Parti Değiştirdik Dinimizi Değiştirmedik

ARAPGİR BELEDİYE BAŞKANI HALUK CÖMERTOĞLU

“Dolayısıyla kişilerin hegemonyası değil, Malatya’daki ablalarının, abilerinin şirket ortaklarının yeni oluşturacak elçileri değil, halkın istediği halkın iradesiyle seçilen insanların, halka dokunacağı, yeni yöneticiler veya eskiden devam eden bu işi severek yapan özveri sahibi, memleket sevdalısı, bayrağına, vatanına, sancağına ve mukaddesatına sahip olan biz göreve seçildik.  Biz partinizi değiştirdik ama dinimizi değiştirmedik.  Biz vefalıyız diyenlere biz memlekete ve değerlere vefalıyız dedik. Vefasızlığı kabul edemiyorsanız o zaman emeğe ve liyakate önem verin dedik. Bu konudaki duruşumuz çok netti ve bu netliğin üzerine de bir seçim yaşandı. Halkımız teveccühünü gösterdi ve Arapgir’de oranlar yer değişti. Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 27-28’lerden yüzde 54 bandının üzerine çıktı. Ak parti yüzde 60’lardan yüzde 40 bandına düştü. Seçimin galibi Arapgir oldu. Seçimin kazananı Arapgirli oldu” dedi.

Yerel seçimlerde partinin değil adayın daha önemli olduğu Arapgir seçim sonuçlarıyla bir kez daha kanıtlanmış oldu. Cumhuriyet Halk Partisi Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu ile yaptığımız röportajı siz değerli okurlarımız için haber yaptık.

 

Yerel seçimleri geride bıraktık. Öncelikle çok merak edilen bir soruyu sorarak başlamak istiyorum, Ak Parti’den Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçtiniz. Geçiş sebebini anlatır mısınız ve iktidarın güçlü olduğu bir noktadan CHP’ ye geçerek tekrar belediye başkanlığınızı devam ettirdiniz bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Biz bir yerel yöneticiyiz. 2009’da belediye başkanı olduk, ardından 2014’de büyük bir teveccühle belediye başakanı olarak görevimize devam ettik. 2014’den, 2019’a kadar aynı yönetimde Ak Parti’nin belediye başkanı olarak yüzde yüzün belediye başkanı olarak devam ettik. Tabii seçim arefesinde adayların aday adaylığı konuşulmaya başlandı. Bize hiçbir şekilde fikrimiz sorulmadı. Kendi belediye başkanlarına aday olması yönünde fikirleri hiç sorulmadı. Aday olacak mı olmayacak mı hakkında hiçbir ipucu yoktu. Bu konuda biz de sabırla bekledik. Belediye başkanlığı görevimiz devam ediyordu.Halkın yüzde yüzünün belediye başkanıyız. Biz başkan seçildikten sonra particilik yapmıyoruz. Partili olabiliriz ama o gün için partili olabiliriz. Şartlardan dolayı bir araç için Adalet ve Kalkınma partisinin aracını kullanıyorduk. Sonuçta adaylar ilan edildi ve ilan edildikten sonrada biz süreci yöneteceğiz su akıp yatağını bulacak diye açıklamalarımızı da herkes duydu. Süreç aslında bizim aday olmamamız yönünde ilerliyordu ancak siyasi atmosfer bizim üzerimizdeki beklentiyi daha da artırdı. Arapgir’de başlattığımız yaklaşık 400 projeyi geçen 400 dokunuşa ulaşan proje ve gerçekleştirme amacı ile halkın genel isteği ortaya çıktı. Halk ‘sağ sol fark etmiyor nerden aday olursanız olun oy vereceğiz’ dedi.  Ak Parti, Malatya’da tanınmayan bir arkadaşımızı Arapgirimize atadı. Bunu birçok ilçede yaptı, Malatya’nın genel olarak iş yapan halka mal olmuş adayların birçoğunda bu talihsiz kararlar açıklandı. Bunun da bir tek sebebi vardı. Malatya’nın ablası ve bu konudaki menfaat birlikteliği olan uzantıları kendilerini eleştiren ve kendilerine sahadaki tıkanma ve kirlilikleri hatırlatan hiç kimseyi istemiyorlardı, diz çökenleri istiyorlardı. Makamlarda koltuk diye taşıyacakları otur, otur kalk, kalk diye emir alacakinsanlarla çalışmak istiyorlardı. Bunu bize de yapmak istediler ancak istediklerini alamadılar. Burası ArapgirKültürü ve şehzadeler kentiolarak anılan, paşalar sülalesi ile bilinen bu coğrafyada bunu da yapmak istediler. Ancak Arapgirimiz dimdik durmayı bildi. Burada bu istediklerinin olmayacağını gördüler. Bunu Arapgir adına ben söyledim.Halkımızda bu dayatmayı kabul etmedi. İlçe ve İl teşkilatı kimseyi dinlemedi. Kendi küçük menfaatleri doğrultusunda ve alışagelmiş biz ne dersek o olur kurallarına istinaden bunda ısrarcı oldular. İlçe teşkilatlarında sorun olduğunu hep dile getirdik. Bunların lav edilerek yerine halkın istediği temayüz etmiş ve adaletle davranan yöneticilerin atanması gerektiğini söyledik. Bu talebimiz yerine getirilmiş olsaydı kesinlikle aday olmayacağımızı beyan ettik.

