Malatyalı Abdest Alacak Su Bulamıyor

'BAKAN KENDİ İLİNE 100 GÖLET MÜJDESİ VERİRKEN MALATYA'YA SÖZ VERİYOR, TUTMUYOR.'

Malatya hepinizin bildiği gibi Türkiye’nin en önemli tarım kenti. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın kayısı başkenti. Malatya’nın verimli topraklarına ne ekerseniz karşılığını arlısınız. Böyle önemli bir tarım kentinin hayati sorununu Türkiye gündemine taşımak istiyorum. Su problemi, daha doğrusu susuzluk problemi. Malatya önemli su kaynaklarının bulunduğu bir kent. Ama Malatyalı çiftçi su sorunu çekiyor, Malatyalı abdest alacak su bulamıyor.

“BAKAN KENDİ İLİNE 100 GÖLET MÜJDESİ VERİRKEN MALATYA’YA SÖZ VERİYOR, TUTMUYOR.”

Malatya’da yıllardan beri organize beceriksiz bir yönetimle karşı karşıyayız. Maalesef beceriksiz, çapsız yöneticilerin Malatya’yı getirdiği sonuç bu. Her yıl bu aylarda Malatyalı çiftçiler isyan ediyor. Kanalizasyon boruları kırılıyor bu aylarda, DSİ ve Sulama Birlikleri basılıyor, ama çözüm yok. Ağaçlarımız kurudu, hayallerimiz kurudu diyorlar, yıllardır emek verip büyüttüğümüz ağaçlar sayenizde kurudu diyorlar, meyve veremez hale geldi diyorlar. Ülkenin en önemli su kaynaklarının olduğu yerde su sorunu var.

Müjde vermede üstlerine yok. 2014’te Orman ve Su İşleri Bakanı geldi, ellerini açtı, yanlarındaki milletvekilleriyle birlikte Malatya’ya müjde verdi, su sorununu çözüldüğünü söyledi, aradan yıllar geçti zerre kadar ilerleme yok.

Maalesef bu cümleyi kuran bakan hala aynı görevde bulunuyor. Sayın Bakana da sesleniyorum. Sayın Bakan ve yönetimi Malatya için hakikaten bir sorun. Kendi iliyle ilgili 100 gölet müjdesi verirken Malatya’ya bakmıyor. Niye? Onun sorumlusu da Malatya’da maalesef AKP’ye oy veren üreticiler.

“BUNU SÖYLEMEYE BEN UTANIYORUM AMA MALATYALININ SON ÇARESİ OLAN KANALİZASYON SUYUNU DA KESTİLER.”

Verilen sözlerin hiç biri yerine gelmedi. Kayısı ağacını sulayamayan Hasırcılar’dan Bekir Amca, domatesine su bulamayan Osman dayı, yoncası kurumuş Ayşe teyzeye bir dokunursanız bin ah işitirsiniz.

Malatyalı üreticiler baktılar ki AKP’den, Bakanlıktan, DSİ’den, sulama birliklerinden kendilerine fayda yok. En son yapmaları gereken şeyi her yıl olduğu gibi bu yıl da yaptılar. Üzülerek ve utanarak söylüyorum, Malatyalı kanalizasyon borularını kırarak bostanına, kayısısına su vermeye çalışıyor.

Malatya’nın en verimli toprakları şu anda kanalizasyon suyuyla sulanıyor. Ne zamana kadar, bugüne kadar. Geçtiğimiz günlerde İl Başkanımız gidip bunları fotoğrafladı. Malatya’nın utanmaz yöneticileri, bugün çiftçinin kanalizasyon suyunu da kesmişler. Milletvekili olarak ben ve İl Başkanımız müdahale ettiği için onu da kestiler. Çiftçi su yokluğunda kanalizasyon suyuna da razı ama onu da kestiler. Maalesef artık Malatya’da kanalizasyon suyuyla sulama yapmak normalleşti.

“MALATYALI ÇİFTÇİ DOMATESİNİ, BİBERİNİ ARTIK MANAVDAN ALIYOR.”

Sulama sorunu ile baş edemeyen Sulama Birlikleri kendileri bizzat kanalizasyon borularını kırarak, boru döşeyerek kendi üreticisine su vermeye çalışıyor. Bizzat Sulama Birlik kepçeleri çalışıyor. Kanalizasyon suyu kanala taşınıyor.

