tedbirlere ve denetimlere ağırlık

verilmelidir.

 

Bina teknolojilerinde yaşanan gelişmelere entegre olarak, proje

aşamasında, zemin etütlerinin sağlam yapılması ve binaların yangından

korunması hakkındaki yönetmeliğe uyulması daha sonra yaşanabilecek

olumsuz durumların önüne geçilmesinde faydalı olacaktır.

 

Acil durum ve afet mevzuatı revize edilmeli, teknolojik gelişmeler ve

günümüz ihtiyaçları dikkate alınmalı, ilgili kamu kurum ve kuruluşları

ile özel ve gönüllü teşekküller arasında iş birliği geliştirilmelidir.

 

Felaketler gelmeden önce

tedbirler alınmalı, eğitim ve tatbikat yapılmalı, ilgili kurum ve

kuruluşlar denetimler yapılmalıdır. Felaket geldikten sonra suçlu

aramanın, bahane üretmenin hiçbir faydası olmayacaktır. Bu tedbirleri

asla gereksiz gider olarak görmeyelim ve ciddiyetle gereğini yapalım.

Daha sonra yaşanabilecek can ve mal kaybını önleyecek

yatırım olarak düşünelim.

 

Şener Mengene

Yangın ve Güvenlik UzmanıBasit ama hayat kurtaran tedbirler felaket gelmeden önce alınmalı.

Herkesin mutlaka bu bilgileri öğrenmesi gerekir. Can ve mal kaybını

azaltan tedbirlerin mazereti olmaz. Bilmiyorsak mutlaka öğrenelim.

 

İş kazalarında bilgisizlik, tedbirsizlik ve dikkatsizlik  nedeniyle

artış yaşanmaktadır. Tersaneler, gemi ve tren kazaları, maden

ocakları, limanlar, kimyasal madde üretim tesisleri, organize sanayi

bölgeleri, petrol rafineleri yüksek risk barındırmaktadır.

 

Özellikle, fabrikalar, iş merkezleri, okul, hastane, yurt, otel ve

büyük çaplı işyerlerinde, kamu kurumlarında acil durum dolabı,

toplanma noktası oluşturulmalı, yangın güvenlik ve deprem eğitimleri

verilmeli, acil durum eylem planı hazırlanmalı ve yangın, deprem ve

tahliye tatbikatı yapılmalıdır. Göçme riski olan binalar boşaltılması

ve gecikmeden yıkılmalıdır.

 

Mevsimsel iklim değişikliklerinde önlem alınması gereken yerlerin

planlaması önceden yapılmalıdır. Yaz aylarında orman ve ot yangınları,

boğulma vakaları, ilkbahar ve sonbahar da sel ve heyelan riski olan

yerler ve dere yatakları yerleşime kapatılmalı, kış aylarında çığ, don

olayları ve baca yangınlarına özellikle dikkat edilmelidir.

 

Bir diğer önemli konu ise, sanayi siteleri, organize sanayi bölgeleri

ve fabrikalarda çıkan yangınlar ülke ekonomisini olumsuz

etkilemektedir. Bu konu da önleyici tedbirlere ve denetimlere ağırlık

verilmelidir.

 

Bina teknolojilerinde yaşanan gelişmelere entegre olarak, proje

aşamasında, zemin etütlerinin sağlam yapılması ve binaların yangından

korunması hakkındaki yönetmeliğe uyulması daha sonra yaşanabilecek

olumsuz durumların önüne geçilmesinde faydalı olacaktır.

 

Acil durum ve afet mevzuatı revize edilmeli, teknolojik gelişmeler ve

günümüz ihtiyaçları dikkate alınmalı, ilgili kamu kurum ve kuruluşları

ile özel ve gönüllü teşekküller arasında iş birliği geliştirilmelidir.

 

Felaketler gelmeden önce

tedbirler alınmalı, eğitim ve tatbikat yapılmalı, ilgili kurum ve

kuruluşlar denetimler yapılmalıdır. Felaket geldikten sonra suçlu

aramanın, bahane üretmenin hiçbir faydası olmayacaktır. Bu tedbirleri

asla gereksiz gider olarak görmeyelim ve ciddiyetle gereğini yapalım.

Daha sonra yaşanabilecek can ve mal kaybını önleyecek

yatırım olarak düşünelim.

 

Şener Mengene

Yangın ve Güvenlik Uzmanı

Bakmadan Geçme