Halkımız bize ne yapmamız gerektiğini söyledi.

Bu talebimiz yerine getirilmeyince bizde halkın ne dediğine baktık halk ne diyorsa o olacak ve su akar yatağını bulacak dedik. Ak parti ve Mhp kanadında ittifak dolayısıyla bir tarafa yapışırken, millet ittifakında ise İyi Parti ve Chp ilçeler arasında koordinasyonda iki partinin ortak adayı olarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin gösterdiği teveccüh ve davet üzerine halkımızıda kırmadan bu partiye geçiş yaptık. Türkiye’de kırsal bir modelleme ile yerel bir dokunuşla tarih ve mirası ayağa kaldıran ve turizmi önceleyen eğitim konusunda bölgedeki en iyi işletmelere sahip olan ve içini dolduran çalışmalarla anılan Arapgir Belediyesi ve başkanı hiçe sayılmışken, Cumhuriyet Halk Partisi’nin saflarına katılan Haluk Cömertoğlu yüzde yüzün belediye başkanı olarak kabul ediliyordu. Biz bütün partilere eşit mesafedeydik. Katılım törenimizde de bunu söyledik biz bir araç değiştirdik amacımız millete dokunmak ve kamu kaynaklarını adaletle kullanmak üzerineydi.

Demokrasi bir yönetim aracıdır

İnsanların huzur ve sükûnetini sağlayacak yerel de geçimini ve aidatını sağlayacak bir çalışma modeli üzerine bir 5 yıl daha aday yapılması hâlinde bu elimizdeki işlerimizi de bölgesel kalkınma planlarımızı uygulayacağımızı kendilerine izah ettik ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin saflarına katılarak aday olarak ilan edildik. O günden sonrada 3 aylık sahadan hiç kimsenin gıybetini etmeden isimlerini söylemeden yaptıklarını konuşarak hiçbir icraatımız hiçbir söylemimiz olmadı, insanların birlik ve beraberliğine çağrımız oldu. Bu işin millete ait bir makama temsilci seçildiğini, elçilik görevi üstelendiğini emanetçi sıfatıyla burada 5 yıllık emanetinize sahip çıkmak üzere bir sandık yolunun açıldığını izah ettik. Demokrasi bir yönetim aracıdır. Cumhuriyet Halk Partisi 1923’de kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin 82 milyonunun şu an yaşadığı coğrafyada bugüne kadar kendini koruyabilmiş, sürdürebilmiş eksikleri olsa yanlışları olsa da kendini merkezde tutabilmiş ana muhalefet olan bir partidir. Dolayısıyla bu partinin belediyelerle birlikte anılan değerleri, kardeş belediyeciliğin avantajlarını kullanması açısında Arapgir’e değer katacaktır. İktidar seçim süreci boyunca insanları yanlış kampanya ve üslup ile ayrıştırıp kutuplaştırdı. Türkiye’de 82 milyon insanın birlik ve beraberliğine ihtiyaç duyulduğu bir dönmede muhalefet partilerinin liderleri hainlerle birliktesiniz denildi. Bu söz aslında liderlere değil seçmene ve halka söylenmiştir. Bu seçimi resmen böl parçala yönet sistemi üzerine kurarak, halkı ayrıştırıp kutuplaştırmaya çalıştılar. Biz Arapgir’de hiç kimseyi rahatsız edecek bir seçim süreci yürütmedik. Sandıklarda çıkacak sonuca saygı duyacaksınız dedik. Bütün partili arkadaşlarımız bu noktada eğitilerek çok iyi bir süreci hep birlikte yürüterek kardeşlik vurgusu yaptık.