Malatya çiftçisi birkaç yıldan beri domatesi, salatalığı, biberi manavdan almaya başladı. Geçmişte geçimini o ürünlerden sağlayan üretici maalesef artık bu ürünleri manavdan alıyor. 14 tane muhtar AKP Genel Başkanına bir yazı yazıyor. Diyorlar ki 17 yıldır sulama sorunumuz çözülmedi, mahallelerimizde kanalizasyon boruları kırılarak sulama yapılıyor. Cumhurbaşkanım bu sorunu çözün diyorlar.

Bugün karşı karşıya kaldığımız bir problem değil, maalesef 5-6 yıldan beri bu problemi yaşıyor. Biraz önce bir telefon aldım, Örnek Mahallesinde 5 gündür içmeye su yok. Yine bir telefon aldım, Akçadağ’ın Kozluk beldesinde, AKP’nin çok oy aldığı beldede abdest almaya suyumuz yok diyorlar.

“MALATYA’DA DOĞA KATLİAMI VAR. OSB’DEN ARITILMADAN AKAN SULARLA DOĞA YOK EDİLİYOR.”

Bir başka problem ise Organize Sanayi Bölgesinden akan sular. Evvelsi gün çektiğimiz fotoğrafları görebilirsiniz. OSB her türlü uyarıya rağmen hiçbir arıtma yapmıyor. Biz basın açıklaması yapınca bu akıttıkları suyu kesiyorlar.

Malatya’da bir doğa katliamı var. Malatya’ya hayat veren Tohma Çayı maalesef kirli suların akıtılması nedeniyle adeta yok ediliyor.

“FIKRA GİBİ: “BARAJ VAR AMA KANAL YAPMAYI UNUTMUŞLAR.””

Malatya’nın önemli iki bölgesinde biri Yazıhan’da biri Malatya Merkeze bağlı Kapıkaya’da barajlar var. Birinin ismi Recai Kutan Barajı diğeri Turgut Özal Barajı. Tam fıkra gibi hikaye. Barajlar sulama amacıyla yapılmış, yıllar önce AKP Genel Başkanı 4-5 kez açılışını yapmış, ama sulama kanalı yapmayı unutmuşlar. Yazıhanlı baraja bakıyor, baraj Yazıhanlıya bakıyor. Kapıkayalı baraja bakıyor, baraj Kapıkayalıya bakıyor.

“HÜKÜMETİN 8 KM. BORUYA PARASI MI YOK? ÇÖZÜM BASİT AMA YAPAN YOK”

Ne yapılması gerektiğini de söyleyeyim. Battalgazi’deki sorunun çözülmesi çok basit. Karakaya Barajı’ndan sadece 8 kilometre boru döşenerek bu sorun çözülebilir. Diyorlarmış ki paramız yok. Eğer paraları yoksa ilk katkıyı ben vermeye hazırım. Her şeye para var, ama Battalgazilinin, Eski Malatyalının kayısısını sulaması için su vermeye para yok.

Bir başka çözüm, Kapıkaya ve Boztepe Barajlarının sulama kanallarının bir an önce yapılması gerekiyor. Bir başka çözüm, 2011’de milletvekili olduğumdan beri söylüyorum, dilimde tüy bitti, bir kez daha söylüyorum. Şerefhan Çayı’nın Çat Barajı’na akıtılması. Dediler ki 2016’da bitecek, 2017 geldi, 2018 geliyor.

Yine bir başka çözüm, Melek Deresi gölet projesi yapılmalı doğal sular burada toplanmalı. Vahşi sulama derhal son bulmalı, bütün dünyanın yıllar önce geçtiği kapalı devre sisteme geçilmeli. Malatyalı üretici bundan mahrum bırakılmamalı.

Medik ve Çat Barajları derhal sulamada kapalı sisteme geçmeli ve buradan pompayla su verilmeli. OSB bir an önce yatırımı yapıp arıtmayı yapmalı.

Sulama Birlikleri çiftçinin oyuyla seçilmiş kurumlar. Onlarda yeni kaynaklar bulmalı, DSİ’ye baskı yapmalı, kaçak dövüşmemeli, korkmamalı. Hadi DSİ müdürü korkuyor, Sulama Birliği Başkanı sen neyden korkuyorsun kardeşim?

DSİ ile Sulama Birlikleri birbirini suçlayarak sorunu çözemez. Sorunlar iş birliği yaparak çözülebilir. Bin gölet diye müjde vermişlerdi, her yıl Bakan gelip Malatya’ya müjde veriyordu. Mutlaka bu göletler yapılmalı.

“BİZE OY VERMEYEN MALATYALININ DA SORUNLARINI DİLE GETİREN BENİM. OY VERDİKLERİ AKP MİLLETVEKİLLERİ DEĞİL.”