Arapgir Hegemonya’ya duruş gösterdi

Dolayısıyla kişilerin hegemonyası değil, Malatya’daki ablalarının abilerin şirket ortaklarının yeni oluşturacak elçileri değil, halkın istediği halkın iradesiyle seçilen insanların, halka dokunacağı, yeni yöneticiler veya eskiden devam eden bu işi severek yapan özveri sahibi, memleket sevdalısı, bayrağına, vatanına, sancağına ve mukaddesatına sahip olan biz göreve seçildik. Biz partinizi değiştirdik ama dinimizi değiştirmedik.  Biz vefalıyız diyenlere biz memlekete ve değerlere vefalıyız dedik.   Vefasızlığı kabul edemiyorsanız o zaman emeğe ve liyakate önem verin dedik. Bu konudaki duruşumuz çok netti ve bu netliğin üzerine de bir seçim yaşandı. Halkımız teveccühünü gösterdi ve Arapgir’de oranlar yer değişti. Cumhuriyet Halk Partisi yüzde 27-28’lerdenyüzde 54 bandının üzerine çıktı. Ak parti yüzde 60’lardanyüzde 40 bandına düştü. Seçimin galibi Arapgir oldu. Seçimin kazananı Arapgirli oldu.Arapgir Belediyesi istikametini bulmuşken toplumun tümünü kucaklayıp sadece Arapgir değil 5 il 8 ilçe bir arada hedef yukarı Fırat uygulamasında Arguvan, Divriği, Kemaliye, Ağın, Çemişkezek, Pertek, Keban üçgeninde Arapgir merkezli 1531 de liva yapılan il merkezinin tekrar yönetim kademelerinde de birlikte çalışmasının turizm destinasyonuna birlikte hareket ederekdeğerleri değersizleştirmeden, ürünleri katma değere yönelik üreticiye dokunan modellemeyle birlikte öncelenmesi gerektiğini ispat etmiş onaylamış oldu. Biz partimizi değiştirdik. Biz particilik yapmayacağız. Belediye başkanlarının particiliği millete zulümdür.  Belediye başkanı seçildikten sonra herkesin belediye başkanıdır. Ayrım yapmadan herkese eşit mesafede hizmet etmeliyiz. Arapgir kültürünü Arapgirliyle birlikte paylaşıp bu sonuçları çıkardığımız için de Allah’a hamd ediyoruz.

Bana hep sordular niye bağımsız değilsin diye. Bağımsız kendini büyüten kişilerin işidir. Nefsine ve nefsaniyetine düşkün egoları yüksek, ben yaptım ben seçildim diyebilmek için kendini ispata yönelmiş daha sonrada her tarafa gözünü kulağını nereye geçebilirim, nerden alabilirim diye çevirdiğinde insanların iradesinin tecellisine bakmadan, onayını almadan helallik dilemeden bir başkasına bir rozetle ilhak edip sonra da o partinin üyesi olmaktaki sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. İşte bunu ben hiç kabul edemediğimden dolayı bağımsız olarak girmedim. Ama Ali Kazgan’ı da bu konuda destekledim. Çünkü Akçadağ’da şartlar onu gerektiriyordu. Biz milletin yük akıyız. Milletin emanetçisiyiz. Bu makam millete aittir. Bu makamın üzerinde oturan kişi milletin istek ve beklentilerini kamu adına kanunlarla yönetecek partilerin ve sahada ki sivil toplum örgütlerinin de eğitim camiasının da ileri gelen özellikle halk meclislerinin de ticaret erbabının ve iş dünyasının tüm beklentilerini algılayacak ve irade edecek. Yani bu makamda oturan devlet adına yönetici millet adına da idareci olacak. Devleti sorgulatmayacak kaynağını da idare ederken kanunlarla yapacak. Biz bu konuda bir duruş sergilediğimizi düşünüyoruz.