Son çağrım da Malatyalılara. Temsil etmekten onur ve gurur duyduğum bir kent, içimden geliyor ki beter olasınız diyorum, ama diyemiyorum. 2011’den beri Malatya’yı kanalizasyon suyuyla suladın, 2012’de, 2013’te, 2014, 2015, 2016, 2017’de suladın, ben de Malatya’nın milletvekili olarak bu sorunu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme getirdim. Ey TBMM, ey Sayın Bakan, Malatyalı kanalizasyon suyuna mahkum edilmiş dedim. Malatyalı ne yaptı her seçimde biraz daha Ak Parti’ye oy verdi. Sen her seçimde aynı siyasi partiye oy verirsen, çok affedersin üç harfli su ile sulamaya devam edersin. Aynı milletvekilleri her seçim döneminde gidiyorlar sizin sulama sorununuzu çözeceğiz diyorlar. Beni Hasırcılar’dan Bekir Amca aradı, dedim Bekir Amca beter olasın diyeceğim, kıyamıyorum. Bugün Kozluca’dan aradılar, abdest alamaya su bulamıyorlarmış. Abdest alacak su bulamıyorsun da %90’a yakın oy veriyorsun. Hasırcılar %100’ yakın oy veriyorsun. Bu söylediğimiz yerlerde bizim oyumuz yok. Ama onların sorunlarını dile getirmek de milletvekilleri olarak benim görevim. Çözüm Malatyalıların elinde aslında. İddia ediyorum, Malatyalı beni dinlesin tüm sorunları bir ay içerisinde çözerim. Kalk ayağa kardeşim, korkma. Ekmeğini elinden almış, domatesini, biberini, kayısısını kurutmuş. Daha ne yapacak sana?

“ÇİFTÇİNİN KANALİZASYON BORUSUNU KIRIP ALDIĞI SUYU KAPATIYORLAR. CHP KAPATTI DEMEK İÇİN!

BİZİM KİMSEDEN KORKUMUZ YOK. EĞER HİZMET YAPACAKSANIZ YAPIN. BECEREMİYORSANIZ GİDİN.”

Ben basın toplantısı yapıyorum, İl Başkanımız Malatya’da sorunları dinliyor. Ne yapmaları lazım, sorumlu insanların bu sorunu çözmeleri lazım. Su bulmaları lazım ama çiftçinin kanalizasyon borusunu kırıp aldığı suyu kapatıyorlar, CHP kapattı demek için. Buradaki o sorumsuz, utanmaz yöneticileri de buradan uyarıyorum. Bizim kimseden korkumuz yok, bütün Malatya’da, bütün Türkiye’de onları teşhir ederim. Nasıl ki kanalizasyon suyunu getirip gösteriyorum, onların fotoğraflarını da getirir Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin duvarlarına bir asarım. Eğer hizmet yapacaksanız yapın, beceremiyorsanız gidin.

Malatya maalesef beceriksiz yerel yöneticiler tarafından susuzluğa mahkum edilmiş. Geçtiğimiz kış aylarında gündeme geldi. Yeşilyurt ilçesinde kış ayında eylemle gündeme geldi. Çünkü Malatya’da AKP’nin beceriksiz bir Büyükşehir Belediyesi var. Hala MASKİ’nin ne olduğunu, ne yaptığını bilmeyen bir yönetim var. Türkiye’nin gündemi çok yoğun ama bilin ki bu sorun da Malatya için hayati bir sorun.

“MALATYALI KARDEŞİM AĞACINI KANALİZASYON SUYUYLA SULAMAYA MAHKUM KALIYORSAN BU BİRAZ DA SENİN GÜNAHIN.”

Bu sorun çözülünceye kadar, bu siyasetçilerin, bu organize beceriksizlerin ellerimiz yakalarında olacak. Tekrar Malatyalılara söylüyorum, bu biraz daha senin günahın kardeşim, oy veren Malatyalı kardeşim, ağacına su veremiyorsan, ağacın kuruyorsa, kanalizasyon borusundan su alarak ağacını suluyorsan bu da biraz senin günahın.

Malatyalı milletvekilleri bundan paylarını alsınlar. Öyle salla başı al maaşı değil, parmak indirip kaldırmak değildir milletvekilliği. Gel sorumluluğunu yerine getir kardeşim. Ayrıca Malatya’nın bir de Bakanı var. Buradan sesleniyorum. Bir sürü müdür alıp Çat Barajına gidiyor ama sorunu çözecek bir hamle yapmıyor.

Bakmadan Geçme