 Seçim arefesindeVatandaşa tehditler yağdırılıyordu. Kamu hizmetlerinin kesileceği tehdidinden tutun, 65 yaş maaşını, engelli insanların maaşının ve bakıcı ücretlerinin kesileceğinden, muhalefet olursanız hizmetlerinizi keseceğiz diyen sahadaki adaylarıyla üç ay biz karşılıklı siyaset yaptık. Biz karşı tarafı hiç suçlamadık. Bunların bir akıl tutulması var. Kaynak millete aittir. Milletin ortak ihtiyaçlarını görmek içindir. Belediyecilik bir kanunla yönetilir. 5393 sayılı kanunun daha sonra büyükşehir yasasının 6360 yasanın vaaz ettiği belediye kavramı umumi müşterek işleri kamu kaynağı ile yapar hükmü içerisinde yer alır. Umumi müşterek işleri yapar. Umumi müşterek olmayan şahsi çıkarların ihalelerin menfaat birlikteliklerinin, cemaat ilişkilerinin, loca faaliyetlerinin ve özellikle de kamu adına hiç yaklaştırılmaması gereken zincir bağlantı ilişkilerinin kesinlikle bu makama sokulmadığını 10 yıl boyunca bir başka partideyken de aynı şekilde yönetildiğini biz söyledik. Bundan sonrada aynısını yapacağız. Bizim partimizi var particiliğimiz yok. Cumhuriyet Halk Partisi bu memleketin ana muhalefet partisidir. Üzerine düşeni İstanbul ve Ankara’da yapmıştır. Türkiye’de yerel yönetimlerin şu an emanetçisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediye başkanlarıdır. Ortak gelişim için projeleri hazırlamak zorundayız ve zorundalar. Ben bu açıdan bir öncülük görevi yapıyorum. Cumhuriyet Halk Partisi için ülkem için bir kazanımım. Yüksek işletmeciyim, ticaret erbabı ve sosyal girişimciyim. Samimi bir kul olma yarışında olan Allah’la ve toplumla barışık bir hayatı kendisine benimsemiş bir Arapgirli ve Arapgirlilerin evladıyım. Arapgir kültürünün elçisiyim, Arapgir Belediye başkanıyım ve Arapgirlilerin elçisiyim. Benim görevim buradaki yaşamı çeşitlendirmek ve mutluluğu tesis etmek refah seviyesini yükseltmektir. Kimin neye inandığına bakmadan kimin nasıl yaşadığına bakmadan kişisel özgürlükleri savunduğum kadar bir diğerinin özgürlüğünü kısıtlayan her şeyi de yasaklayan bir başkanım. Arkadaşlarımla da mutluyum. Cumhuriyet Halk Partisi’ne katıldığım günden bu yana yardımcı olmanın fikrimi sormanın dışında bir baskıları bir zorlamaları da hiç olmadı. Buradan da ilan ederim. Sonuna kadar da biz halkın adına bu duruşumuzu bu anlayışımızı bu inanç temelindeki maddi ve manevi kalkınma hamlemizi sürdüreceğiz. Biz daha önce başlatmış olduğumuz yarım kalan projelerimizi ve yeni yapılacak projelerimizi bir an önce bitirilmesi için çalışacağız. Daha yaşanılabilir bir Arapgir için el ele verip çalışacağız. Hizmetlerimiz bütün halkımıza eşit olacaktır.

- Parti değişikliğinden dolayı tehdit ya da baskılara maruz kaldınız mı?

- Onlar bizi tehdit edemezler. Arapgir tehdide boyun eğmez. Seçim döneminde halkın temayüllerini ve tercihlerini kaydırmak için çok tehdit ettiler. Buraya kayyum atayacağız, göreceksiniz iktidarın bütün hizmetlerini keseceğiz. Arapgir’i cezalandıracağız gibi birçok tehditler yaptılar. O hanımefendi 6 defa Arapgir’e geldi bir seferde köyleri dolaştı. Bakan bey geldi. Büyükşehir başkan adayı 2 defa geldi. Diğer vekillerde 3 veya 4 kez geldiler. Günlük koordinatörleri geldi. Sahada sürekli bu kirlilik ilişkisini, baskıyı ve tehdidi artırdılar. Ama biz bunlara karşılık gelecek tahkir edici suçlayıcı bir eğilimde bulunmadık. Sadece şunu söyledik Arapgir, mülküyecilerin biz Arapgirliyiz dedikleri yerdir. Kayyum atanacak yer terörle anılan yerdir, hırsızlıkla bilinen yerdir, siz kayyumu Malatya Belediyesi’ne atarsınız dedim. Arapgir’e kayyum atanmaz. Arapgir size kayyumu atar dedim. Arapgir bunlara kayyumunu atamıştır. Arapgir’den elinizi çekin, bu tehditlerle bu milletin kesinlikle diz çökmeyeceğini vekararından dönmeyeceğini de unutmayın. Biz dövene elsiz, sövene dilsiz gerek diyen Karabaş-ı Veli’nin Arapgirli bir büyüğün İslam coğrafyasındaki 52 bin müntesibiyle 695 halifesiyle hizmet elçilerini ticaret erbabı olarak yetiştirmiş bir oymağın çocuğuyuz dedim. Biz de kavga yok. Savaş değil bu savaşın kazananı olmaz. Bu bir seçim ve seçimde belediyenin yerel yönetimidir. Meclis ve muhtarlık seçimidir.

- Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ile ilişkileriniz nasıl?

- Biz ilk meclis toplantısında Selahattin Başkanıma Cumhuriyet Halk Partisi Belediye Meclis Grubu olarak teklifimiz şuydu; komisyonlarda mutlaka muhalefetten bir meclis üyesini başkanlar hariç, başkanlar için de doğal üye olarak yer verilmesini talep ettik. Selahattin Başkan da beş olan komisyonları altıya ve yediye çıkararak bu talebimizi kabul etti. Biz oy birliği ile o ilk meclis toplantısında getirdiği bütün teklifleri onayladık. Bu belki de bir ilktir. Selahattin Başkan orada 2014’den 2019’a kadar büyükşehirin borcunun 1 kat trilyon 795 milyon 256 bin lira olduğunu açıkladı. Biz bunu kabul etmediğimizi edemeyeceğimizi bunun hesapsız kalmaması gerektiğini söyledik. Beş yıllık geçmişteki büyükşehir meclis üyeliğimiz döneminde de grup içerisinde ve birçok alanda bunun yanlış olduğunu, kamuya ait bir duruşun borçlanarak geleceği mahkûm ettiğini iddia ve ifade ettik ama kaale alınmadık. Bu sonuç göz göre göre geldi. Sonuçta ortada ürün yok borç çok. Bunun sorulması konusunda ikinci meclis toplantısında Cumhuriyet Halk Partisi Büyükşehir Belediye Meclisi olarak yapılan harcamaların iştirakleri ile birlikte belediye şirketlerinin içine koyularak bu borçlanmanın niye yapıldığını, nerelere kullanıldığını, sahadaki bin tane aracın 600’den fazlasının kiralanarak ne işler yaptırıldığını, kimlere ne kadar ödendiğini, kimlere ne kadar borç olduğunu resmi olarak yazılı önerge verip sorduk. Selahattin başkanımın bunları ayıklayacağını ve soracağını düşünüyor ve inanıyoruz.  Selahattin Başkanın geçmişteki tecrübelerinden, ortaya koyduğu ciddiyetinden hiçbir tereddütümüz olmadı. Bundan sonrada Malatya’nın menfaatine ve adaletle yönetim anlayışına katkı sunacağımız her alacağı kararda yanında kendi seçildiği partisinden olan meclis üyesi kadar özveri ile destek vereceğimizi fikrimize saygı duyduğu sürece de öneri sunan bir meclis aritmetiğini devam ettireceğimizi ifade ettik. Burada ben şu kadarını biliyorum Selahattin Bey, tecrübeli bir bürokrattır ve tecrübeli bir belediye başkanıdır. Tarihi Kentler Birliği’nin aktif encümen üyesidir. Türkiye’de tarih ve kültür mirasında Malatya’yı bizimle birlikte başladığımız dönemde abilik yapıp bizi ilgili kurumlara birlikte götürüp işlerimizi kolaylaştırıp öncülük ve rehberlik yapmış tecrübeye sahiptir. Biz de Selahattin Başkanımızı hep öncü olarak kabul ettik. Selahattin Başkanımı seviyorum. Partilerimiz ayrı olabilir. Bu bir araçtır amaçlarımız aynıdır. Bu konuda ayrılık gayrılık olacağını düşünmüyorum. Çünkü biz haksız hiçbir şeyi büyükşehire götürmedik. Millet adına büyükşehir yasasıyla yüzde 80 görevin büyükşehire verildiği işlerin dışında hiçbir dayatma ve istekte bulunmadık. Şahsi hiçbir isteğimiz olmadı ve bundan sonra da olmayacak. Yakınlık ilişkisiyle hiçbir makam ve mevkiinin kuşatılmasına müsaade etmedik. Ne bizim tarafımızda ne de onun tarafından olmasını da kabul etmiyorum. Bu konuda kaynak kullanımında borçların ödeneceğini ödenmesinin de mümkün olacağını, hizmetine devam etmesini ve hizmet üretirken de bakanlık kaynaklarını borçlanmadan daha kolay kullanabileceğini halka dokunmaksa bütün bakanlıkların icracı kurumlarının taşra teşkilatlarının vali beyin uhdesindeki bütün kurum ve kuruluşlarla ikili ilişkilerle proje üreterek sahada duruş sergileyerek Arapgir modelinin Malatya’ya uygulanabileceğini ben iddia ediyorum. Selahattin Başkanımın da bunu yeterince düşündüğünü, yeterince vakıf olduğunu ehliyetli ve liyakatli biri olduğunu her fırsatta söyledim. Başkanım da benim için aynı şeyleri söyledi. Bundan sonraki süreçte seçimin geçtiğini geçimin devam ettiğini, geçimin zor olduğunu millettin ayrışmaya ve ötekileşmeye artık tahammülünün olmadığını herkesi kucaklaması gerektiğini inançlara saygılı olmasının, kültürün modellemesinde de herkesin yaşamının bir renk ve bir kazanım olduğunu Allah’ın korumuş ve ona yaşama fırsatı veren iradesiyle uyumlu olması gerektiğini iddia ve tavsiye ediyoruz. Bizim Selahattin Başkana bize getireceği Malatya’nın ve insanlığın faydasının her teklifinde borç ve faaliyet raporu hariç onay verdiğimizi bundan sonrada getireceğine de onay vereceğiz. Selahattin Başkanı çok seviyoruz ve Malatya için çok büyük bir şans olduğunu Türkiye için bir model olacağını ve bundan sonraki dönemde de Türkiye’de konuşulan bir belediye başkanlı olacağını düşünüyorum. Borç batağından kurtarılmış, yönetim zafiyetini giderilmiş, yönetilebilir bir belediyenin ifade edilebilir bir icraatın hesap verilebilir bir başkan olacağından, Selahattin Gürkan ve ekibinin 5 yıllık süreci iyi değerlendireceğine inanıyorum. Ben de onun bir ekibiyim sonuçta partilerimiz ayrı olabilir görevlerimiz aynı. Aynı kanunla aynı işi yapıyoruz. Aynı kaynaklarla aynı insan biçimine hizmet ediyoruz. Burada ayrım gayrım yok. Biz birlikte güzeliz diyeceğiz. Malatya’mıza da bunu Allah’ın izniyle ömrümüz olduğu sürece kardeşliğini daim edecek, ürünlerini kıymetli kılacak insanların iyi ki Malatyalıyım diyecek. İyi ki Arapgirliyim diyecek ortamlarını birlikte tesis edeceğiz.

-Yeni başkanlık sürecinizde Arapgir’in adını duyuracak ne gibi faaliyetler gerçekleştirmeyi planlıyorsunuz?

-Arapgir’de reyhandan sonra dut ve badem yılı ilan ettik. Turizm ve ekolojik tarımı çok önemsiyoruz. 20 ayrı dalda çalışmalarımız devam ediyor. Kırsal bir kalkınma modeli ve üretici profilini destekleyerek alım garantisi verip onları üretime teşvik ediyor ve bunları katma değere dönüştürüyor. Bizim görevimiz buradaki yaşamı derinleştirmek ve üreticiyi koruyup daha fazla kazanması için katma değer üretmektir. Bu konuda marka ve markalaşma çalışmalarımız devam ediyor. Birçok projemiz bitti. Sarıçiçek Festivalimizi bu yıl yapacağız. Üzüm ve reyhan festivalini birleştirip yapmak istiyoruz. Tarih ve kültürümüze sahip çıkacağız. Müze ve eğitim çalışmalarımız devam ediyor.  Arapgir’de birlikte çalışıp birlikte kazanacağız. Arapgir Belediyesi İstanbul, İzmir başta olmak üzere kardeş belediyecilik anlamında bu dönemde çok şanslı. Bütün çalışmalarımız Arapgir ve Arapgir halkı için olacak.  Ben buradan herkesi Arapgir’i tanımaya, misafirimiz olmaya üreticimizi desteklemeye ve belediyesine sahip çıkmaya davet ediyorum. Arapgir Belediyesi milletin belediyesidir. Cumhuriyet Halk Partisi bunun yöneticisidir. Arapgir Belediye başkanı bunun emanetçisidir. Ekibimizde güçlü bir ekiptir. Bütün herkesi Arapgir’e davet ediyorum. Bütün hemşerilerimi sevgi ve saygıyla selamlıyor ve Arapgir’li hemşerilerimi çok seviyorum.

-  Haber&Foto: Erdal ÖZTÜRK

Bakmadan Geçme